CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, dün Tarım ve Orman Bakanlığı’nın bütçesi üzerindeki görüşmelerde; kürsüye Adana’ya özgür köylü şapkasıyla çıktı ve iktidarın tarım politikalarını eleştirdi.
Barut, “Bu başımdaki şapka çiftçinin alın teri, emeği ve simgesiydi. Çiftçinin ocağını söndürüp şapkasını ters giydirdiniz, lanet olsun böyle politikaya” dedi ve başındaki şapkayı yere attı.
Barut, şunları söyledi:
“Bugün ülkemiz ve halkımız için son derece stratejik öneme sahip tarım bütçesini görüşüyoruz. Gıda egemenliğimiz ve ‘Tarım olmadan yaşam olmaz’ ilkesi gereğince tarımı mutlaka desteklemeli ve korumalıyız. Ülkemiz hariç dünyadaki tüm gelişmiş ülkeler tarımlarını desteklerken, maalesef bizim ülkemizde tarım şu anda desteklenmiyor.
Tarım korunmaya ve desteklenmeye muhtaç bir sektördür. 2006 yılında çıkarılan Tarım Kanunu’nun 21’inci maddesi gereğince, 2024 yılında verilecek destek miktarı 412 milyar olması gerekiyordu. Ancak siz, bu desteği 91 milyar lirayla sınırlandırıyorsunuz. Kanuna uymayarak suç işliyorsunuz. Suçunuzu bastırmak için de algı oyunlarına girişiyor, gerçeği de saptırıyorsunuz.
“MAZOTUN LİTRESİ ALTI KAT ARTTI”
Şimdi burada Tarım Bakanı çıkacak diyecek ki, ‘OECD raporlarına göre şöyle yaptık, böyle yaptık.’ OECD yani Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü raporuna göre yüzde 2,3’ü bulan desteklemelerin içerisinde çiftçiye verilmiş faizli kredi var, borç verilmiş kredi var, geri alınacak, emtia var, borç verdiğiniz emtialar var, gübresi, tohumu var ama Tarım Kanunu emredici hükümde, ‘Yüzde 1’inden aşağı veremezsiniz’ diyor.
2022 yılında ise Avrupa’da, Avrupa Birliğinin toplam bütçesi 168 milyar euro, bu bütçeden tarımına tam 53 milyar euro ayırıyor. Amerika Birleşik Devletleri’nde ise 1,7 trilyon dolarlık bütçesi var, bu bütçenin de yüzde 17’sini daha artırıyor, tarıma ayırdığı bütçe 70 milyar doların üzerine çıktı. Onlar sürekli tarımına bütçe ayırırken, desteklerken bizim ülkemizdeki çiftçilerimiz, tarım sektörü, maalesef bitik durumda, cayır cayır yanıyor.
2021 yılında mazotun litresi 7 liraydı ama bugüne gelindiğinde iki senede tam 6 kat arttı ve 40 liraya dayandı. Türkiye’de çiftçilerin kullandığı mazot 3-3,5 milyar litre yani çiftçinin cebinden yaklaşık 120 milyar TL para alıyorsunuz.
“SARAY İKTİDARI ARTIK TAM OLARAK ZAM VE KRİZ REJİMİNE DÖNÜŞMÜŞ”
AKP eliyle çiftçi, işçi, esnaf, memur, tamamını, bütün sektörü bitirmişsiniz. Saray iktidarı artık tam olarak zam ve kriz rejimine dönüşmüş. Pazardaki insanların fileleri boş ama milleti siz açlıkla terbiye ederken birileri Meclis’te mangal partileri düzenliyor. Sizi Türk halkına, milletimize şikayet ediyorum.
Çiftçi öyle zorda ki ne yapacağını şaşırmış durumda. Borca batmış, icralık olmuş; ahırı, ineği, danası; hepsi haciz altında. Narenciyede limon dalında çürümeye terk edilmiş. Şu portakal ve limona bakın. Buraya manav gösterisi yapmaya gelmedik. Mandalina, limon; hepsi şu anda dalında çürüyor, çiftçi satamıyor. Milli servet dediğimiz ağaçlar sökülüyor.
Gelin, hep beraber bu çiftçinin arasına girelim, dinleyelim, gerçekleri görelim. Bu, sıfır bedelle çiftçinin elinden çıkarken bila bedel sebil olmuş, markette ise 20 lira. Üretici zarar ediyor, tüketici de pahalıya tüketiyor. Sorun burada.
“BEYAZ ALTININ KARA TALİHİ OLDUNUZ”
Bu gördüğünüz pamuk, ‘beyaz altın’ olarak anılırdı; bolluğun, bereketin simgesiydi; maliyeti 25 lirayı geçiyor ama bu yıl çiftçinin elinden maalesef 17 liraya çıktı. Anasının ak sütü gibi helal şekilde üreten çiftçinin beyaz altınının kara talihi oldunuz.
Bu başımdaki şapka çiftçinin alın teridir, emeğidir, elleri öpülesi çiftçinin simgesidir. Siz bu memleketin çiftçilerini ürettiğine, emeğine pişman ettiniz, çiftçinin ocağını söndürdünüz, çiftçiye şapkasını ters giydirdiniz. Lanet olsun böyle politikaya. Lanet olsun böyle bütçeye. Hayvancılığı bitirdiniz.
“ALDIĞIMIZ DUYUMLARA GÖRE ŞU ANDA ÇOK BÜYÜK BİR ET İHALESİ PEŞİNDESİNİZ”
Süt, et, yem çiftçi, üretici alamıyor ama aldığımız duyumlara göre şu anda çok büyük bir et ihalesi peşindesiniz. Yazıktır günahtır; üreticiyi görün, sütle, etle, yem paritesini muhakkak koruyun, kollayın.
Yine, balıkçılık sektörü… Tüm Türkiye’de olduğu gibi Karataş ilçemiz de maalesef zor günler yaşıyor. Balıkçılıkta da acil eylem planları gerekiyor. Son olarak şunu söylemek istiyorum: Tarımda atamayı bekleyen meslektaşlarımız; ziraat mühendisleri, gıda, veteriner hekim, tekniker ve teknisyenler Bakan beyden, net sayı ve net tarih bekliyor.”
Kaynak: ANKA
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***