BBC News’ten George Erman’ın haberinden aktarıyoruz;
Temmuz 2023’te 70 yaşındaki Lidia, Ukrayna’nın kuzey doğusundaki İzyum kasabasında mantar toplamak için ormana gitmişti. Ormanda “kelebek mayını” olarak da adlandırılan PFM-1S tipi bir antipersonel mayına bastı.
2022’de Rusya’nın işgali altında olan doğu ve güneydeki Ukrayna topraklarının büyük bölümü, geri çekilen Rus güçleri tarafından yerleştirilen patlayıcılarla dolu.
Lidia’nın ayağında patlayan yaklaşık 12 cm çapındaki bu en yaygın mayın, iyi gizlemek amacıyla kamuflaj renklerinde üretiliyor.
Lidia hayatı boyunca İzyum’da mantar toplamış ancak kasaba Nisan 2022’de Rus ordusu tarafından işgal edilince evini terk etmek zorunda kalmıştı.
“Telefonum sadece birkaç metre ötedeydi ve ona ulaşmak için sürünmek zorunda kaldım. Her yer kan, kum ve çam iğneleriyle kaplıydı” diye anlatan Lidia, bir arkadaşını aramayı başarınca yardım gelmiş.
Yaklaşık 2 ayını hastanede geçiren Lidia’nın şimdi protez bir ayağı var.
“Kimse yaşayacağımı düşünmüyordu ama yaşadım. Şimdi yine mantar toplamak istiyorum ama yapamıyorum” diyor Lidia ve ekliyor:
“Hayat devam ediyor. Biraz yürüyebiliyorum; sebze tarlam ve bahçemle ilgileniyorum, çilekler güzelce olgunlaşıyor. Ama ormana yürüyemiyorum.
“Kendim için endişelenmiyorum. Kalbim Ukrayna için acıyor.”
Ukrayna’nın dörtte birinde mayın ve patlamamış mühimmat olabilir
Savunma Bakanlığı’nın bir kolu olan Anti-mayın Eylem Merkezi’ne göre, Şubat 2022’de savaşın başlamasından bu yana Ukrayna’da en az 667 mayın ve diğer patlayıcıların neden olduğu patlama meydana geldi.
Bu patlamalarda 297 sivil hayatını kaybetti ve 677 kişi yaralandı.
Yetkililer şu anda Ukrayna topraklarının yaklaşık dörtte birinin mayın ve patlamamış mühimmatla kirlenmiş olabileceğini tahmin ediyor.
Resmi verilere göre geçen yıl 3 bin 300 km karelik bir alan mayınlardan temizlenirken bu yıl bunun üçte birinden daha az bir alan temizlendi.
Savunma Bakanlığı bünyesindeki özel bir birimde mayın temizleme ekibine eğitim veren Kostiyantin Şatilo, “Çoğunlukla tanksavar mayınlarıyla karşılaştım” diyor.
Şatilo, “TM-62M, TM-62P3 serisi ve PMN2 basınç etkili anti-personel mayını en yaygın türler, ancak bazen en tehlikelilerinden biri olan OZM72 anti-personel pop-up mayını ile karşılaşıyoruz” diye anlatıyor.
Ukrayna’nın tamamen mayınlardan arındırılmasının ne kadar sürebileceğine ilişkin resmi tahminler 10 ile 30 yıl arasında değişiyor.
Mayın temizleme mücadelesi
1967-1975 yılları arasında iç savaşa ve 1977-1991 yılları arasında Vietnam ile silahlı çatışmaya sahne olan Kamboçya’da yetkililer 4-6 milyon mayının toprakta kaldığını tahmin ediyor.
Yetkililer 1979-2023 arasında mayınların yaklaşık 20 bin kişinin ölümüne neden olduğunu ve 45 binden fazla kişinin de patlamalarda yaralandığını söylüyor.
Ülkede 1 milyondan fazla insan mayın riskinin yüksek olduğu bölgelerde yaşamaya devam ediyor.
Bir başka örnek de Bosna. Bosna savaşı 1995’te sona ermesine rağmen, mayın temizleme çalışmaları yaklaşık 30 yıldır devam ediyor. Ülke topraklarının yüzde 2’sinin hala mayın içerdiği tahmin ediliyor.
Kolombiya’da son 30 yılda 12 binden fazla kişi mayın patlamaları sonucu hayatını kaybetti. BM’ye göre sadece geçen yıl 85 kişi mayınlar nedeniyle hayatını kaybetti.
Ancak çatışmaların geride bıraktığı kara mayınlarını ve diğer patlayıcıları temizlemeye çalışan sivil toplum kuruluşu HALO’dan Denys Holovetskyi’ye göre, Ukrayna’da mayın tehdidi daha zorlu.
Ukrayna’daki savaş devam ettiği için tarlalara dağılmış mayınlar hala aktif.
Holovetsky, “Afganistan’da uzun süredir çalışıyoruz; orada bazı mayınlar aksamları çürüdüğü için patlamıyor. Ama Ukrayna’da her şey çalışıyor” diyor.
Ukrayna’nın zorlukları
Ukrayna’da mayın temizleme faaliyeti Savunma Bakanlığı tarafından koordine ediliyor. ABD, İngiltere, Kanada, Litvanya, Hollanda ve İsveç teknik destek sağlıyor.
Mayın temizlemeyle görevli devlet kurumlarından birinin yöneticisi Serhii Zatolokin’e göre, “Asıl zorluk modern ekipman eksikliği: mekanize mayın temizleme makineleri, patlayıcı nesnelerin özel nakliyesi ve kişisel koruma ekipmanları”. Yeterli sayıda eğitimli personel de yok.
Ukraynalı mayın temizleyicilerin eğitildiği yabancı merkezlerden biri Kosova’da ve bu merkezde Ukraynalıları eğiten Ben Remfrey’e göre mayın temizlemede insansız hava araçları gibi ileri teknolojiler kullanılsa da iyi eğitimli personele olan ihtiyaç devam ediyor.
Zatolokin, “İnsansız hava araçlarınız olabilir. Termal kameralarınız olabilir. İçeri girip bitkileri kesmek için uzaktan kumandalarınız olabilir, pek çok mühimmatı imha edebilirsiniz. Ama sadece iyi eğitimli ve iyi araçlara sahip bir kişi eninde sonunda her şeyi güvenli hale getirecektir ve bunun yerini hiçbir şey alamaz” diyor.
Büyük tehlike
Ukrayna’da mayın tehdidinin görülmemiş boyutlara ulaştığı bu dönemde, başta çiftçiler ve diğer kırsal bölge sakinleri, çocuklar ve yaşlılar olmak üzere siviller en çok zarar görüyor.
İnsanlar önceden herhangi bir eğitim almadan araziyi kendileri mayınlardan temizlemeye çalıştıklarında ölümcül vakalar meydana geliyor.
Artem Yuşçenko ve Oleksandr Borisenko çocuklara mayınlardan nasıl kaçınacaklarını öğretmek için okul ziyaretleri düzenliyor.
“Onlara patlayıcıların neye benzediğini gösteriyor, karşılaştıklarında nasıl davranmaları gerektiğini anlatıyoruz: ‘Mayın bulursanız yaklaşmayın, dokunmayın, sadece acil servisleri arayın ve [mayın olduğuna dair uyarıda bulunmak için] o alana işaretler bırakın’ diyoruz.”
Her iki istihkamcı da Rus ordusunun bölgeden çıkarılmasından birkaç ay sonra Ukrayna’nın doğusundaki Harkov bölgesinde mayın temizleme çalışmaları sırasında yaralanmış.
Oleksandr ayağını kaybetmiş ve ABD’de protez ameliyatı geçirmiş.
“Verdiğim güvenlik derslerinde daha büyük çocuklar varsa, kurallara uymamanın neye mal olacağını anlamaları için protez bacağımı gösteriyorum” diyor.
Artem Yuşçenko, insanları mayınlardan kaynaklanabilecek ciddi tehlikeler konusunda ikna etmenin çoğu zaman zor olduğunu söylüyor.
“Geçen gün yaşlı bir kadın sokakta yürüyordu ve işaretleme çubuklarımızı topluyordu; domates bitkileri için çubuğa ihtiyacı varmış” diye yakınıyor ve ekliyor:
“İnsanlara onları almamalarını, hatta dokunmamalarını söylüyoruz, çünkü işaretler kaybolursa başkaları mayın olmadığını sanacak. Oysa her an patlayabilir.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***