Türkiye’de milyonlarca işçiyi ilgilendiren 2024 yılı asgari ücret zammı görüşmelerinin başlamasının ardından Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) üyesi işçiler, taleplerini duyurmak için İzmir’de sokağa çıktı.
DİSK’e bağlı sendikalara üye işçiler yarım gün iş bırakarak, “gelirde ve vergide adalet ile insanca yaşanacak bir ücret” talebiyle Basmane Meydanı’ndan Cumhuriyet Meydanı’na yürüyüşe geçti. Eylemde DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer de yer aldı.
Eyleme katılanlar “Birleşen işçiler asla yenilmez”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz”, “Vergide adalet istiyoruz”, “Hükümet istifa”, “İnadına sendika inadına DİSK” sloganları attı.
“15 kişinin bir masanın etrafında toplanıp milyonların hakkında karar verdiği bu sürece ‘hayır’ diyoruz”
Alanda toplanan işçilere seslenen Çerkezoğlu, “Asgari Ücret Tespit Komisyonu ilk toplantısını yaptı. Milyonların gözü kulağı o masada. Ama toplantı yarım saat sürdü. Asgari ücretin belirlenme sürecinde o masada olmamamıza rağmen, göstermelik masabaşı pazarlıklarıyla milyonlarca işçinin, emekçinin, onların çocuklarının hayatı hakkında karar verilmesine ‘hayır’ demek için buradayız. 15 kişinin bir masanın etrafında toplanıp milyonların hakkında karar verdiği bu sürece ‘hayır’ demek için alanlardayız” ifadelerini kullandı.
Asgari ücretin yılda dört kez belirlenmesi çağrısını İzmir’den yineleyen DİSK Genel Başkanı, “DİSK olarak her yıl bir asgari ücret talebi açıklarız. Bu yıl ilk kez rakam söylemiyoruz. Çünkü bizim Aralık ayı başında açıklayacağımız bir rakam Şubat’ta zamlı asgari ücreti aldığımızda uçup gidecek. Bu yüksek enflasyon koşullarında artık biz asgari ücrette rakamların peşinde koşmak istemiyoruz. İnsanca yaşayacak bir ücret istiyoruz ve enflasyon tek haneli rakamlara düşene kadar asgari ücretin yılda dört kez güncellenmesi gerektiğini söylüyoruz” diye konuştu.
“Hukuk dışı enflasyon rakamlarıyla değil gerçek enflasyon karşısındaki kaybın giderilmesi gerekiyor”
Enflasyonla ilgili iktidarı da eleştiren Çerkezoğlu konuşmasına şöyle devam etti: “Ülkeyi yöneten siyasi iktidar sürekli olarak ‘çalışanları enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz’ diyor. TÜİK’in o düzmece akıl dışı, hukuk dışı enflasyon rakamlarıyla değil gerçek enflasyon karşısındaki kaybın giderilmesi gerekiyor. Asgari ücret işçilerin ailesiyle birlikte yaşayabileceği bir ücret olarak belirlenmeli, büyümeden, milli gelir artışından payını almalı, bir evde en az iki kişi çalıştığı zaman o eve bir yoksulluk sınırı kadar gelir girebilmelidir.”
Türkiye’de asgari ücretin ortalama ücret olmaktan çıkarılması gerektiğini kaydeden Çerkezoğlu, “Çalışanların yarısından fazlası asgari ücretle hayatını sürdürüyor. Özel sektörde asgari ücretle çalışanların oranı yüzde 70’e dayandı. O nedenle öncelikle Türkiye’nin bir asgari ücretliler toplumu olmaktan kurtarılması için yani sendika hakkımız için, toplu sözleşme hakkımız için mücadele ediyoruz” dedi.
“Eğer daha fazla vergi almak istiyorsanız artık işçinin, emekçinin cebine bakmaktan vazgeçin”
“Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınan” bir vergi sistemi istediklerini de dile getiren Çerkezoğlu, “DİSK olarak adaletli bir vergi sistemi için hazırladığımız beş maddelik kanun teklifini İstanbul’dan Ankara’ya yaptığımız yürüyüş sonrasında Meclis’e verdik. Anamuhalefet partisi bu kanun teklifini Meclis’e sundu. Bu sürecin takipçisi olmak için günlerdir yine yollara düştük. Meclis’teki bütün siyasi partileri, altı yüz milletvekilini Meclis’e sunduğumuz adil bir vergi sistemi için kanun teklifini oybirliğiyle Meclis’ten geçirmeye çağırıyoruz. Hakkımız olanı istiyoruz ve hakkımız olanı alana kadar da mücadele edeceğiz” dedi.
Çerkezoğlu, “Ülkeyi yöneten siyasi iktidara buradan sesleniyoruz. O sermayeden, şirketlerden vergi almayan, alamayan, yandaş şirketlerin vergi borçlarını bir gecede affedenlere sesleniyoruz. Eğer daha fazla vergi almak istiyorsanız ‘artık işçinin, emekçinin cebine bakmaktan vazgeçin’ diyoruz. Etrafınıza bakın, etrafınıza. O kar rekorları kıran şirketlere bakın. Katbekat kar bilançoları açıklayan bankalarınıza bakın. Bir kuruş bile vergi ödemeden kur korumalı mevduattan milyonlar kazananlara bakın. Yeter artık yeter, çekin elinizi soframızdaki ekmekten. Çekin elinizi işçinin, emekçinin, çocuğumuzun geleceğinden” ifadelerini kullandı.
Eylem, açıklamanın ardından çekilen halaylarla sona erdi.