TARIK TOROS | YORUM
Quentin Tarantino’nun “Rezervuar Köpekleri” filminin en çarpıcı sahnelerinden biridir: Üç karakter, birbirine silah doğrultur. Kimsenin ilk hamleyi yapamadığı, zira herkesin birbirine karşı savunmasız kaldığı bir haldir bu. Buna, “Meksika açmazı” denir.
***
CHP lideri Özgür Özel’in (Türkiye Belediyeler Birliği’ne encümen üyeliği için) İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu ile telefonla görüştüğü gün, Meral Akşener Saray’a çıktı. Saray, bunu adeta davul zurnayla ilan etti. Önce Fahrettin Altun görüşmenin yeri ve saatini verdi, ardından servis edilen iki kare fotoğrafla buluşma müjdelendi.
Bir süredir Saray’la ilişkilerini kapalı kapılar ardında götüren Akşener artık resmen ittifaktadır. Saçının renginden kime ne!
Aynı gün, Erdoğan’ın Abdullah Gül’le görüştüğünün sızdırılması da hayli anlamlı oldu. Hatırlayın, Akşener 2018’de Gül’ün cumhurbaşkanı adaylığına taş koymuş, Erdoğan’ın karşısına Gül’ü çıkarmak isteyen Kemal Kılıçdaroğlu ve Temel Karamollaoğlu açığa düşmüşlerdi.
***
İYİ Parti kurucularından Aytun Çıray, Akşener ailesinden birine büyükelçilik sözü verildiğini iddia etmiş. Olabilir fakat mesele koltuk değil.
Şöyle ki: Erdoğan’ın 31 Mart hezimetinden sonra zamana ihtiyacı vardı. 2015’teki istikşafi koalisyon görüşmeleri misal, CHP lideri Özel ile karşılıklı randevulaşarak bu zamanı kazandı ve yeni oyun kuruyor. Erdoğan’ın “perde gerisindeki oyun kurucuların kuklası olduğunu” savunanlar da var. Arkada bir oynatan olsun olmasın, bir oyun kurulduğu aşikâr.
***
Aytun Çıray, 3 Mart 2023’te Altılı Masa’yı deviren Akşener’in, “Devletime karşı son görevimi yaptım!” dediğini aktarmıştı. Bu iddiayı çıktığı tüm ekranlarda tekrarladı. Hiç yalanlanmadı.
Yerel seçime doğru Akşener’in durumu gittikçe kötüleşti ve TBMM’deki son grup toplantılarından birinde ağlama nöbetine engel olamadı.
Sonra partiyi bir emanetçiye bırakıp nadasa çekildi. Fakat hiç kimse bu kadar erken ortaya çıkacağını beklemiyordu. 1 Mayıs Çarşamba günü genel başkanlığı devretti, 5 hafta sonra yine bir çarşamba günü sahalara döndü.
Diyebilirsiniz ki: “Bu bir nezaket ziyareti. Akşener yine evine dönecektir. Bak gör, ortalarda görünmeyecek.”
Ankara’da işler pek öyle dönmüyor.
Akşener, Erdoğan’la kimsenin ruhu duymadan görüşebilirdi. Böyle yapılmadı. Bu bir siyaset mühendisliğidir. Akşener, Saray’a çıkarak devletin güç aktarım merkezi ile kenetlendi ve İYİ Parti’deki yegane çekim merkezi olduğunu Erdoğan’ın da katkısıyla güncelledi.
Parti tabanı, Erdoğan’a karşı. Bu süreçte “cumhurbaşkanı yardımcılığı” veya benzeri bir makam ters etki yapabilir. 14 Mayıs 2023’te 43 milletvekili çıkardı, sayı 1 yılda 36’ya düştü. Akşener, açıktan Saray’a kapılanmaktansa partideki kanamayı nasıl durdurabileceğini değerlendiriyor olabilir.
***
O arada, Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı olan Ekrem İmamoğlu’nun artık Ankara’da bir makamı var ve bu şapkasıyla sataşmalara aldırış etmeden Türkiye’yi dolaşabilecek. “İstanbul belediye başkanının Diyarbakır’da ne işi var!” d(iy)emeyecek kimse.
***
Ayhan Bora Kaplan ve Sinan Ateş dosyaları üzerinden MHP ile yaşanan gerilim, şu ara ‘pause’lanmış gibi. DEM Partili belediyelere kayyım atama harekatı, Kuzey Suriye’deki (Rojava) yerel seçim ertelenince sınır ötesi harekattan önce başladı.
Tayyip Erdoğan, “Hakkari bunun ilk adımı olmuştur. Hukuk gereğini yapmıştır. Yapmaya da devam edecektir.” diyerek arkasının geleceğini söyledi.
Seçimin hemen ardından Van’daki denemeye güçlü tepki veren CHP’nin Hakkari’deki milli irade gaspını ortalama laflarla geçiştirmesinin altı çizilmeli.
Ekrem İmamoğlu rahatsız olduğunu saklamadı fakat öncekine göre daha dikkatli bir üslupla konuştu: “Bu konunun gerçekten yerel demokrasiyi çok yaraladığını, insanların oy kullanırken nasıl ona sahip çıktığını bilen birisi olarak, demokrasiyle olan bağını kopardığını düşünüyorum.”
***
Ankara’da herkesin birbirine silah çektiği bir “Meksika açmazı” yaşanıyor. Silahlar patlarsa herkes düşebilir; patlamazsa yüksek gerilimli durum devam eder.
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***