ABD’nin Baltimore kentindeki Francis Scott Key Köprüsü’nün yıkılmasına yol açan kazada, geminin neden kontrolden çıktığı araştırılıyor.
Çarpışmadan hemen sonra 2,6 kilometre uzunluğundaki köprü yıkıldı, yol işçisi altı kişi suya düşerek hayatını kaybetti.
Bu altı kişiden ikisinin cesedine Çarşamba günü ulaşıldı.
Singapur bandralı yük gemisi Dali, Sri Lanka’nın başkenti Kolombo’ya gidiyordu. Limandan ayrıldıktan hemen sonra gemi güç kaybetti ve kontrolden çıktı.
Geminin seyir kayıt cihazının, kazaya neden olan sebepleri aydınlatması umuluyor. Uzmanlarsa kalitesiz yakıtın da aralarında olduğu bazı sebeplerin olayda rol oynamış olabileceğini söylüyor.
Köprünün devasa konteyner gemileri öncesi bir dönemde inşa edilmiş olması da sebepler arasında gösteriliyor.
Francis Scott Key Köprüsü yaklaşıl 50 yıl önce inşa edilmişti ve Baltimore’un sembollerinden biriydi.
Kirli Yakıt
Olaya ait videoda Dali’nin çarpışmadan önceki anlarda güç kaybettiği görülüyor.
Bir elektrik kesintisi, gemi mürettebatının direksiyon kontrolünü kaybetmesine yol açmış olabilir. Müfettişlerin, kirli yakıtın geminin güç kaybetmesinde rol oynayıp oynamadığını araştırdığı da bildiriliyor.
Saf olmayan yakıt, geminin motorlarında ve enerji üretiminde sorunlar yaratabiliyor.
Fox News’a konuşan Dali’de görevli bir gemi subayı, “Gemi resmen öldü, dümen gücü ve elektronik sistemler gitti” diyerek gemide yaşananları anlattı:
“Motorlardan biri öksürdü ve sonra durdu. Makine dairesinin her yerinde yanmış yakıt kokusu vardı ve zifiri karanlıktı.”
Gücünü kaybeden gemi kontrolsüz bir şekilde köprüye doğru sürüklendi.
Mürettebatın iskeleye sert bir şekilde yönelmek ve demir atmak da dahil olmak üzere çarpışmayı hafifletme çabaları sonuçsuz kaldı.
Massachusetts Amherst Üniversitesi’nden inşaat mühendisliği profesörü Sanjay Raja Arwade, geminin ebatının, düşük hızda bile “büyük bir momentum ve çarpma etkisi yaratacağını” söylüyor.
ABD Ulaştırma Bakanı Pete Buttigieg, Key Köprüsü’nün “yaklaşık 90,7 milyon kilogram ağırlığındaki bir geminin doğrudan darbesine dayanacak şekilde yapılmadığını” söyledi.
Geçen yüzyıla ait bir köprü, bu yüzyıla ait bir gemi
Key Köprüsü 1977’de tamamlandı.
O zamanın gemileri, Dali büyüklüğündeki konteyner gemilerinden çok daha küçüktü.
Amerikan İnşaat Mühendisleri Derneği’nin eski başkanı Norma Jean Mattei, “O zamanlar Baltimore Limanı’nı geçen gemiler bugünkü ile karşılaştırılamaz bile” diyerek farka dikkat çekiyor.
Profesör Raja Arwade de Key gibi bir köprünün “100 yıldan uzun bir ömre sahip olmak üzere inşa edildiğini” ancak tasarlandığı dönemle, ileride karşılaşılacak ihtiyaçların öngörülmesinin zor olduğu noktasına dikkat çekiyor.
Profesör Arwade, bu tür sütunlu yapılarda, zararı hasar alan kısımla sınırlı tutmanın imkansıza yakın olduğunu da vurguluyor.
Uzmanlar, Francis Scott Key Köprüsü’nde “yunus” adı verilen koruyucu bariyerlerin olduğunu ancak bunların da yıkımı engellemediğini kaydediyor.
Ayrıca köprünün, darbenin bir kısmını absorbe edebilecek “çamurluklara” (köprü ayağının etrafına ek bir koruma katmanı) sahip olmadığı noktasına da dikkat çekildi.
Mattei, risk değerlendirmesi yapılırken, ekstra önlemlere yönelik harcama yapmaktan kaçınılmış olabileceğini söylüyor:
“Yetkililer, devasa bir geminin köprünün destek sütunlarından birine çarpma olasılığının, bunları takviye etmeyi haklı çıkarmayacak kadar düşük olduğuna karar vermiş olabilir.”
İnşaat Mühendisleri Enstitüsü’nden David Knight, kaza için “daha güvenli köprüler tasarlamamıza ve inşa etmemize yardımcı olacak” diyor.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***