ŞIRNEX – Roboskilî aileler, Pazar günü yapılacak yerel seçimlerde DEM Parti’ye oy vermeye çağırarak, “AKP’ye verilen her oy başımıza bomba olarak yağacaktır. Oyunuzu attığınızda Roboskî Katliamını gözünüzün önüne getirin ve elinizi vicdanınıza koyun” diye belirtti.
Şirnex’in Qileban ilçesine bağlı Roboskî köyünde 28 Aralık 2011’de Türk Silahlı Kuvvetleri’ne (TSK) ait savaş uçakların bombalaması sonucu 19’u çocuk 34 kişi katledildi. Failler AKP iktidarı tarafından aklanırken, Roboskîli ailelerin adalet mücadelesi bugüne kadar sürdü. Çocuklarını Roboskî katliamında kaybeden anneler, 31 Mart’ta yapılacak yerel seçimlerde herkesi iradesine sahip çıkarak, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi’ne (DEM Parti) oy vermeye çağırdı.
‘AKP’YE GİDEN HER OY BOMBA OLARAK YAĞACAK’
Katliamda yaşamını yitiren Serhat Encu’nun annesi Halime Encu, AKP’ye verilen her oyun katliamları ve zulmü onaylamak anlamına geldiğini belirterek, “Vicdanı olan insan oyunu kendisine verir. 34 çocuğumuzu parça parça ederek katlettiler. Yüreğimizi yaktılar. Çünkü AKP’nin vicdanı yok ve AKP zalimdir. AKP devleti hep katliam yaptı. Bizler barış, eşitlik ve kardeşlik diyoruz. Tam 50 yıldır katliam, zulüm ve kriz yaşıyoruz. Kalan çocuklarımız da ülkedeki bu huzursuz ortamdan kaynaklı Avrupa ülkelerine göç etmek zorunda kaldı. Bu yüzden hiç kimse zulme ve zalimlere oy vermemelidir. Her gün katliam yapanlara oylarını vermesinler. Çocuklarımız kime ne yapmıştı? Bunu çocuklarımıza AKP yaşattı. Herkes elini vicdanına koymalı ve bu katliamlara yeter demelidir. AKP’ye giden her oy, tank, top, fişek, tüfek ve savaş uçağı ile bomba olarak üzerimize yağacaktır. Herkes elini vicdanına koymalı ve AKP’ye oy vermemeli. Herkes oy kullanırken Roboskî Katliamını hatırlasın ve kendine versin. Burada AKP’ye gidecek her bir oy bizler için utançtır” dedi.
‘KATLİAMLARI HATIRLASINLAR’
Katliamda yaşamını yitiren Nadir Alma’nın annesi Azime Alma da tüm Kürtlere çağrıda bulunarak, “Elinizi vicdanınıza koyup oyunuzu öyle kullanın. Bir Türk ırkçısına saraylar da verseniz, dolarla para da verseniz oyunu partisi dışında kimseye vermez. Bu yüzden Kürtler 31 Mart’ta oy kullanmaya gittiklerinde Roboskî Katliamını, Cizîr bodrumlarını, Nisêbîn’i, Şirnex ve Amed’te ki katliamları gözünün önüne getirsin. Bizler nasıl oyumuzu satarız? Oy satmak ayıptır ve utançtır. Kürtler başkalarının planlarına ve yalanlarına inanmasın. Kürtler artık bu tahakkümün altından çıksınlar. Şimdi önümüzde bir seçim var, herkes oyuna sahip çıkmalıdır. Bu zulmün altında kalkmalıyız. Selahattin Demirtaş hukuksuz bir şekilde yıllardır cezaevinde tutuluyor, 25 yıldır Sayın Öcalan tutuklu ve ağır bir tecrit altında. Biz zulme ve katliama artık yeter diyoruz. Herkes sandık başına gitmeli ve sahiplenmelidir. Tekrardan oylarımızın çalınmasına izin vermemeli ve irademize sahip çıkmalıyız” diye belirtti.
‘BİZ AKP’YE NASIL OY VERECEĞİZ?’
Katledilen Şervan Encu’nün annesi Leyla Encu da AKP’ye gidecek her bir oyun Kürt halkına karşı silah olarak döneceğine dikkati çekerek, “AKP iktidarı bugüne kadar bize çok yaşattı. Yaşadığımız sürece AKP’ye oy vermeyeceğiz. Bütün Kürtler zulme karşı el ele vermelidir. Bizler AKP’ye nasıl oyumuzu vereceğiz? Var olduğumuz sürece oyumuzu kendi (DEM Parti) partimize vereceğiz. Eskiden Kürtler AKP’ye veriyorlardı ancak artık o dem değişti. Şimdi ülkede ciddi bir ekonomik kriz var, halk aç ve geçim sorunu var. Bu ekonomik krizden dolayı her gün insanlar intihar ediyor. Bizler oyumuzu kendimize vereceğiz. Hiç kimse AKP’ye oy vermesin” diye konuştu.
‘OYLARINIZI SATMAYIN’
Katledilen Cemal Encu’nun annesi Hazal Encu ise, Kürtleri iradelerine sahip çıkmaya çağırarak, şunları dile getirdi: “Oylarımızı para için satmamamız gerekir. Oylarımızı kendimize vermeliyiz. Belediyeyi kazanıp kendimiz yönetmeliyiz. Bugüne kadar Kürtler çok katliam gördü. Roboskî Katliamı üzerinden yıllar geçti ama hala adalet gelmedi. Oy kullanırken, bu katliamı göz önüne getirmemiz gerekiyor. Bize yapılan bu haksızlığı karşı ses çıkarmamız gerekiyor. Şimdi sadece bu oy var elimizde onu da satmayalım.”
MA / Zeynep Durgut
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***