HABER MERKEZİ – Akademisyen Dr. Kamuran Berwarî, Federe Kurdistan Bölgesi’ne dönük saldırılarda Türkiye’nin hedefinin “işgal” olduğunu belirterek, Kürtlerin kazanımlarının tehlikede olduğu uyarısında bulundu.
Federe Kurdistan Bölgesi’nde bulunan Zap, Avaşîn, Metîna, Xakurk alanlarının yanı sıra Amediyê ilçesinin kırsalına dönük Türkiye saldırıları sürüyor. KDP işbirliğinde devam eden saldırıların dozayı her geçen gün artarken, bölgede yeni kontrol noktaları ve üsler kuruluyor. Türkiye, ayrıca bölgede kontrol noktaları kurarak kimlik kontrolü gerçekleştiriyor.
Federe Kurdistan Bölgesi’ndeki Demokrasi ve Siyaset Akademisi’nin başkan yardımcılığı görevini yürüten Dr. Kamuran Berwarî, saldırıların işgale dönük olduğunu söyledi.
‘PARAMİLİTER GRUPLAR SAVAŞTIRILIYOR’
Saldırıların Kürtler açısından “varlık-yokluk savaşı” olduğunu söyleyen Berwarî, Türkiye’nin saldırılarında uluslararası sözleşmeler tarafından yasaklanan silahların da kullandığını kaydetti. Saldırılarda paramiliter grupların da yer aldığını söyleyen Berwarî, “Bunları Suriye’den, Türkiye’den ve Irak’tan toplayıp, burada kendi askerleri olarak gösteriyorlar ve savaştırıyorlar. Türkiye’nin temel amacı, savaşı Kürtler arasında yürütmektir ve bunu da KDP ile sağlamaya çalışıyor. Türkiye, girdiği yerlerden çıkmıyor. Bunu daha önceki örneklerde de gördük” ifadelerini kullandı.
‘KAZANIMLAR TEHLİKEDE’
Irak hükümetinin saldırılar karşısındaki sessizliğinin “Kürt kazanımlarının büyümesini istememesinden” kaynaklandığını ifade eden Berwarî, “Geride bıraktığımız 20 yılda, Irak’ın varlığı tartışmalı hale gelmişti. Gerek askeri gerek ekonomik olarak Kürtler, yeniden Irak’ı var etti. Bağdat’ta Kürtler siyasi güç haline geliyor. Bunun önünü almak isteyen Bağdat yönetimi, Başur’daki kazanımların ilerlemesini istemiyor. Bu nedenle Kürtlerin kazanımlarının önünü almak istiyor. Saldırılar devam ederse Kürt kazanımlarının ortadan kalkma tehlikesi var” diye konuştu.
‘KÜRTLER DİRENMEYE HAZIRDIR’
Halkın genel olarak saldırılara karşı tepkili olduğunu ve KDP’nin bu tepkileri bastırmak istediğini söyleyen Berwarî, “Xaneqîn’den Duhok’a kadar her yerde halk, bu işgale karşı duruyor ve istemiyor. Yapılanlar, Başur halkının iradesi dışındadır. 1992 yılından bu yana Türkiye’nin buradaki varlığına halk tepkisini sürekli gösterdi. Daha önce milyonlarca imza toplandı. Parlamenterler açıklamalar yaptı. Bamernê ve Şeladizê’de halk tepki gösterdi. Eğer buradaki iktidar halkın üzerindeki baskıyı kaldırırsa, Şeladize’de olduğu gibi Türkiye devletinin askerlerini buradan çıkarabilecek güçtedir. Kürtler bunun için direnmeye hazırdır” şeklinde konuştu.
‘HEDEF İŞGALDİR’
Kürtlerin saldırılara karşı koyabilmesinin yolunun ulusal birliğini sağlamaktan geçtiğinin altını çizen Berwarî, “Kurdistan tıpkı Serêkanîyê, Efrîn ve Gire Spi gibi boşaltılmak isteniyor. Kürtler, ölümlerin ve işgalin son bulması bunun karşısında durmalı. 800 yıldır Osmanlı ve 100 yıldır Türkiye, Ortadoğu’daki demografik yapıyı bozmak istiyor. Daha önce yapamadığını şimdi silah zoruyla yapıyor. Kürtlerin buna karşı uyanık olması gerekiyor. Türkiye’nin projesinde bütün Başur’un işgal hedefi vardır. 4 parça Kurdistan başta olmak üzere, bütün dünyada Kürtlerin bu işgale karşı ulusal birlik ruhuyla hareket etmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
MA / Delal Akyüz
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***