Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Grup Başkanvekilleri Gülistan Kılıç Koçyiğit ve Sezai Temelli, İzmir’de meydana gelen yangınlardan etkilenen ilçelerin afet bölgesi ilan edilmesi için Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlığına kanun teklifi verdi.
Yangınların “hem insan yaşamını hem de bölgenin ekosistemini derinden sarstığı” ifadelerinin vurgulandığı teklifte şu sözlere yer verildi:
“İzmir’in Karşıyaka ilçesi Yamanlar Dağı Karatepe mevkisindeki ormanda çıkan büyük yangına gece olması nedeniyle havadan müdahale yapılamamış ancak saat 07.00 sıralarında havadan müdahale başlamıştır. Yamanlar mevkisinde alevlerin konut alanına yakın olması nedeniyle onlarca ev yanmış, alevlerin kontrol altına alınamaması nedeniyle 105 ev boşaltılmış, 44 işyeri de tahliye edilmiştir. 17 Ağustos tarihinde ise İzmir’in Tire ilçesine bağlı Karatepe Köyü’nün üst kısmında yangın başlamış ve rüzgarın da etkisiyle kısa sürede büyümüştür. Yangında Binlerce zeytin ağacı ve onlarca hektar alan tamamen yanarak küle dönmüştür. 18 Ağustos tarihinde ise İzmir’in Urla ilçesindeki Balıklıova Mahallesi’nde bir site yakınlarındaki makilik alanda yangın çıkmıştır.”
“Halkın ihtiyaçları dikkate alınmalı”
Bakan Murat Kurum‘un, “İzmir’de 52 bina 97 bağımsız bölümde incelemelerimizi yaptık. Bunlardan 43 bina, 45 bağımsız bölümün yangından etkilendiğini ağır, yıkık ya da orta hasarlı olduğunu tespitini yapmış olduk. An itibariyle yangın kontrol altına alındı ve soğutma çalışmaları devam ediyor” sözlerinin hatırlatıldığı kanun gerekçesinde “Bölgedeki insanlar için yıkıcı etkileri bulunan bu yangınlar sonrası, zarar gören halkın ihtiyaçları öncelikli olarak dikkate alınmalı ve gereği yapılmalıdır“
“Bölge halkı yalnız bırakılmamalı”
DEM Parti kanun teklifi dilekçesinde ayrıca şu sözlere de yer verildi:
“Yangının ardından, bölgede büyük çapta ormanlık alan, tarım arazileri ve doğal yaşam alanları yok olmuş, yüzün üzerinde ev ve iş yeri zarar görmüş, zeytinlikler yok olmuştur. Bu durum bölgenin tek geçim kaynağı olan tarım ve hayvancılık ekonomisini olumsuz etkilemiş, bölgedeki biyolojik çeşitlilik büyük zarar görmüştür. Bu felaketin sonuçları, acil müdahale gerektiren bir durum yaratmış olup, bölgenin afet bölgesi ilan edilmesini elzem hale gelmiştir. Bölge halkı felaketin sonuçları karşısında yalnız bırakılmamalı, bu kanun teklifi ile kayıpların telafisi için gerekli kaynaklar hızlıca sağlanmalı ve uzun vadeli onarım çalışmaları başlatılmalıdır.“