Geçen yıl 6 Şubat’ta meydana gelen depremde Kahramanmaraş’ta hayatını kaybeden Alya Kılınç’ın Elazığ’da defnedildiği ortaya çıktı.
Geçen yıl 6 Şubat’ta yaşanan depremde yıkılan Ebrar Sitesi’nde, Kılınç ailesinin en küçük üyesi Alya Kılınç’a bir yılı aşkın süredir ulaşılamadı. Aileye üç gün önce verilen haberle, cenazenin Elazığ’da bulunduğu ortaya çıktı. Kayıp Alya Kılınç’ın cenazesinin, aynı binada oturan ve hayatını kaybeden başka bir ailenin akrabaları tarafından yanlışlıkla alındığı tespit edildi.
DNA EŞLEŞMESİYLE BULUNDU
Gazete Duvar’dan Eren Güvendik’in haberine göre, DNA eşleşmesi sonucunda savcılığa çağrılan Alya Kılınç’ın halası Fatma Kılınç, yaşananları şöyle anlattı: “Kızımız kardeşimle beraber depremden 10 gün sonra çıkartılmış. Kardeşimgil aynı gün içinde çıkıyor cenazeleri üniversite hastanesinde 3 gün morgda bekletiliyor. Oradan Elazığlı bir aile, o aile de benim kardeşimle birlikte Ebrar Sitesi Z Blok’ta oturan bir aile. Onlar da tüm ailesini kaybetmişler, yeğenimi alıyorlar ve Elazığ’da defnediyorlar. Biz öylece yeğenimi bulduk DNA eşleşmesiyle.
HİÇ UMUDUMUZ KALMAMIŞTI
DNA işlemlerinde zaten sürekli savcılıkla görüşmemiz vardı, haftada bir kere gidilip geliniyordu. Savcılıktan arandık, ‘Yarın bir uğrayın, galiba bulundu’ diye… Zaten bizim artık hiç ümidimiz kalmamıştı. ‘Ya molozlar arasında gitti ya da biri götürdüyse zaten imkanı yok bulamayız’ demiştik. Denildiği gibi de biri götürmüş. Orada garip olan şu ki, Elazığlı ailenin ölen çocuğu 8 yaşında, bayağı büyük bir çocuk. Benim yeğenim ise 2,5 yaşında, küçük, minyon tipli bir çocuktu. Nasıl karıştırıyorsunuz, nasıl alıp götürüyorsunuz? Yani öyle karışıklıklar olmuş ki, öbür kayıplar da böyle gittiyse vah diyorum ben.”
ELBİSTAN’DA YENİDEN TOPRAĞA VERİLDİ
Kılınç, karışıklığın anlaşılmasının ardından Yılmaz ailesinin Maraş’ta kimsesizler mezarlığına defnedilen çocuklarının cenazesinin Elazığ’a gönderildiğini, Alya’nın cenazesinin ise Elazığ’da defnedildiği yerden çıkartılıp Elbistan’a getirildiğini söyledi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***