İSTANBUL – Tevgera Jinên Azad’ın (Özgür Kadın Hareketi), İstanbul’da 11 Haziran 2022’de düzenlediği ‘Mahpusta Kadın Olmak Çalıştayı’ kitaplaştırıldı. Güldünya Yayınları’ndan çıkan kitabın lansmanı bugün (25 Mayıs) Taksim’de bulunan Karşı Sanat Çalışmaları Galerisi’nde yapıldı.
Lansmana Cumartesi Anneleri, Barış Anneleri, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) milletvekilleri, Kobanê Davası’nda tahliye edilen Kürt siyasetçi Gültan Kışanak, Asrın Hukuk Bürosu, Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) avukatları ve çok sayıda kadın katıldı.
‘DIŞARIDA BU SESİN PARÇASI OLMAK GEREKİYOR’
TJA’dan Hacer Özdemir, yaptığı açılış konuşmasında, kadınların cezaevlerindeki mahpusluk tarihinin ve buradaki deneyimlerin yazılmadığını belirterek kitabın amacının bu tarihi kayıt altına almak olduğunu söyledi.
Kürt kadın hareketinin cezaevleri ile 1980 darbesiyle tanıştığını sözlerine ekleyen Özdemir, şöyle devam etti:
Tecrit politikası iktidarın yaşam biçimi haline döndü. Sakine Cansız ve arkadaşları Kürt kadın hareketi cezaevi ile tanıştı. Türkiye’de eşi benzeri görülmeyecek şekilde arkadaşlarımızla 30 yıl zindanlarda tutuldu. 30 yılı dolan arkadaşlarım da infazları yakılarak bırakılmıyor. Dışarıda bu sesin bir parçası olmak ve unutmamak gerekiyor. Hepimizin daha duyarlı olması gerekiyor.
‘ASIRLIK KADIN DİRENİŞİNİ TAŞIMAYA ÇALIŞACAĞIZ’
Devamında Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevi’nde mahpus olan Rojbin Çetin’in, Gebze Kadın Kapalı Cezaevi’nden Nesrin Akgül’ün ve Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nden Çiğdem Mater’in gönderdiği mektuplar okundu.
Ardından söz alan Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) İstanbul Temsilcisi ve kitabın yazarlarından Ümit Efe, “Asırlık kadın direnişini taşımaya çalışacağız. Tarihi hep erkekler yazdı kadınlar direndi. Yazılması gerektiğini, tarihe not düşülmesi gerektiğini düşünüyorum” dedi.
‘BİZ KORKUYU YIKAN İNSANLARIZ’
Kitabın yazarlarından Serap Doğan da kadınlar üzerinde baskı kuran bütün bir sistemin korkuya dayandığının altını çizerek şunları söyledi:
“Önce anneden ve babadan korkuyorsun, büyüyorsun devletten ve kocadan korkuyorsun. İnsan düşünüyor neden her şey korkuya dayalı. Biz korkuyu yıkan insanlarız. Cezaevinde hasta tutsaklar var tecritte olanlar var. Cezaevindeki arkadaşlar daha güzel bir dünya için mücadele ediyorlar.”
‘BİR GECE KORKU DUVARINI AŞTIK’
Kitabın yazarlarından Gülten Kaya da cezaevleri üzerinden kadın hareketinin yarattığı dayanışma kültürüne vurgu yaparak “Şairin bir ‘bir gece sevginin duvarını aştık’ dediği gibi ben de biz bir gece korku duvarını aştık diyorum. Bir türlü gün yüzü görmedik ama bir gece korku duvarını aştık. Bundan sonrasında hangimizin başına ne gelirse gelsin biz bir arada omuz omuza olacağız. Tüm tutsak arkadaşlarımız bizimle aynı havayı soluyana kadar yan yana olacağız” diye konuştu.
‘KADINLAR YAŞAMI VAR ETMEK İÇİN DİRENİYORLAR’
Yakın zamanda karara bağlanan Kobanê Davası’nda tahliye edilen Kürt siyasetçi Gültan Kışanak da kadın siyasi mahpusların cezaevlerindeki direnişlerine vurgu yaptığı konuşmasında, “Kobane Kumpas davası kadın özgürlük mücadelesini cezalandırmaya çalışan bir davaydı” dedi.
“Kadınlar direnirken aslında yaşamı var etmek için direniyorlar” diyen Kışanak, konuşmasına şöyle devam etti:
Kadın yaşam ve özgürlük o kadar iç içe ki. Cezaevinde kadınların işkence gördüğü, itaat etmenin öğretilmeye çalıştığı dönemi yaşadım ama itaat eden dışarı ile duygusal bağını kesen kadınlara şahit olmadım. Bu direniş özgürlükle buluşma direnişi. Kadınların ilmek ilmek ve direnişle ördüğü mücadelenin milyonlarla buluştuğunu görüyorum ve gurur duyuyorum. Kobane Kumpas davası kadın özgürlük mücadelesini cezalandırmaya çalışan bir davaydı. Bütün arkadaşlarımız onurlu şekilde özgürlüğü, kadın iradesini ortak geleceği savundular.
‘GEZİ VE KOBANÊ TUTSAKLARINI DA ALACAĞIZ’
Kobanê Davası’nda çıkan tahliye haberini cezaevinde televizyondan duyduklarını anlatan Kışanak, “Yedi buçuk yıl içerisinde 57 kadın arkadaş gelmiş ve onları uğurlamışız. Her zaman coşku ve heyecan duyduk ama arkada bırakmak daha zor. Arkadaşlarımız bırakıp çıkmak zordu. Figen başkan başta olmak üzere bütün arkadaşlarımızı selamlıyorum. Figen başkana yüksek ceza bana ise tahliye verildiğini televizyondan duyduk inanılmaz hüzün çöktü. Figen başkan, seslendi, ‘Onlar bize mutluluğu, sevinci çok görüyorlar lütfen arkadaşlar zılgıtlarımızı atalım ve Gültan başkanı özgürlüğe uğurlayalım’ dedi.Gezi ve Kobane tutsaklarına, teslim alınmaya çalışan kadınlara sevgilerimi gönderiyorum. Onları da alacağız. Hep beraber yolumuza devam edeceğiz. Kadınlar hep beraber daha güzel günleri yaşayacağız” dedi.
Yapılan konuşmaların ardından program Gültan Kışanak’ın kitap imzalamasıyla devam etti. (ARTIGERÇEK)
Gültan Kışanak, Sebahat Tuncel ve Ayla Akat Ata Diyarbakır halk buluşmasında: ‘Bize hep yarım kalmak reva görüldü’
Gültan Kışanak, Diyarbakır’da alkışlar ve zılgıtlarla karşılandı: ‘Kobanê vicdan davasıydı, vicdan kazandı’
Gültan Kışanak tahliye edildi: Dışarıda olmanın tek başına özgürlük olmadığını biliyorum
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***