2007’de Hatay’da kurulan ve dünya genelinde 2 bin 500’e yakın konser veren Antakya Medeniyetler Korosu, depremin acısını paylaşmak için Diyarbakır’daydı.
Dört dilde şarkılar söyleyen koro, Adıyaman’daki İsias Oteli’nde hayatını kaybeden öğrenciler için de bir şarkı söyledi.
Konser sırasında ayrıca, depremin simgesi haline gelen “Sesimi duyan var mı?” cümlesi konseri izleyenler tarafından hep bir ağızdan tekrarlandı.
200 kişiden oluşan ancak 7 üyesi 6 Şubat depreminde ölen Antakya Medeniyetler Korosu, konserlerine ara vermedi.
Sahnede, depremin zamanını gösteren saatle konsere başlayan koro, saat 4.17’yi gösterdiğinde “Maraş’tan bir haber geldi” ağıtını seslendirdi. Ağıtın ardından koro “Sesimi duyan var mı?” diye seslendi ve seyirciler de bu cümleyi tekrarladı.
Şef Yılmaz Özfırat’ın yönettiği koro Türkçe, Kürtçe, Ermenice ve Arapça eserler seslendirdi. Özfırat depremin 11 değil 12 ilde meydana geldiğini belirterek, 12’nci ilin Adıyaman’daki İsias Oteli’nde ölen öğrencilerin ailelerinin yaşadığı, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) Magusa kenti olduğunu belirtti.
Koro depremin KKTC’li kurbanları anısına “Magusa Limanı” isimli şarkıyı seslendirdi. Bu sırada bazı izleyiciler gözyaşlarını tutamadı.
Koro’nun repertuarında iki Kürtçe şarkı da vardı; en fazla alkış alan eserler de bunlar oldu.
“Medeniyetler Korosu olarak artık acının müziğini yapıyoruz”
Konserin ardından VOA Türkçe’ye konuşan Şef Yılmaz Özfırat artık acının şarkılarını yaptıklarını söyledi.
Sekiz saat enkaz altında kaldığını belirten Özfırat, “Hep bana sordukları bir şey var. Acının müziği yapılır mı? Evet, acıyı anlatan müzikler yapılır, biz de artık medeniyetler korosu olarak acının müziğini yapıyoruz. Acıyı paylaştıkça azalacağına inanıyoruz çünkü. Biz koro olarak bazen güldürüyoruz, bazen düşündürüyoruz. Hayatın bir gerçeğini gösteriyoruz. O yüzden de belki de medeniyetler korosu artık acının müziğini yapıyor” dedi.
Koronun kadın solistlerinden Nuran Freyçoğlu, zor olmasına rağmen sahneye çıktıklarını ifade etti. VOA Türkçe’ye konuşan Freyçoğlu, “Sahneye çıkmak ağırdı bizim için. Çünkü gerçekten bir memleketi kaybettik. Dostlarımız arkadaşlarımızı kaybettik ama konserlere de çıktık. Memleketimize bir şeyler yapabilmek için o konserlere katıldık. Tabii ki bizim için çok zordu” diye konuştu.