İYİ Parti’nin bugünkü seçim beyannamesi açıklamasında, Meral Akşener’in CHP’ye yönelik sert eleştirileri devam ederken belediye yönetimleriyle birlikte kaçak ve sığınmacı göçmenlerle mücadele vaadi göze çarptı.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “Milli Göç Doktrinimizi hayata geçirmek için ilk adımı belediyelerde atacağız. Kent dokumuza, demografimize sahip çıktığımız için özür dileyecek değiliz. Kaçak ve sığınmacıların gettolar oluşturarak, işletmelerle birbirlerine hizmet ettikleri minyatür Suriye’ler kurmalarına asla izin vermeyeceğiz. Belediyelerde yeni imar planları oluşturup gettolarında kentsel dönüşüm çalışmaları başlatacağız” dedi.
Akşener, Ankara Ticaret Odası (ATO) Kongre Merkezi’nde, yerel seçim beyannamesini açıkladı ve belediye başkan adaylarını tanıttı. Böylece İYİ Parti’nin 31 Mart Pazar günü gerçekleşecek yerel seçimler sloganı “Türkiye için En İyisi” oldu. Seçim beyannamesinde İYİ Parti’nin belediye başkan adayları “en iyiler” olarak tanımlanarak farklı başlıklarda, vaatlerde bulunuldu.
“İttifak düzenine de dayatma siyasetine de hayır diyoruz. Hür ve müstakil bir siyaset vaat ediyoruz” diyen Akşener, son haftalarda olduğu gibi iktidar partisi AK Parti’yle birlikte ağırlıklı olarak ana muhalefet partisi CHP’yi sert sözlerle hedef aldı.
Liderliğine partililerce verilen desteği vurguladığı gözlemlenen Akşener, “ittifak sistemi” ile mücadele için 31 Mart’ta 81 ilde kendi adaylarıyla yarıştıkları mesajını verdi.
Akşener, “İlk günden beri milletimizin bastırılan sesini duyurmak için, hürriyete vurulan prangaları kırmak için yanımdasınız. Onca zulme, baskıya, zorluğa rağmen yanımdasınız. İyi ki yanımdasınız. Bugüne kadar tehditle, baskıyla yolumuzu kesebileceklerini sandılar. İftirayla, dedikoduyla gücümüzü kırabileceklerini sandılar. Bugüne kadar hiçbiri, hiçbir zaman başaramadı. Her türlü tuzağa, dümene rağmen biz hala buradayız. Hakaretlerle, yalanlarla, iftiralarla milletimizle aramıza girmeyi başaramazlar. Sansürleriyle, operasyonlarıyla Türkiye’nin iyi ve cesur evlatlarını bastıramazlar. Biz milletimizi oy uğruna birbirine düşürenlere benzemeyiz. Biz oy uğruna Cumhuriyet düşmanlarıyla uzlaşı peşinde koşmayız. Milletimize ihanet edenlerle yoldaşlık etmeyiz. Atatürk’e beddua edenlerle kol kola yürümeyiz” diye konuştu.
Akşener konuşmasına “Türk siyaseti bugün birbirinin zıttı gözükenlerin birbirinin sureti olduğu girdabında gidiyor. Birbirine laf yetiştirenlerin birbirleri sayesinde ayakta kaldığı kayıkçı kavgasında devam ediyor. Adına ittifak sistemi dedikleri milletsiz bir siyaset düzlemi ülkemizi esir aldı. Bu ucube sistem siyaseti de ucubeleştirdi. Bu sistemde siyaset de milletin iradesine pranga vurmaya başladı. Bu sistemde milletin helal oylarını sömürenlerin önünü açtı. Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi’nin ortaya çıkardığı bu düzlemde, iktidarla ana muhalefet aynı masada oturmuş Türkiye’nin yıllarını afiyetle yemenin peşinde. İttifak düzenine de dayatma siyasetine de hayır diyoruz. Hür ve müstakil bir siyaset vaat ediyoruz. Kutuplaşmanın konforunu sürenleri rahatsız ediyoruz. Verdiğimiz rahatsızlıktan memnunuz” sözleriyle devam etti.
Akşener, konuşma metni dışında da CHP’yi kast ederek ittifak sistemine karşı çıktıkları için belediyelerde şımarıklığa da son vermeyi amaçladıklarını söyledi.
İYİ Parti sığınmacılar üzerinden oy talep etti
Meral Akşener’in, bugünkü yerel seçimler beyannamesi açıklamasıyla, İYİ Parti’nin kurucusuyken ayrılarak Zafer Partisi’nin liderliğini üstlenen Ümit Özdağ’ın siyasette oy talebindeki temel politikası olarak ön plandaki “sığınmacılar” başlığını sahiplendiği görüldü.
Seçim beyannamesindeki “sığınmacı gettosu sorunu” olarak anlatılan, kentlerdeki sorunlu alanı belediyeler aracılığıyla çözmeye başlayacaklarını kaydeden Akşener, İYİ Parti’nin kaçak ve sığınmacı konumundaki göçmenler konusundaki “Milli Göç Doktrini” olarak adlandırdıkları yaklaşımını yerel yönetimler boyutlu aktardı. Akşener, “Türkiye artık bir sığınmacı cenneti. Bir kaçak ve sığınmacı istilasıyla karşı karşıyayız. Milli Göç Doktrinimizi hayata geçirmek için ilk adımı belediyelerde atacağız. Belediyelerde tabela standartları getireceğiz. Hem kent estetiğini koruyacağız hem yabancı tabela asılmasının önüne geçeceğiz. Kent dokumuza, demografimize sahip çıktığımız için özür dileyecek değiliz. İYİ Parti olarak kaçak ve sığınmacıların gettolar oluşturup, işletmelerle birbirlerine hizmet ettikleri minyatür Suriyeler kurmalarına asla izin vermeyeceğiz. Yönettiğimiz belediyelerde yeni imar planları oluşturup ivedilikle uygulayacağız. Kaçak ve sığınmacı gettolarında kentsel dönüşüm çalışmaları başlatacağız” diye konuştu.
Akşener ayrıca, “İktidar, ne kadar sorumsuz, ciddiyetsiz ve beceriksizse biz de, o kadar kararlıyız. Ana muhalefet, ne kadar kör, sağır, dilsizse biz de o kadar kararlıyız! Milletimize söz olsun; İYİ Parti’nin yönettiği, tüm belediyelerde; kaçak ve sığınmacı sayısını, süratle azaltacağız” ifadelerini kullandı.
Deprem riskini ve kentsel dönüşümü vurguladı
Türkiye’nin deprem gerçeğine karşın büyük bir risk altında yaşamak zorunda bırakıldığını söyleyen Akşener, “Uzmanlar İstanbul depremi konusunda uyarıyor. İstanbul’da yaşanacak bir felaket Türkiye’yi de Türkiye ekonomisini de yıkıp geçer. Durumun ciddiyetine rağmen yöneticiler önlem almak, harekete geçmek yerine üç maymunu oynadıklarından, depreme karşı ne kadar da hazırlıksız bırakıldığımız gerçeğiyle yüzleşiyoruz. Geçtiğimiz yıl yaşadığımız o büyük acı o kadar tazeyken deprem konusu ciddiye alınmıyor. Üçüncü sorun deprem tehlikesi karşısındaki ciddiyetsizlik, beceriksizlik ve ihmalkarlık olacak. Güvenli şehirler inşa edeceğiz. Şehirlerimizi fiziksel, toplumsal yapısıyla birlikte dirençli hale getireceğiz. Bina dayanıklılığını artıracağız. Arazi kullanımı ve yer seçimlerine önem vereceğimiz gibi kamu binalarının dayanıklılık denetimlerine hız vereceğiz. Konut üretiminde yatay mimarinin yaygınlaşmasına öncülük edeceğiz” dedi.
Bu kapsamda Akşener, kentsel dönüşümü rantçı yaklaşımlara teslim etmeksizin kamu yararını gözetecek şekilde şeffaf ve katılımcı olarak gerçekleştireceklerini söyledi.