CHP’li Ömer Fethi Gürer’in, 1 Ocak 2023 tarihi öncesi asli ve feri toplamı 2 bin lira altında olan ve borcu silinen kişi sayısına ilişkin verdiği soru önergesini Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek yanıtladı. Buna göre, Şimşek, 6 milyon 818 bin 285 mükellefe ait 4 milyar 20 milyon 616 bin 614,70 TL tutarında borcun silindiğini belirtti. Gürer ise Şimşek’in yanıtını “Sorun borç silmeyle ortadan kalkmadı” sözleri ile değerlendirdi.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 1 Ocak 2023 tarihi öncesi asli ve feri toplamı 2 bin lira ve altında olan ve borcu silinen kişi sayısının 6 milyon 818 bin 285 olduğunu söyledi.
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, vergi borcu silinenlere ilişkin Meclis’e soru önergesi verdi.
Gürer’in soru önergesini Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek yanıtladı.
Bakan Şimşek, 7440 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanunun “Diğer Hükümler” başlıklı 10’uncu maddesi kapsamında, Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı tahsil dairelerince 6183 sayılı Kanun’a göre takip edilen alacaklardan, vadesi 31 Aralık 2022 tarihinden (bu tarih dahil) önce olduğu halde 01 Ocak 2023 tarihi itibarıyla ödenmemiş bulunan ve bir amme borçlusu adına tahakkuk etmiş asli ve fer’i alacakların toplamı tüm tahsil daireleri itibarıyla 2 bin Türk Lirasını aşmayanların tahsilinden vazgeçildiğini ve bu kapsamda 6 milyon 818 bin 285 mükellefe ait 4 milyar 20 milyon 616 bin 614,70 TL tutarında terkin işlemi yapıldığını belirtti.
Borç silmenin, icra dairelerindeki dosya sayısını düşürmeye yönelik bir uygulama olsa da sorunun borç silmeyle ortadan kalkmadığını kaydeden Gürer, Türkiye genelinde icra dosya sayılarındaki artışa işaret ederek, “Bu yıl içinde icra dairelerine sunulan dosya sayısı 4 milyon 937 bin 971’e ulaşmış durumda. 6 milyon 818 bin 285 kişinin borcunun silinmesine rağmen icra dosyalarındaki artış devam etmektedir” şeklinde konuştu.
Son bir hafta içinde ise icra dosya sayısında dikkate değer bir artış yaşandığı belirten Gürer, ”Bu kısa süre içerisinde icra dosya sayısı 111 bin 986 yeni dosya ile artmış durumda. Bu durum, Türkiye’de ekonomik krizin ve AKP iktidarının ekonomi politikalarının vatandaşlar üzerindeki olumsuz etkilerinin bir göstergesi olarak karşımıza çıkmaktadır” dedi.
Gürer, yaşanan ekonomik krizin ve AKP iktidarının vatandaşları borçlanmaya zorlamasının, gelir yetersizliği nedeniyle birçok vatandaşın borçlarını ödeyememesi sonucunda icralık duruma düşmelerine yol açtığını belirtti.
Vatandaşların bankalara olan tüketici kredisi ve bireysel kredi kartı borçlarındaki artışın sürdüğünü ifade eden Gürer, “5 Temmuz haftasında 3 trilyon 265 milyar TL olan bireysel kredi ve kredi kartı borçları, 12 Temmuz haftasında 31 milyar TL artış göstererek 3 trilyon 297 milyar TL’ye ulaştı. Tüketici borçlarında kısa süre içinde önemli bir artış yaşandı ve hane halkının finansal yükü hızla büyüdüğü görülmektedir. AKP iktidarının ekonomi politikaları halkın refahını artırmak yerine, borç batağının daha da derinleşmesine neden olmaktadır” diye konuştu.
CHP’li Gürer, bankalar tarafından takibe alınan borç tutarının yılın ilk haftasında 46 milyar 119 milyon TL iken şu an 71 milyar 691 milyon TL’ye çıktığını belirtti. Gürer, özellikle emekli, işçi, çiftçi ve memurlardan oluşan büyük toplumsal grupların maaşlarına yapılan cüzi artışların yetersiz kaldığını ifade etti.
Gürer, “Ekonomik krizin etkisiyle artan enflasyon, vatandaşların alım gücünü düşürmekte ve bireyleri borçlanmaya zorlamaktadır. Gelir-gider dengesinin bozulması, birçok vatandaşın borçlarını ödeyememesine ve icralık olmasına yol açmaktadır. Bu veriler, ülkenin ekonomik yönetimindeki zafiyetleri açıkça ortaya koymaktadır. Ekonomik krizin yükünü en çok çeken kesimler olan emekliler, işçiler, çiftçiler ve memurlar, iktidarın yetersiz politikaları nedeniyle finansal sıkıntılarla boğuşmaktadır” dedi.
“VERGİ ADALETİ SAĞLANMALI”
Ömer Fethi Gürer, vergide adalet sağlanmasının emekli, dar gelirli, sabit gelirli ve asgari ücretliler içinde önemli olduğunu ifade ederek, ”Vergi dilimlerinde adalet sağlanmalıdır.Vergi dilimi ilk matrahı asgari ücretin yıllık kazancının altında olmamalıdır. Doğal gaz, elektrik,su,ulaşım,iletişim hizmetleri tüketiminden alınan vergi oranı yüzde 1 düşürülmelidir. Temel tüketim mallarından alınan vergi sıfırlanmalıdır. Kayıt dışı ile ciddi mücadele edilmelidir. Vergi adaleti sağlanmalı ve çok kazanan çok az kazanan az vergi ödemelidir. Bozulan ekonomik dengede geçim zorluğu çeken kesimlerin sorunlarına öncelikle çözüm üretilmelidir” dedi.