Göçmenlerin geri gönderilmesine yönelik gizli toplantılar yapıldığının ortaya çıkmasının ardından Almanya’da aşırı sağa tepki göstermek için başlayan gösteriler dördüncü haftasında da devam etti. Başkent Berlin’deki Reichstag parlamento binasının önünde toplanan yaklaşık 200 bin kişi, aşırı sağcı Almanya İçin Alternatif partisini ve politikalarını protesto etti.
Almanya’da aşırı sağcı Almanya İçin Alternatif (AfD) partisi karşıtı gösteriler dördüncü haftasında devam etti. Başkent Berlin’de toplanan 200 bin kişi AfD’yi ve politikalarını protesto etti.
Berlin’deki Reichstag parlamento binasına yürüyen protestocular burada “Biz Güvenlik Duvarıyız” sloganı altında toplanarak aşırı sağcı politikaları protesto etti ve demokrasiye desteklerini gösterdi.
Almanya Başbakanı Olaf Scholz da X sosyal medya platformunda yaptığı paylaşımda “İster Eisenach’ta, ister Hamburg’da ya da Berlin’de olsun: ülkenin dört bir yanındaki küçük ve büyük şehirlerde çok sayıda vatandaş unutmaya, nefrete ve nefret söylemine karşı gösteri yapmak üzere bir araya geliyor” diye yazdı ve protestolara destek verdi. Scholz, protestoların “demokrasi ve anayasa lehine güçlü bir işaret” olduğunu söyledi.
Ülke genelinde artan ırkçı politikalara tepki göstermek amacıyla Bundestag önünde bir araya gelen göstericiler yaptıkları açıklamada, Almanya’daki siyasi manzaranın endişe verici boyutlara ulaştığını dile getirdi. Demokrasinin her zamankinden daha fazla korunması gerektiğine değinen göstericiler, “Sağcı ve aşırı sağcı görüşler kamuoyunun desteğini kazanıyor. Irkçılık, anti-Semitizm ve grup temelli insan düşmanlığının diğer biçimleri artıyor. İnsanlar yoksulluk, işsizlik veya evsizlik nedeniyle aşağılanıyor ve sosyal olarak dışlanıyor. İnsan haklarını savunmak sorgulanıyor. Mülteciler kitlesel olarak haklarından mahrum bırakılıyor. Onlar ve onları destekleyen insanlar giderek daha fazla suçlanıyor. Evet demokrasimiz tehlikede” ifadelerine yer verdi.
30 FARKLI ŞEHİRDE GÖSTERİ
Başbakanlık Binası ile Federal Meclis Binası arasındaki alanda “El Ele” sloganıyla bir araya gelen göstericiler, üzerinde “Artık Nazilere hiçbir zaman iktidar yok”, “Bütün Berlin Nazilerden nefret ediyor”, “Biz güvenlik duvarıyız”, “AfD alternatif olamaz” yazan pankartlar taşıdı. Genç bir eylemcinin taşıdığı “Naziler Haram” yazan pankart ise dikkat çekti.
Wir sind die Brandmauer“ (Biz güvenlik duvarıyız) adı altında oluşturulan eylemi, nefrete karşı hoşgörü çağrısında bulunduklarını açıklayan yaklaşık bin 700 sivil toplum kuruluşu destekledi. Berlin Polis Sözcüsü Anja Dierschke ise yaptığı açıklamada, “Organizasyona katılımın beklentilerin çok üzerinde olduğunu gördük. Yoğun katılıma rağmen miting herhangi bir aksama veya olay olmadan gerçekleşiyor” dedi.
Almanya’nın 30 farklı şehrinde aynı gün yaklaşık 200 ırkçılığa karşı gösteri daha düzenlendi.
Almanya’da aşırı sağcı parti AfD’ye verilen desteğin artması ülkede kaygıların artmasına neden oldu. Eylül ayında Almanya’nın doğusundaki üç eyalette yapılacak seçimlere ilişkin anketlerde AfD’nin yükselişte olması ana akım siyasi partiler arasında da alarm zillerinin çalmaya başlamasına sağladı. Son dönemde artan protestoların ardından AfD’ye olan destekte gerilemeye neden olduğuna dikkat çekiliyor.
VOA News’in haberine göre hafta başında Forsa tarafından yapılan bir anket, AfD’ye desteğin Temmuz ayından bu yana ilk kez %20’nin altına düştüğünü ve seçmenlerin aşırı sağa karşı ülke çapında düzenlenen gösterileri en önemli konu olarak gösterdiğini ortaya koydu. Ankete göre AfD %32 ile ana muhalefet muhafazakarların ardından ikinci sırada yer alırken, Scholz’un merkez sol Sosyal Demokratları %15 ile üçüncü sırada yer aldı.
Almanya’da aşırı sağcı protestolar, geçtiğimiz ay iki üst düzey AfD üyesinin yabancı kökenli vatandaşların toplu olarak sınır dışı edilmesine ilişkin planları görüşmek üzere bir toplantıya katıldığına dair haberin ardından geldi. AfD söz konusu önerinin parti politikasını temsil ettiğini reddetti ancak bu açıklama protestoların önüne geçemedi. AfD’nin eş lideri Tino Chrupalla yayın kuruluşu Deutschlanfunk’a yaptığı açıklamada, protestoların ülkedeki diğer siyasi partiler tarafından ülkenin gerçek sorunlarının konuşulmasını önlemek için kullanılmalarına izin vermemeleri gerektiğini söyledi. Chrupalla, Almanya’nın göçmen kökenli Almanları da kapsadığını ve partisinin onları sınır dışı etmeyi planlamadığını söyledi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***