İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Sancaktepe Belediye Başkan adayı Alper Yeğin ile ilçe turu yaptı. Vatandaşlar, İmamoğlu ve Yeğin’e sevgi gösterilerinde bulundu. CHP Çekmeköy Belediye Başkan adayı Orhan Çerkez de Sancaktepe turunda, İmamoğlu ve Yeğin’e eşlik etti. İmamoğlu, Yeğin ve Çerkez, Sarıgazi Mahallesi’ndeki Güvenç Abdal Araştırma Eğitim Kültür Derneği’nde Alevi vatandaşlarla bir araya geldi. Sancaktepe’nin ardından Çekmeköy’e geçen İmamoğlu ve Çerkez, ilçe turuna burada da devam etti. İmamoğlu ve Çerkez’in Çekmeköy ziyaretinde de Sancaktepe’ye benzer görüntüler yaşandı. İmamoğlu ve Çerkez, ilçe turunun ardından Çamlık Mahallesi’ndeki halk buluşmasında alanı, balkonları, pencereleri ve çevre dükkanları dolduran coşkulu kalabalığa hitap etti. İmamoğlu şunları söyledi:
“BU MEYDAN BÜYÜK BİR İTTİFAK MEYDANI”
“Çocukların neşesini bu meydanlarda görmek beni dünyanın en bahtiyar insanı yapıyor. Çocukların sevgisi bana şu dönemde ne kadar dua etsem Yaradan’a anlatılmaz o bambaşka bir şey. Çünkü çocuk sevgisi kolay kazanılmaz. Hep diyorum Allah’ım beni bu şehrin güzel çocuklarına mahcup etme. Onlara layık bir belediye başkanı olayım sürekli. İnşallah bu duyguyu hiç kaybetmeyiz. Onların gözlerindeki ışıltıyı hep yakalarım. Tabii ki sevgili gençler, onların o umutlu bakışı, onların heyecanı, enerjisinin bana geçişçi, o da muhteşem. Kısacası sizlerle bir aile olabilmeyi çok arzulamıştım bir aile gibiyiz. Bu meydanlarda partizanlık yok. Bu meydanlarda particilik yok. Bu meydanlarda insan sevgisi var. Bu meydanlarda size layık olmak var. Bu meydanlarda insanlarla karşılıklı iyi dilekler var, istekler var eleştiriler var. Ama bu meydan büyük bir ittifak meydanı. Bu şehrin insanlarının oluşturduğu İstanbul ittifakı meydanı.
“BU MEMLEKET PARTİZANLIKTAN BIKTI USANDI”
Seçime çok az kaldı. Elbette adaylarla ilgili her vatandaşımız sorgulayacak fikir sahibi olacak. Beni tanıyorsunuz artık öyle düşünüyorum. Ama bir hatırlatma yapmak isterim o da şu. Beş yıl Beylikdüzü Belediye Başkanlığı yaptım. beş yılda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı yaptım. Allah şahit hiçbir zaman bir kişinin çıkarı için şehrin göbeğinde bir vatandaşa ait bir parselin imarı çıksın diye bir gün ter akıtmadım. 10 yıldır hakkı, hukuku ve adaleti şehirde korumanın ne kadar kıymetli olduğunu bilen bir insanım. Zaten yerel yönetici olmaya onun için karar vermiştim. Kimsenin hakkını yemeyeceğim, kimsenin hakkını da yedirmeyeceğim demiştim,yolculuğum budur. Hiç kimseyi birbirinden üstün ya da değerli görmedim asla görmedim. Şahit olun ki hepinizi eşit seviyorum. Ben partim için şunu düşünürüm. Partimin en çalışkan insanı ben olacağım derim. Partime olan sorumluluğum. En gurur duyduğu kamu yöneticisi ben olacağım derim. Bunlar ayrı. Ama partizanlık, particilik ya da partili diye hizmet ayrımı yapmak ben yuvama, eşime, anneme, babama söz verdim. Babam dedi ki oğlum, particilik ya da partizanlık yaparsan benim oğlum değilsin, benim evladım değilsin demişti. Çünkü bu memleket partizanlıktan bıktı, usandı. Parti, hizmet için bir araçtır asla amaç değildir. Hizmet için o yolda yürünen ideolojik bir araçtır ve partinin o yolculuğu kutsallaştırılmaz. Partinin o yolculuğunda partinin lideri kutsallaştırılmaz bu yanlış bir şey. Kutsal olan bu şehrin ve bu ülkenin insanıdır. Biz bu şehrin insanlarını onun için eşit seviyoruz. Çünkü insanoğlu kutsaldır insan, insan olduğu için seçilir sevilir. Başka bir şeye ihtiyacı yok. İnsanı insan olduğu için sevmenin düsturu şudur, şiarı şudur. Biz insanı yaratandan ötürü severiz.
“‘AHMAK’ KELİMESİNDEN BİR ŞEY ÜRÜTMEYE ÇALIŞMANIN ADI DA ‘AHMAKLIK’”
İnsana hizmet bu şehrin pırlanta gibi çocuklarına o güzel kızlarımıza, oğullarımıza hizmet, şu pırlanta gibi delikanlılarına, bu şehrin hanımefendilerine, beyefendilerine hizmet, bu şehrin büyüklerine, emeklilerine hürmet ve hizmet. İşte bizim amacımız bu. Onun için bir kişiyi zengin etmek için uğraşmadık, uğraşmayacağız. Milletin parasını ona buna dağıtmayacağız. Biz şunun için görevdeyiz. Milletin parasını millete dağıtacağız. İddiayla söylüyorum bizim Allah’a şükür sicilimiz tertemiz. Kişisel iddiayla hukuki iddiayla ifade ediyorum. 10 yıldır kapımızdan müfettiş eksik olmadı. 10 yıldır kapımızdan teftiş eksik olmadı. Bunu derken teftişten endişe duymayız. Devlete görev yapıyorsanız teftiş olacak ama abartılı teftiş. Bir şey çıkmadı bir daha teftiş 10 yıldır çevirip çevirip durdular. Bir şey bulamadılar bir ahmak kelimesinden bir şey üretmeye kalktılar. Yani bu ahmak kelimesinden bir şey üretmeye çalışmanın adı da ahmaklık onu söyleyeyim. Bugün karşımızdaki iktidarın İstanbul’da yürüdüğü yol ve yolculuk yürüttüğü yol ve yolculuk ortaya koyduğu adaylık mekanizmaları, yaptığı yada yapmak istediği işler sicili bozuk işlerdir. Bakın niye sicili bozuk? İşleri güçleri bir parselin imarını çıkartmak, bir yere ekstra bir kazanç sağlamak, şehri düşünmek değil. Bu şehrin bütününde ne olacak? Rant. Doğru. Ama o rant nasıl biliyor musun? O rant, onlara rant millete değil. Biz millete rant sağlamaya geldik. Onun için bugün, onun tıkır tıkır dört seneye yakın bir zaman diliminde Çekmeköy Sancaktepe, Samandıra, altı buçuk kilometreden fazla dört duraklı metronuzu açtık. 15 gün de bedava, hayırlı uğurlu olsun. Bir yıl sonra da onun ucunu ta Sultanbeyli’ye götüreceğiz. O bölümün de yüzde 75’i bitti.
“İSTANBUL, ÇOCUKLARIMIZIN, GENÇLERİMİZİN GELECEĞİNİ ÇALANLARA BIRAKILMAZ”
Pazartesi günü karşıda Ataköy- İkitelli metrosunu açıyoruz hem de 18 Mart Çanakkale Zaferi gününde hayırlı olsun. Bu kardeşiniz, ekip arkadaşlarıyla beraber bu şehrin, bu milletin evlatlarıyla beraber 65 kilometre metroyu bitirmiş olacak. 65 kilometre 62 durak metroyu açmak her babayiğidin harcı değil. Onu için çıldırıyorlar. Onların 25 yılda yaptığını biz yarısını beş yılda yaptık. Bu beş yılda harcadığımız para, bütçe bizden önceki beş yıl yani onların 10 metroyu birden durdurduğu o dönemden tam dört milyar 200 milyon dolar daha az para harcamamıza rağmen onların misli misli iş yaptık biz. Ona buna dağıtmadık. Bunun adı bereket bereket güzeldir. Ramazan ayınız mübarek olsun. Ramazan ayında sofranız, evleriniz, işiniz, gücünüz bereket dolsun, yüreğiniz iyilik dolu olsun. Bütçemize bereket geldi niye biliyor musunuz? Bereket bizim yolculuğumuz da var. Ne var biliyor musunuz? Gayret ve adalet var. Onun için bereket var. Bu şaibeli insanlar neler yaptı söyleyeyim? Biz beş yıl boyunca İstanbul Büyükşehir Belediyesi koridorlarını kişiye özel imar çıkartmalarına kapattık, öyle eline dosyasını alan ben arsama biraz torpilli bina yapayım deyince muhatap bulamadı ya koşa koşa Ankara’ya gittiler. İstanbul çıkartmadı ama Şehircilik Bakanlığı şıkır şıkır onlara yeni imarlar verdi. Vallahi billahi onların derdi İstanbul değil. Bakın Çekmeköy’ü de çok ilgilendiriyor. Çekmeköy’de de aynısı var. Biliyorsunuz 2016 darbe girişiminden sonra dediler ki askeri alanları, şehrin dışına çıkaracağız, askeri alanları da şehrin faydasına, kamu alanları yapacağız. Ne yaptılar biliyor musunuz? 10 bin futbol sahası büyüklüğünde askeri alanların tamamını imara açtılar. Daha kötüsü, Çekmeköy’de var, bunu kentsel dönüşüm için ya da insanların uygun fiyata, sosyal konut alması için değil, yüzde 85’ini bu toplumun sadece yüzde üçünün dördünün satın alabileceği lüks konutlar yaptılar ve yapıyorlar. Bu şehir, rantçılara bırakılamaz. Bu şehir öyle İstanbul benim sevdamdır deyip sihirbazlık yapıp bu şehirde çocuklarımızın, gençlerimizin geleceğini çalanlara bırakılamaz bırakmayacağız.
“BÜTÜN ENGELLEMELERE RAĞMEN BİZ BU ŞEHİRDE YOKSULLUK İLE MÜCADELE EDİYORUZ”
Eğer işte bunlar şehri rant gibi kullanırlarsa şehri talan alanı olarak kullanırlarsa o zaman ne olur? Bu şehirde rantçı anlayış olur. O zaman bu şehirde yığın üstüne yığın binalaşma olur beton olur yoksulluk olur. O şehirde insanlar mutsuz olur. O şehirde insanların hayat kalitesi ortadan kalkar gider. Biz bu şehre beş yıldır nefes aldırdık. Bütün engellemelere rağmen biz bu şehirde yoksullukla mücadele ediyoruz. Bu şehirde beş yıldır metro rekoru kırıyoruz metro Fatih’i olduk. Biz bu şehirde beş yılda tarihinin en rekor yeşil alanını, aktif yeşil alanını İstanbul’a biz kazandırdık. Bu şehirde kreşi ilk kez biz yaptık sayısı yüzü geçti bugün bile bir tane açtık. Biz bu şehirde çocuklarımıza, gençlerimize yüz bin gencimize burs dağıtıyoruz yedi bin beş yüz lira verdik. Şimdi bu sene 15 bin lira vereceğiz. Biz bu şehirde anne kart verdik 650 bin annemizde var. Çekmeköy’de anne kart sayımız 11 bin 600. Dünya güzeli Anneciğimiz helali hoş olsun o senin. İşte biz ne yaptık? Onların bilmediğini yaptık. Onlar iktidar olunca parayı kendi parası, koltuğu kendi koltuğu zannediyor. Koltuk milletin, para milletin, onun için bu kardeşiniz milletin parasını millete dağıtıyor.Bu seçim bundan sonra nasıl bir yolculuk yapacağımıza devam edeceğimizin seçimi.
“HANİ VARYA BAZI YÖNETİCİLERİN GÖZÜ ANKARA’DA”
Bu şehir dünyanın bize bir lütfu. Biz bu şehirde yaşıyoruz, şanslıyız. Ama bir o kadar da bu şehri korumakla vazifeliyiz. Bu şehre muhafızlık yapacağız. Çekmeköy’e çok güzel işler yaptık, yapmaya devam ediyoruz. Çekmeköy’de yıllardır yapılmayan nazım İmar planlarını biz çıkardık. Çekmeköy’de ilk kez Anadolu Yakası’nın Kent Ormanı’nı biz açtık Rahmi Demir Kent Ormanı. Tam iki nokta yedi milyar lira İSKİ yatırımı yaptık. Çekmeköy’de tarıma üreticiye destek olduk. Çekmeköy’de cadde düzenlemeleri yaptık. Çekmeköy’de altyapıya sunduğumuz katkının yanı sıra az önce söylediğim metroyu açtık. Çekmeköy’de Taşdelen Yenidoğan kavşağında tam gaz çalışıyoruz, bu sene bitiriyoruz orayı. Çekmeköy’de kent lokantası açacağız. Çekmeköy’de Spor ve Yaşam Merkezi açacağız. Çekmeköy’de Yenidoğan Emek Metrosu’nu başlattık. Buradan iki aktarmayla Yeni Doğan Emek, Söğütlüçeşme yani direkt Kadıköy’e inen bir metro projesini bakanlığa sunduk. Bu dönem o metroya da başlıyoruz. Çekmeköy göz bebeği bir yer. Burada birkaç kişinin ittifakı bizi enterese etmez. Bizi milletin büyük ittifakı ilgilendiriyor. Bakın ben kolay kolay kefil olmam. Kamu terbiyesine, kamu ahlakına, kamu yöneticiliğine yüzde 100 emin ve kefil olduğum Orhan Çerkez’le Çekmeköy’de yol arkadaşı olmak adına yola çıktık. Biz bir fark getiriyoruz yüzü vatandaşa dönük. Hani var ya bazı yöneticiler gözü Ankara’da, gözü orada, oradan bir talimat gelirse yapıyor. Talimat gelmezse yapmıyor. Onlar İstanbul’a diyor ki, tam gaz geri gidelim, biz de diyoruz ki İstanbul’a da Çekmeköy’e de Tam yol ileri”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***