Yaya geçitlerine Kürtçe yazılan ‘önce yayalar’ yazılarının silinmesine, aralarında AK Partili ve HÜDA-PAR’lı isimlerin de bulunduğu birçok kesimden tepki geldi. DEM Parti yazıların silinmesini yürüyüşle protesto etti.
DEM Partili milletvekili ve belediye başkanlarının da bulunduğu kalabalık bir grup Ofis semtinde biraraya geldi. Ellerinde Kürtçe pankart ve dövizler taşıyan grup, sloganlar eşliğinde yürümeye başladı.
Eylemciler yürüyüş sırasında sık sık Kürtçe sloganlar attı. Grup çevresinde güvenlik önlemi alan polis eyleme müdahale etmedi.
Gevran Caddesi’ne kadar yürüyen grup, silinen bir yazının önünde açıklama yaptı. Burada grup adına konuşan Demokratik Bölgeler Partisi İl Eş Başkanı Sultan Yaray, Kürtçe yazıların silinmesine Kürtçe açıklamayla tepki gösterdi.
Yaray, “Kimse Kürtçe diline yapılan saldırıları reva görmesin. Çünkü her halk dili ve kültürü ile yaşama ve eğitim alma hakkına sahiptir. Biz olanların önünü almak istiyoruz. Dilimize yapılan baskıları insanlık suçudur” dedi.
Açıklamanın ardından grup, silinen yazıların önünde bir süre oturma eylemi yaptı. Protesto eylemine katılanlardan bazıları ise eylemden sonra halay çekti. Halayın gerekçesi de protestoydu. Bir süre önce iki ayrı grubun, siyasi içerikli Kürtçe şarkılar eşliğinden halay çektikleri gerekçesiyle gözaltına alınmasına da tepki gösteren eylemciler, tepkilerini halay çekerek gösterdi.
Eylemin ardından VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Serra Bucak, Kürtçe yazıların 15 yıldan beri yazıldığını belirtti.
Yazılarda herhangi bir sorun bulunmadığını dile getiren Bucak şunları söyledi: “Bu yerel yönetim deneyimi bize çok dilli belediyeciliği, çok dilli hizmeti de uzun yıllar ortaya koymuş bir deneyim. Biz bu deneyimin herhangi bir zararını görmedik. Aksine faydasını gördük. Dilleri yaşatmak lazım. Mümkünse bu şehirde iki dilli levhalar, iki dilli yazışmalar, bunları geliştirmek lazım. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nde çok dilli hizmet vermek istiyoruz. Yazıların karayollarının belirtmiş olduğu yazı puntosu, mesafesi, standardına uygun olduğunu düşünüyoruz. Uygun olmayan tek şey Kürtçe ise bu kentin, dillerinden biri, ana dili Kürtçe ile birlikte var olabilmesi, gelişebilmesi gerektiğini savunuyoruz” dedi.
Mezopotamya Dil Kültür ve Araştırma Derneği MED-DER Yönetim Kurulu Üyesi Dilan Güvenç ise anadilin doğal bir hak olduğunu söyledi. VOA Türkçe’ye konuşan Güvenç, “Bu doğal bir haktır. Doğal ve birincil bir haktır. Bu bile tartışma konusu oluyor. Biz Kürtler bunu kabul etmiyoruz. Milyonlarca Kürt bu coğrafyada yaşıyor. Dilimiz öncelikle resmi ve eğitim dili olmalı” diye konuştu.
Barodan suç duyurusu, siyasilerden tepki
Bu arada Diyarbakır Barosu yazıların silinmesiyle ilgili suç duyurusunda bulundu. Barodan yapılan yazılı açıklamada, “Baromuz, Diyarbakır’da yaya yollarına yazılan Kürtçe “Hêdî (Yavaş)” ve “Pêşî Peya (Önce Yaya)” uyarı yazılarının karalanmasına ilişkin, Kürtçe diline yönelik tahkir edici ve nefret içerir eylem nedeniyle, ilgililer hakkında TCK 216 ve 152/1-a maddesi uyarınca suç duyurusunda bulunmuştur” denildi.
Yazıların silinmesine bir tepki de AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu’ndan geldi. Sosyal medya hesabından bir açıklama yapan Ensarioğlu, Van ve Diyarbakır’daki Kürtçe uyarı yazılarının silinmesini doğru bulmadığını söyledi.
Yazıların yasadışı olmadığını belirten Ensarioğlu, “Bu yazılar, trafikte dikkat çekmek amacıyla yazılmış olup yasadışı değildir. Kimsenin yasal olmayan hiçbir uygulamaya müdahale etme hakkı yoktur. Bu konuda gerekli adımların atılması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Amacımız, bu tür olayların tekrarlanmamasını sağlamaktır” dedi.
Yazıların silinmesine yazılı açıklamayla tepki gösteren HÜDA-PAR ise yaşananları provokasyon olarak değerlendirdi. HÜDA-PAR’ın açıklamasında, “Bölgemizin ekseriyetinin anadili olan Kürtçe’ye karşı yapılan bu saldırıyı kınıyoruz. Unutulmamalıdır ki anadil, ana sütü gibi helaldir ve Rabbimizin ayetlerindedir. Birilerinin gözünü kapaması ile güneş kaybolmaz, sadece kendi dünyasının karanlığına gömülür. Yetkililerin bölgemizin huzuru için bu provokatörleri ortaya çıkarması çağrısında bulunuyoruz” denildi.
Önce Van ardından Diyarbakır
Yaya geçitlerindeki Kürtçe yazılar ilk önce Van’da silindi. Kimliği belirsiz kişiler, Kürtçe yazıları silerek üstüne milliyetçi sloganlar yazdı. Bu olayla ilgili tartışmalar devam ederken bu kez Diyarbakır’daki benzer yazılar silindi.
Olayın kamuoyuna yansımasının ardından Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan yazılı açıklamada, yazıların Vali Murat Zorluoğlu imzasıyla gönderilen bir yazıyla, standartlara uygun olmadığı gerekçesiyle silinmesinin istendiği belirtildi.
Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Serra Bucak imzasıyla bir cevabi yazı yazılarak bilgi istendiği ifade edilen açıklamada, şu bilgilere yer verildi: “Belediyemizin ilgili yöneticileri de gerek Valilik Özel Kalem Müdürlüğü gerek ilgili Vali Yardımcısı gerekse Karayolları Bölge Müdürlüğü nezdinde ‘sorunun’ tam olarak tespiti ve çözümüne ilişkin arayışını sürdürdü. Henüz resmi yazışmalar tükenmemişken, sabah saatlerinde basına yansıdığı gibi Valilik’in resmi yazışmasında adı konulmayan söz konusu standart dışı görülen ve silinmesi istenen hususun Türkçe ile birlikte kullanılan Kürtçe uyarı yazıları olduğu anlaşıldı. Silinmesi istenilen söz konusu yazılar, sürücülerin, görevli bir kişi veya ışıklı trafik işaretli bulunmayan ancak trafik işareti veya levhalarıyla belirlenmiş kavşak giriş ve çıkışları ile yaya ve okul geçitlerine yaklaşırken yavaşlamak, varsa buralardan geçen veya geçmek üzere bulunan yayalara ilk geçiş hakkını tanıyan ve Türkçe’yle birlikte kullanılan Pêşi Peya (Önce Yaya), Hêdî (Yavaş) uyarılardır. Silinmesi istenen Kürtçe uyarı yazıları, yeni olmadığı gibi yaklaşık 15 yıldır tüm ana cadde ve yollarda kullanılmaktadır.”
Bu arada Van ve Diyarbakır’ın ardından Mardin’de de yaya geçitlerindeki Kürtçe yazılar da silindi.