İsrail’in Lübnan Hizbullah’ına yönelik iki gün arka arkaya düzenlediği çağrı cihazı ve telsiz saldırısı Türkiye’nin teknolojik gelişimi ve güvenliğini gündeme getirdi. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, soru üzerine Siber Güvenlik Teşkilatı kurulacağını açıkladı.
Karar Gazetesi yazarı İsmet Berkan, bu karar için çok geç kalındığını belirttiği yazısında “Bekleyen tehlikeyi söyleyeyim. Yarın bir düşman sizin havadaki İHA veya SİHA’nızı ele geçirecek olursa, havadaki füzenizi ele geçirip o silahları size yönlendirecek olursa ne yapacaksınız? Böyle tehlikeler yok diyemeyiz” yorumunda bulundu.
“Bir an için PKK’nın Türk İHA ve SİHA’larını hackleyecek beceriye sahip olduğunu hayal edin, ne düşünürdünüz?” diye soran Berkan, “Borsayı çökerttiklerinde, elektrikleri kestiklerinde, hastaneleri çalışamaz hale getirdiklerinde, trafik ışıklarını bozduklarında çıkacak kaosu hayal edebiliyor musunuz?Elbette zararın neresinden dönülse kârdır, Siber Güvenlik Başkanlığı iyi ki kuruluyor ama sahiden epeyce geç kalınmadı mı?” ifadelerini kullandı.
İsmet Berkan’ın “Müjdemi isterim, yıl 2024, Türkiye Siber Güvenlik Başkanlığı kurmaya karar verdi” başlıklı yazısının ilgili bölümü şöyle:
Korsanların aralarında bilgi de paylaşıp aralarında çoktan hayatını kaybetmişlerin de olduğu 108 milyon TC vatandaşının bilgilerini tek bir ortak veri tabanında toplayacak, bunu da Google Drive gibi herkesin kolayca ulaşabileceği bir yere veri tabanının içinde arama yapılabilir bir formatta kullanıma açacak küstahlığa eriştiğini görüyoruz. Ama bizim devletimiz olan biteni inkara devam ediyor.
Ülkemizde bu konuda muhteşem seviyede bir cehalet de var. En taze cehalet örneği, İsrail’in Hizbullah’a yönelik saldırısını ‘siber saldırı’ sanmak. Medyamız bunun bir siber saldırı olmadığının, tam tersine kaba güçle yapılan bir elektronik saldırı olduğunun bile farkında değil. ‘Eyvah ya evdeki TV’yi, buzdolabını, cepteki telefonu da patlatırlarsa’ konusu konuşuluyor, ne ilgisi varsa…
Serbest Görüş:
Ben daha büyük tehlikeyi söyleyeyim: Yarın bir düşman sizin havadaki İHA veya SİHA’nızı ele geçirecek olursa, havadaki füzenizi ele geçirip o silahları size yönlendirecek olursa ne yapacaksınız? Böyle tehlikeler yok diyemeyiz.
Bir an için PKK’nın Türk İHA ve SİHA’larını hackleyecek beceriye sahip olduğunu hayal edin, ne düşünürdünüz?
Borsayı çökerttiklerinde, elektrikleri kestiklerinde, hastaneleri çalışamaz hale getirdiklerinde, trafik ışıklarını bozduklarında çıkacak kaosu hayal edebiliyor musunuz?
Elbette zararın neresinden dönülse kârdır, Siber Güvenlik Başkanlığı iyi ki kuruluyor ama sahiden epeyce geç kalınmadı mı?
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***