MEHMET ÖZDEMİR | LONDRA TR724
Uluslararası Kadınlar Günü’nün Londra yürüyüşü bu yıl 9 Mart Cumartesi günü şehrin en ünlü yerlerinden biri olan Oxford Caddesi’nde başlayıp dünyaca meşhur Trafalgar Meydanı’na tamamlandı. Binlerce kadının katıldığı yürüyüş Million Women Rise isimli grup tarafından düzenleniyor ve Birleşik Krallık’ta kadın hakları alanında çalışma yapan bütün dernek veya vakıflar tarafından destekleniyor.
‘Dünyanın en büyük kadın hakları’ etkinliği olarak bilinen yürüyüşe katılanlar arasında 4 yıldır insan hakları alanında faaliyetler yürüten Human Rights Solidarity (HRS) isimli vakıf da vardı. Her sene bu yürüyüşe destek veren HRS Kadın Komitesi üyeleri bütün kadınların sesi olmanın yanında özel olarak Türkiye’deki hemcinslerinin sesini de duyurmaya çalışıyor.
HRS Kadın Komitesi, bu sene ilginç bir konseptle yürüyüşe katıldı. Yaklaşık 40 HRS gönüllüsü kadın mor yağmurluklar giyip yüzlerine beyaz maskeler taktı. Maskelerin üzerinde Türkiye’de hasta, hamile veya bebek sahibi olmasına rağmen tutuklanan kadınların isimleri yazılıydı. HRS gönüllüleri ayrıca, haksızlığa veya zulme maruz kalmış tüm kadınların sorunlarını dile getiren pankartlar taşıdı. Örneğin Kürt kadınların yaşadığı haksızlığa dikkat çeken Kürtçe yazılmış pankartlar vardı ve birinde halen tutuklu olan eski HDP Milletvekili Hüda Kaya’nın ismi yazılıydı.
Bunların yanı sıra, şu anda Gazze’de yaşanan ‘soykırıma’, Ukrayna’daki savaşa ve Uygur Müslümanlarının yaşadığı zulme dikkat çeken pankartlar yer aldı. Yürüyüş boyunca kadınlar, Gazze’de öldürülen 9 binden fazla kadın olduğuna dikkat çekti, sık sık ‘Acil ateşkes çağrısı’ yapan sloganlar attı. Kadınlar, erkek şiddetinin sonlanması için hükümetlerin daha fazla tedbir alması gerektiğini de dile getirdi.
HRS Kadın Komitesi Başkanı Ceyda Betül Kemancı, etkinlik hakkında yaptığı açıklamada şunları söyledi: ‘‘HRS olarak her yıl farklı bir konseptle bu önemli yürüyüşe katılıyoruz. Geçen yıl, Türkiye’deki hukuksuzlar sebebiyle Meriç’ten kaçmak zorunda kalanların yaşadığı sıkıntıları anlatmak içi bir bot içine yerleştirdiğimiz kadın ve çocuk mankeni olan platformla yürümüştük. Bu yıl ise kadın haklarını temsilen mor yağmurluklar giydik. Ayrıca Türkiye’de haksız ve hukuksuz yere tutuklu olan çok sayıda kadın var. Onların sesini duyurmak adına, özellikle hasta, hamile veya bebekli olan kadınların isimlerini yazdığımız maskeler taktık. Bu zulümlerin bir an önce sona ermesini istedik. AİHM Yalçınkaya kararının daha fazla gecikmeden uygulanmasını talep ettik. Sistematik hale gelmiş olan işkencelerin bitmesini, sorumluların cezalandırılmasını istedik.’’
Yürüyüşün sona erdiği Trafalgar Meydanı’nda düzenlenen mitingde ise yürüyüşün genel konseptine uygun konuşmalar yapıldı. Kürsüde söz alanlar şiddete maruz kalmış bütün kız çocukları ve kadınların sesini yükseltti, erkek şiddetine birlikte son verebileceklerini ifade ettiler. Gazze’de acil ateşkes talebi burada da dile getirildi.
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***