(Serbest Görüş) – HÜSNÜ YUSUF TURABİÇ
‘Boş tencerenin yıkamayacağı hükümet yoktur’ diyen Süleyman Demirel’in sözü geçen seçimlerde hükmünü yitirdi. Boş tencereye rağmen Erdoğan Cumhurbaşkanlığı seçimini kazandı, AK Parti sandıktan birinci çıktı. Normal şartlarda ‘kötü ekonominin’ etkilemediği seçim yoktur.
Bugüne kadar tencere ve rakamlar nice hükümetleri devirdi. Liderleri koltuğundan düşürdü. Partileri siyasetin dışına itti. Ekonomi seçmenin tercihini belirleyen ana etkendi. Son seçimde ‘ideoloji ve sosyoloji’ ekonominin önüne geçti. Muhafazakar seçmenin ‘Soğan ekmek yeriz, Reis’i yedirmeyiz’ anlayışı boş tencereye galebe çaldı. Reis koltuğunu korudu.
Bugün ekonomi 10 ay öncesine göre çok daha kötü… Vatandaşın tek gündemi geçim derdi. Mutfak ve tencere Cumhuriyet tarihinin en ağır krizini yaşıyor. Güçlükle ikna edilen Mehmet Şimşek ‘kurtarıcı’ olarak ekonominin başına geldi. Yangını söndürmesi, yaraya merhem olması bekleniyordu. Fakat hayal kırıklığı oldu. Bir fark ortaya koyamadı.
Ekonomi’de işler yolunda gitmiyor. Her türlü müdahaleye rağmen döviz geriletilemedi. Enflasyonun uçuşu durdurulamadı. Hayat pahalılığının önüne geçilemedi. Vatandaş her geçen gün dünü aramakta. 31 Mart sonrası durumun daha da ağırlaşacağı uzmanların ortak görüşü. Ekranlarda birbirinden beter ‘felaket senaryoları’ dillendirilmekte.
SEÇİMDEN SONRASI ‘ZEHİR’
Seçimden sonra yeni ekonomi paketi ve ‘acı ilaç’ gündemde. Şu an içilen ilaç yeteri kadar acı değil mi? Bundan sonrası herhalde ‘zehir’ olur.
İYİ Parti’li Bilge Yılmaz Merkez Bankası’ndan üst düzey isimlerin Londra’da bankacılarla kapalı toplantılar yaptığını duyurdu. Ve ‘Bu devlet ciddiyetiyle bağdaşmaz’ dedi. Ekonominin patronu Mehmet Şimşek’in TOBB’da yaptığı görüşmelerde oda ve borsa başkanlarına ‘Zorlanacaksınız, zaten bunu size açıkça söylüyorum. Benden bir şey istemeyin… 2024 yılında kimse bana bir şey istemek için gelmesin… Para yok’ dediği medyaya yansıdı.
31 Mart sonrası olacakların işaretleri bugünden gelmeye başladı. Uzmanların seçim sonrası ‘dolar’ tahminleri insanı ürkütüyor. Tencere daha ne kadar boş olabilir ki…? Mutfaktaki yangın daha ne kadar yakabilir ki…? Üç dört günde değişen etiketler ve uçuşa geçen fiyatlar daha ne kadar yükselebilir ki…? Ekonomi uzmanları ‘daha kötü olacak’ diyor.
Bugünler ekonomide ‘iyi günler’ ise ‘kötü günler’ nasıl olabilir? İlaç daha ne kadar acı olabilir? Türkiye’nin ekonomik ufku karanlık… Ufukta karabulutlar toplandı. Artık yağmur mu, fırtına mı, yoksa tufan mı getirir? Göreceğiz. Görmekle kalmayacağız, iliklerimize kadar yaşayacağız.
Mutfaktaki yangın ve boş tencere 31 Mart seçimlerini ne derece etkileyecek? 10 ay önceki gibi ideoloji ve sosyoloji, ekonomiye galebe mi çalacak? Soğan ve ekmeğe talim eden kitleler Reis’in gönlünü hoş tutmaya devam edecek mi?
EMEKLİLER “UYARI” YAPAR MI?
Halinden memnun olmayan ve burnundan soluyan emekliler toplam seçmen içinde önemli yer tutuyor. Yaşları ileri olsa da toplumun hareketli kesimi. Camilerde, parklarda, kahvelerde sürekli sohbet halindeler… Eski bir siyasetçi ‘Emeklilerin diline düşmeyin perişan olursunuz, her yerde varlar çünkü’ demişti. Emeklilerin tek gündemi; Durumlarının kötülüğü… İçler acısı hali. ‘Soğan ekmek yiyen ama Reis’i yedirmemeye kararlı’ kesimin içinde de emeklilerin oranı çok yüksek.
Sokakta 10 ay öncesinin havası yok. ‘Soğan ekmekçilerin’ gözü bile artık ‘Reis’i görmez oldu. Ekonomi keseden, mideye indi. Tencere eskisi gibi fokurdamıyor. Görebildiğim kadarıyla Reis’e bir uyarı ve ikazın yerinde olacağını düşünüyorlar. Elleri başkasına oy vermeye gitmediği için ‘sandıktan uzak durmak’ da seçenekleri arasında…
Pusulada Reis olmadığı için işleri biraz daha kolay. ‘Yerel seçimler’ uyarı için biçilmiş kaftan. Ne Reis koltuğundan olacak, ne de Meclis’te iktidarını yitirecek. İkaz için bire bir… Saha ve zemin son derece uygun. Düne göre alternatifsiz de değiller. AK Parti’ye benzeyen muhafazakar çizgide en az dört parti var; DEVA, Saadet, Gelecek, Yeniden Refah…
Hafta içinde medyada bir iddia gündeme geldi. Amasya’nın Merzifon ilçesinde seçim çalışmaları için sokak sokak, ev ev dolaşan AK Partililer’e ‘Erdoğan’dan fazla bahsetmeyin’ uyarısı gitmiş. Gerekçe olarak da ‘Güzel kelime ve cümlelerle konuşalım. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dan fazla bahsetmeyelim. Özellikle emekliler tepki veriyor. Dikkat edelim’ denmiş.
İddianın üzerinden birkaç gün geçti. Haber yalanlanmadı. Doğru olduğu anlaşılıyor. Her seçimde AK Parti’nin en büyük kozu ‘Erdoğan’dır oysa. Erdoğan’ın dışında belediye başkan adayının ne hükmü var ki… Boş tencere ve mutfaktaki yangının 31 Mart seçimlerini etkileyeceğinin göstergelerinden biri olarak kabul edebiliriz bu haberi.
Eğer emekli veya çalışan hayat pahalılığından yakınıyor, fiyatlardan şikayet ediyor ve Erdoğan’a tepki gösteriyorsa o ilçe veya ildeki adaya oy verir mi? Biraz zor. Demirel’in sözü 31 Mart’ta hükmünü icra edebilir. Ekonomi, ideoloji ve sosyolojiyi geriletebilir. Boş tencere AK Parti iktidarını sallayabilir, Erdoğan’ın gücünü kırabilir.
Boş tencere, ‘soğan ekmekçileri’ alt edebilir.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***