Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan SSK ve BAĞ-KUR emeklilerine ilave yüzde 5 artış yapılacağını açıkladı. Böylece artış oranı yüzde 42,6’ya yükseldi. Erdoğan, emekli maaşı alt sınırının 7 bin 500 liradan 10 bin liraya çıkarıldığını da duyurdu.
VOA Türkçe’nin mikrofon uzattığı İzmir’de yaşayan emeklilerse maaşlarına yapılan ek zammı yeterli bulmadı. Emekli aylıklarına yapılacak zam oranının belirlenmesinde esas alınan TÜİK enflasyon rakamına inanmadıklarını söyleyen emeklilere göre hayat pahalılığı son bulmadan maaşlara yapılacak hiçbir iyileştirme de çare değil.
“Maaşlara zamdan daha ziyade fiyatların geri gelmesi lazım”
10 bin liraya yükseltilen taban maaş aldığını söyleyen emekli ziraat mühendisi Uğur Ateş, “Ülkenin ekonomik şartları baz alınırsa bayağı bir yetersiz kalıyor. TÜİK’in açıkladığı bir enflasyon var ama çarşı pazara indiğiniz zaman gerçek enflasyon onun yaklaşık iki katı. Yaklaşık yüzde 120’lerde seyreden bir enflasyon var” dedi.
Emekli maaşlarına yapılan zammın hayat pahalılığı karşısında eridiğini kaydeden Ateş, “Maaşlara zamdan daha ziyade fiyatların geri gelmesi lazım. Siz istediğiniz kadar zam yapın, yapılan zamların hepsi enflasyonu körükler. Dünyada ekonominin kuralı bu. Zam yapıldığı zaman ertesi gün çarşı pazara da aynı zam yansıdığı için yani enflasyon körüklendiği için hiçbir anlamı kalmıyor. Aldığınız zam fiyat artışlarının gerisinde kaldığı için hiçbir işe yaramıyor” diye konuştu.
“Bize ne zam versinler ne de bu ekonomi böyle yükselsin”
Emekli maaşıyla geçinemediği için inşaat işçiliği yaptığını söyleyen Erdinç Güler de “Maaşım 7 bin 500 liraydı, Allah nasip ederse şimdi 10 bin lira olacak. Bize ne zam versinler ne de bu ekonomi böyle yükselsin. Biz buna razıyız. Daha cebimize para girmeden hepsi tertemiz oldu gitti. Vallahi de yetmiyor billahi de yetmiyor. Bunun için de çalışıyoruz, çalışmak zorundayım” dedi.
Güler, “2001’den sonraki iki dönem çok iyiydi, iki dönemden sonra olan sistem yetmiyor” diyerek geçmişte geçim şartlarının daha iyi olduğunu belirtti.
“En düşük emekli maaşının asgari ücret kadar bir maaş olması gerekiyordu”
Ayşe Ünsal da 10 bin liraya yükseltilen en düşük emekli aylığı olan emeklilerden. Ünsal, “Hiçbir şeye yetmiyor. Hep kıt kanaat. Market market geziyoruz, nerede ucuz var onu almaya çalışıyoruz. Kaliteli ürünlere zaten yanaşamıyoruz. Giyimi kuşamı unuttuk” diye konuştu.
Ek zammın ardından SSK ve BAĞ-KUR emeklilerinin, memur ve memur emeklilerinin maaşına yapılan yüzde 49,25 artışın gerisinde kalmasından yakınan Ünsal, “En azından memurlara yapıldığı kadar bir zam yapılmasını bekliyorduk. En düşük emekli maaşının da en azından asgari ücret kadar bir maaş olması gerekiyordu. Çünkü ben emekli olduğum zaman asgari ücretin üzerinde para alıyordum. Yıllar içinde asgari ücretin yarısını bile bulamıyoruz” ifadesini kullandı.
Ünsal, “İşçi emeklilerini, BAĞ-KUR emeklilerini üvey evlat olarak görmesinler, eskiden de böyleydi, şimdi de böyle. Herkese eşit oranda zam yapsınlar. Baştakiler kendilerine yüzde 70-80 zam yapıp da millete üç beş kuruş vermesinler” dedi.
“Maaş artış oranlarındaki dengesizlik Temmuz’da giderilecek”
Cumhurbaşkanı Erdoğan kabine toplantısı sonrasında SSK ve BAĞ-KUR emeklisine ek zam açıklamasında, tüm emeklilerin yıllık maaş artış oranlarının Temmuz ayında eşitleneceğini de ifade etti.
Erdoğan, “Önümüzdeki Temmuz ayındaki artışlarla birlikte emeklilerimizin hepsi yaklaşık aynı oranlarda maaş artışına kavuşacaklardır. Yani memur, SSK ve BAĞ-KUR ayrımı yapmadan tüm emeklilerimizin yıllık maaş artış oranları önümüzdeki Temmuz’da eşitlenecektir. Burayı özellikle altını çizerek ifade etmiş oldum. Çünkü yılın ikinci yarısındaki maaş artışlarında memur emeklileri enflasyon farkını alırken SSK ve BAĞ-KUR emeklileri enflasyonun tamamını alacakları için maaş artış oranlarındaki dengesizlik giderilecektir” dedi.
“İstediğimiz hayatı yaşayamıyoruz”
Ek zam düzenlemesi dışında kalan memur ve memur emeklileri de toplu sözleşme zammına ilave olarak enflasyon farkı oranında maaşlarına yapılan artışı yeterli görmüyor. Emekli öğretmen Sevim Tanova, “14 bin 200 lira alıyordum, şimdi 21 bin lira olacak. Eşim de öğretmen emeklisi. Ama şu şartlarda yetmiyor. İkimiz de emekli olduğumuz için bize göre şu an normal ama istediğimiz hayatı yine de yaşayamıyoruz” diye konuştu.
Emeklilik hayallerini gerçekleştiremediğini dile getiren Tanova, “Görmediğim yerleri görmek isterdim. Bu da benim hakkım, emekli olmuşum. Maalesef onları yapamıyoruz. İnsan şaşırıyor, bir çarşıya çıkıyorum, çantayı on kere kontrol ediyorum ‘acaba parayı düşürdüm mü’ diye. Fiyat artışları çok yüksek, buna engel olmaları lazım” dedi.
Emekli öğretmen Mustafa Tanova da emeklilerin geçim şartları yüzünden banka kredileriyle boğuştuğuna değinerek, “Ben hala borç ödüyorum, evimizi alırken kredi çekmiştim, on yıldır. Emeklinin zannetmeyin ki aldığı maaş olduğu gibi cebine giriyor. Öyle bir dünya yok” diye konuştu.