İngiliz halkı genel seçimlerde 4 Temmuz’da sandık başına gidecek. İngiltere’de milyonlarca seçmen, 14 yıl muhalefette kaldıktan sonra İşçi Partisi’ni yeniden iktidara getirebilir.
Seçimlerde beklenmedik bir faktör öne çıkıyor: 7 Ekim sonrası siyasilerin Gazze konusundaki tavrı oy oranlarını etkilemesi muhtemel. Ülkedeki Müslüman azınlıklar İsrail’e yakın duran tutumları sebebiyle ne Keir Starmer’ın İşçi Partisi’ni ne de mevcut Başbakan Rishi Sunak’ın Muhafazakarlarını destekliyor.
‘Müslüman Oyu’ kampanyası
Müslümanların Oyu Kampanya Grubu (The Muslim Vote) gönüllüsü Wajid Akhter, basına yaptığı açıklamada “Müslümanlar, nerede olurlarsa olsunlar, Filistin onlar için önemlidir. Ve adaletsizlik bizim karşı olduğumuz bir şeydir” ifadelerini kullandı .
Müslüman Oyu, seçimlerde bağımsızları, Yeşiller ile solcu George Galloway’in Britanya İşçi Partisi (WPB) gibi daha küçük partilerin adaylarını destekliyor.
Kampanya grubu, 5 Haziran’da milletvekili olarak yeniden seçilmek isteyen üç İşçi Partisi politikacısına destek verdiğini duyurmuştu ancak daha sonra kararını değiştirdi. “Topluluktan çok sayıda geri bildirim aldıklarını” ifade ederek yaklaşan seçimlerde İşçi Partisi veya Muhafazakar Parti’den adayları “Gazze’deki devam eden soykırım konusundaki parti liderlerinin tutumu nedeniyle” desteklemeyeceğini duyurdu.
Üç İşçi Partisi politikacısı Afzal Khan, Naz Shah ve Yasmin Qureshi, Kasım ayında savaşta derhal ateşkes sağlanmasını destekleyen bir önerge lehine oy vererek Starmer’a meydan okuyanlar arasındaydı. Öneri kabul edilmedi.
Akhter, oylamanın “büyük bir uyandırma çağrısı” olduğunu ve Müslümanlara “toplum olarak siyasi görüşümüzün ve ağırlığımızın değersiz olduğunu neredeyse hissettirdiklerini” söyledi.
İşçi Partisi, Kasım ayında Gazze’ye yardımları artırmak için “insani molalar” verilmesini desteklemişti ve bunun “en kısa sürede çatışmanın kalıcı olarak durdurulması” için gerekli bir adım olduğunu açıklayan partinin duruşu süreç ilerledikçe “derhal ateşkes” kararını desteklemeye kaydı.
Genel seçimlerde İşçi Partisi Filistin Devleti’nin tanınması vaadinde bulunuyor, ancak bu taahhüt şu anda bağımsız olarak yarışan eski lider Jeremy Corbyn döneminde vaat edilenden daha yumuşak görünüyor.
Muhafazakar Parti de Kasım ayında ateşkes önergesine karşı oy kullandı. Geçtiğimiz ay, Dışişleri Bakan Yardımcısı Andrew Mitchell, hükümetin daha sonra “sürdürülebilir kalıcı bir ateşkese” dönüştürülecek bir “insani ara” kararını desteklediğini söyledi.
Birleşik Krallık’ta yaşayan Müslüman Toplumu, ülkenin 65 milyondan fazla nüfusunun yaklaşık yüzde altısını oluşturuyor ve geleneksel olarak İşçi Partisi’nin safında yer alıyor.
Akhter, Müslüman Oyu Kampanya Grubu’nun genel seçimlerde başarıya ulaştığını düşündüğünü, bunun sandıkta veya kampanyanın medyada ne kadar yer aldığıyla ölçülmeyeceğini ifade ediyor.
“Başarı açısından bizim için bir numaralı etken, Müslüman toplumun siyasi sürece katılmanın kendileri için bir fayda sağladığını ve bunu koordineli bir şekilde yaptıklarını hissettirmek olacaktır” diyen Akhter, bunun başarıldığını söyledi.
“Bu sadece boşuna bir çaba değil. Bu sadece bizim masadan kırıntılar için yalvarmamız değil. Bu, sesimizi duyurmamız için uzun vadeli bir süreç.”
Gazze birçok Müslüman için önemli bir sorun olsa da tek endişe bu değil. Akhter, toplumun bir araya gelmesine her zaman ihtiyaç duyulduğunu ifade ediyor.
İngiltere’nin zor durumdaki halk sağlığı sistemi NHS’ye atıfta bulunan Akhter “Bu son seçimi yapmalıydık çünkü başka sorunlar var. NHS için, İslamofobi ve ırkçılığa ve yaşam maliyeti krizine karşı birleştik” diyor.
Müslümanlar Yahudi Milletvekilini destekliyor
Müslüman Oyu’nun desteklediği diğer adaylardan biri de Güney Afrika’nın apartheid sonrası ilk başkanı Nelson Mandela ile birlikte görev yapmış, eski Güney Afrikalı Yahudi milletvekili Andrew Feinstein.
İşçi Partisi lideri Starmer, Gazze savaşının başlarında İsrail’in bölgedeki Filistinlilere elektrik ve su verme hakkına sahip olduğunu söylemesinin ardından büyük tepki almıştı.
Birleşik Krallık’taki İngiliz, İskoç, Kuzey İrlanda ve Galler seçmeni Filistin konusunda sandıkta harekete geçecek mi?
Anket şirketi Find Out Now tarafından 9 ile 11 Haziran tarihleri arasında yapılan bir ankete göre 20 seçmenden biri Gazze savaşı nedeniyle oy rengini değiştirdi.
Filistinli avukat ve akademisyenlerden oluşan UKPAN’ın eş direktörü İsam Ureykat, “Tek bir meseleye dayanarak kime oy verdiğinizi değiştirmek çok büyük bir iş; özellikle de genel seçimlerin genellikle iç meselelere dayanarak kazanıldığını biliyoruz” diyor.
Ureykat, bu anlamda oylarını değiştirenlerin sayısının “bazı seçim bölgelerindeki oyları nasıl değiştirebileceği” dikkate alındığında “önemli” olduğunu söylüyor.
Oy tercihlerini Gazze sebebiyle değiştirdiğini bildiren ve etnik köken verileri mevcut olan katılımcıların yaklaşık beşte dördü beyaz; Bu oran, İngiltere’nin demografik yapısıyla hemen hemen aynı.
Ureykat “Birleşik Krallık’ta pek çok kişi Gazze’yi sonuçta hepimizi etkileyen bir insanlık meselesi olarak görüyor” ifadelerini kullanıyor.
İşçi Partisi’nin yaklaşan genel seçimlerde sandalyelerin çoğunluğunu kazanması ve bu sayede bir sonraki hükümeti kurması bekleniyor.
İngiliz yayın kuruluşu Sky News’in analizine göre, mayıs ayında bazı yerlerde yapılan yerel seçimlerde, Müslüman nüfusun yüzde 20’den fazla olduğu bölgelerde partinin desteği yaklaşık 18 puan düştü.
Anket şirketi Savanta tarafından 24 Mayıs ile 3 Haziran arasında yapılan bir anket , İngiliz seçmenin yüzde 12’sinin bir sonraki genel seçimde “İsrail-Filistin çatışmasını” en yüksek beş politika önceliği arasında sıraladığını buldu. Bunların yaklaşık üçte ikisi, bu konuda Filistin yanlısı, bağımsız bir adaya oy vermeyi düşüneceklerini ifade ediyor.
Gençler daha duyarlı
Savanta’nın medya kuruluşu Hyphen için gerçekleştirdiği anket , yaş sınırları boyunca farklılıklar buldu. 18-24 yaş grubundakilerin yüzde 25’i bir sonraki seçimde oylarını belirlerken “İsrail-Filistin çatışmasını” ilk üç politika endişesi arasında sıralarken, bu oran 65 yaş ve üzeri grupta yüzde sekize düştü.
Seçmenlerin beşte biri için bir numaralı konu olan “İsrail-Filistin çatışması” Müslüman toplumunda daha da öncelikli. Sorunu ilk beş endişe arasında gören yetişkin Müslümanların yüzde 86’sı, Filistin yanlısı bir bağımsızı desteklemeyi düşüneceklerini ifade ediyor
Buna rağmen, seçimlerde İşçi Partisi’ne oy vermeyi düşünen Müslümanların oranı sabit kalmış gibi görünüyor. Savanta’nın son anketinde ve ekim sonu ile kasım başında yapılan önceki ankette, destek üçte iki civarındaydı.
14-16 Haziran tarihleri arasında yapılan Savanta anketi, İşçi Partisi’nin İngiltere’deki seçmenler arasındaki oy oranının genel olarak yüzde 40 olduğunu gösterdi . Bu, geçen hafta yapılan daha önceki bir ankete göre altı puan aşağıda, ancak ikisi arasında metodolojide farklılıklar vardı.
Toplumdaki güçlü desteğe rağmen İşçi Partisi, 2019 seçimlerinde kendisini destekleyen önemli sayıda Müslümanı kaybetti. Levin, beş yıl önce partiye oy veren Müslümanların yaklaşık dörtte birinin artık tekrar oy vermeyeceğini, bundan faydalananlar arasında Yeşiller ve Liberal Demokratların bulunduğunu ifade ediyor.
Levin, “İşçi Partisi’nin Müslümanlar arasında oy oranını koruyabilmesinin sebebi, seçmenlerin bir kısmını kaybetmesine rağmen, 2019’da Muhafazakar Parti’ye oy verenlerden oy alabilmesidir” dedi.
Ancak partinin endişeli olduğuna dair işaretler var. İnternet sitesi, şu anda nüfusun en az yüzde 10’unun Müslüman olduğu 18 seçim bölgesini “savaş alanı” olarak adlandırdı, İşçi Partisi yanlısı haber kuruluşu LabourList tarafından yayınlanan aranabilir bir tabloda belirtildi.
Bu alanlar arasında, bağımsız Shockat Adam ve Yeşiller Partisi’nden Sharmen Rahman’ın, 2019’da oyların üçte ikisinden fazlasını kazanan İşçi Partisi’nin önde gelen adayı Jonathan Ashworth’u ayrı ayrı koltuğundan etmeyi umduğu Leicester South da vardı.
Müslümanlar 3,8 milyon nüfusla İngiltere’nin %6,7’sini, 120 bin nüfusla İskoçya’nın %2,2’sini, 67 bin nüfusla Galler’in %2,2’sini, 11 bin nüfusla Kuzey İrlanda’nın %0,6’sını oluşturuyor. Tüm Birleşik Krallık’ta 68 milyonluk toplam nüfusun %6’sıını 4 milyon Müslüman teşkil ediyor.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***