Diyarbakır’ın coğrafi işaret tescil belgeli ciğer kebabı, Kurban Bayramı’nda yoğun ilgi gördü. Seyyar satıcılarla birlikte 550 ciğercinin bulunduğu kentte, bayram süresince 15 ton ciğer tüketildi. Kilosu 600, porsiyonunun da 300 liradan satıldığını belirten ciğerci Remzi Dostdoğru, “Bu sıcakta bile, bu yoğunlukta ve talebin olması bizi mutlu ediyor. Kurban Bayramı’nda kent genelinde 15 ton ciğer tüketildi. Karadeniz’den, Ege’den İç Anadolu’dan ve Almanya’dan, Hollanda’dan, İngiltere’den, Kanada’dan gelenler oluyor. Gelen herkes de ciğerimizi yemeden gitmiyor. Hayatında hiç sakatat yenmemiş insanların bile bu ciğeri yemelerini tavsiye ediyorum. Çünkü ciğer etten de farklı, kıymadan da farklı” dedi.
Diyarbakır’ın yöresel lezzetlerinden coğrafi işaret tescil belgeli ciğer kebabı, Kurban Bayramı’nda da yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı oldu. Seyyar satıcılarla birlikte 550 ciğercinin bulunduğu kentte, bayram süresince 15 ton ciğer tüketildi. Ciğer kebabı ustalarından Remzi Dostdoğru, bayramın ilk günü işletmelerin kapalı olduğunu, belirterek, “Bizim işletmemizde, 3 günlük bayram servisimizde bir tona yakın ciğer tükettik. Hamdolsun, bu sıcakta bile, bu yoğunlukta ve talebin olması bizi mutlu ediyor. Ciğerin kilosunu 600 liradan alıyoruz. Biz ise porsiyonunu 300 liradan veriyoruz. Geçen ramazan bayramında yaklaşık 16- 17 derece sıcaklık varken bu kurban bayramında yaklaşık 40- 42 dereceye kadar sıcaklık ovar. Sıcaklar işimizi geçen bayrama göre bir miktar olumsuz etkiledi. Ama gene de hamdolsun fark hemen hemen kalmadı. Bu 3 günlük bayram sürecinde Diyarbakır genelinde yaklaşık olarak 15 ton ciğer kebabı tüketildi” dedi.
“Gelenlerin yüzde 40’ı turist”
Sur ilçesinde 25 yıldır ciğercilik yaptığını belirten Dostdoğru, “Yaklaşık 25 yıllık emeğimiz var bu meslekte. Diyarbakır ciğeri çok lezzetlidir. Kuzu ciğeri kullanıyoruz. Hem taze, hem de ustaların biraz el lezzeti var. İşimizi seviyoruz ve severek bu işi yaptığımız için gerçekten de ciğerimiz bambaşka oluyor. Diyarbakır’da şu an yüzde 40’ı yabancı geliyor sıcağa rağmen. Yüzde 60’ı da yerli geliyor. Karadeniz’den buraya gelen insanlar var. Ege’den gelen var. İç Anadolu’dan gelen var. Batıdan gelenler var. Almanya’dan, Hollanda’dan, İngiltere’den, Kanada’dan geleler oluyor. Gelen herkes de ciğerimizi yiyor. Ciğerimizi de çok beğeniyorlar. Bu ciğerimiz herkesi bir araya getiriyor. Ben hep bunu söylüyorum. Hayatında hiç sakatat yenmemiş insanların bile bu ciğeri yemelerini tavsiye ediyorum. Çünkü ciğer etten de farklı, kıymadan da farklı. Her şeyden farklı bir tat veriyor” diye konuştu.Diyarbakır ciğer kebabını severek tükettiğini söyleyen Mesut Can Yalçın, “Bursa’dan geldim. Diyarbakır’a ilk gelişim. Çok nezih bir şehir, özellikle insanları çok sıcak. Zaten lezzete de diyecek bir şey yok. Ciğerin anavatanına geldik, tadı çok güzel. Diyarbakır ciğeri diğer yerlerle kıyaslayamam. Çok güzel, çok lezzetli” şeklinde konuştu.Ankara’dan Diyarbakır’ı gezmeye gelen Hatice Aralı ise, “Ankara’dan geliyoruz. İlk defa Diyarbakır’a geldik. Direkt buraya geldik. Normalde ciğer yemeyen biriyim, ama on numara. Ben yiyorsam, herkes yesin” dedi.(DHA)