Milli Okçu Gülnaz Büşranur Çoşkun sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşımla dikkat çekti.
“Türkiye’de kadın sporcu olmak neden mi zor?” diyen Çoşkun, buna gerekçe olarak bazı “zihniyet”teki antrenörleri gösterdi.
Geçen günlerde Çoşkun, Paris 2024’e gidememesinin nedenini bir mektupla anlatmış ve kendisi ve Yasemin Anagöz’den bir olimpiyat çalındığını söyleyerek, süreçte yaşadıklarını aktarmıştı.
Olimpiyat sürecinde yaşadıklarını mektupla anlatan Çoşkun, sosyal medya üzerinden olimpiyatlara giden sporcuların zan altında kalmasını istemediğini ifade ederek şu açıklamayı yaptı:
“Bir yanlış anlaşılmayı düzeltmek istiyorum. Bu haberin konusu okçuluk federasyonu ve teknik ekibinin aldığı usulsüz kararlar ve mobinglerini anlatmak istediğimiz bir mektup. Olimpiyata giden gencecik, çokta başarılı kardeşim yaşındaki kadın sporcumuz veya kulübü okçular vakfı’nın zan altında kaldığını duymak bizi çok üzer. Okçular vakfı Türk okçuluğuna başarılı sporcular yetiştirmekte olan’ milli takımdayken bizleri de onore eden bir kulüp. Kendini aklamaya çalışan federasyon ve teknik ekip Bizim meselemizi çarpıtmaya çalışmayın. Kendinizi kurtarmak için okları yanlış yöne yöneltmeyin.”
TIKLAYIN-Barış Pehlivan, milli okçuların mektubunu yayımladı: Bizi ekarte edip Okçular Vakfı’ndan tek bir sporcunun gitmesini tercih ettiler
Öte yandan Çoşkun X hesabından “Türkiye’de kadın sporcu olmak neden mi zor?” sözleriyle başlayan bir paylaşımda bulundu. Bazı antrenörler yüzünden kadın sporcu olmanın zor olduğundan bahseden Çoşkun, başında geldiğini iddia ettiği olayları şöyle paylaştı:
“Türkiye’de kadın sporcu olmak neden mi zor? Kaldığımız otelde Basketbol takımlarının turnuva yaptığı dönemde antrenmanlarda her zaman ki gibi giydiğimiz golf eteklerinin kendimizi erkeklere beğendirmek için olduğunu söyleyen, restaurantta yemek yerken başka takımların erkekleri alanda olduğu zamanlarda kızların duvara dönük oturmasını söyleyen zihniyetteki antrenörler yüzünden. Şaka gibi değil mi? Ancak birebir yaşandı.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***