Türkiye’nin Aralık ayındaki ana gündem maddesi; “asgari ücret” artışıyla ilgili son iki yıldaki uygulama aksine 2024 yılı için bütün yıl boyunca geçerli bir rakam belirlenmesi olasılığı gündemde.
Türkiye’de çalışanlar için “temel ücret” olması nedeniyle, her yıl nasıl artış yapılacağı merak konusu olan asgari ücret için enflasyon gerekçesiyle şimdiden 2024 yılında ara artış olmayacağı mesajı verilmesi tartışılıyor.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu, masadaki yetkili sendika Türk – İş Konfederasyonu’nun genel kurul süreci itibariyle Aralık’ın ilk haftası yerine 11 Aralık Pazartesi günü toplanacak.
Devlet/kamu adına Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı başkanlığındaki Komisyon’da işveren tarafını Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) temsil edecek. Her yıl olduğu gibi işçi tarafını sadece en fazla üyeye sahip olduğu gerekçesiyle Türk-İş’in temsil etmesine yönelik eleştirilere rağmen Komisyon’un yapısında yasal değişiklik yapılmadı.
Türkiye’de son iki yılda yaşanan enflasyon artışı nedeniyle asgari ücret, altı aylık periyodlarla belirlenmişti. Ancak şimdi AKP hükümeti tarafından “asgari ücret arttığı için enflasyon artıyor” gibi özetlenen görüşe dayalı olarak geçmişteki gibi “yıl boyunca geçerli ücret” şeklinde ilan edilmesi gündemde. Keza TİSK’in de “hiç zaman muhalefet şerhimiz olmadı” yaklaşımıyla asgari ücret belirlenmesinde AKP Hükümeti’yle yakın iş birliği mesajı söz konusu.
Türkiye’de 2022 yılında yıllık enflasyon oranı resmi kurum TÜİK’e (Türkiye İstatistik Kurumu) göre yüzde 64,27 iken, akademisyenlerce oluşturulmuş bağımsız yapı ENAG tarafından ise 137,55 olarak açıklanmıştı. Benzer şekilde 2023 yılında Haziran ayı itibariyle yıllık enflasyon TÜİK’e göre yüzde 38,21 iken, ENAG’a göre ise 108,58 olarak gerçekleşti.
Bu enflasyon artışı dolayısıyla hem 2022 hem de 2023’te 1 Ocak itibariyle belirlenmiş asgari ücret tutarı yıl ortasında yetersiz hale geldiği için 1 Temmuz – 31 Aralık dönemi için yeniden belirleme yapıldı. Bu arada yasa değişikliğiyle asgari ücret geliri için vergi muafiyeti de getirildi. Yine de Türkiye’deki enflasyon artışı koşullarında asgari ücret artışı yetersiz bulundu. Son olarak 1 Ocak 2023’te aylık brüt 10 bin 8 lira, net 8 bin 506 lira 80 kuruş olarak belirlenmiş asgari ücret, yüzde 34 artış ile 1 Temmuz sonrası için aylık brüt 13 bin 414 lira, net 11 bin 402 lira oldu. Şimdi bu ücrette nasıl artış yapılacağı merak konusuyken bunun yanı sıra 2024 yılı ortasında son iki yılda olduğu gibi ilave artış yapılmaması yaklaşımı var.
Erdoğan yüzde 35’e yorum yapmadı: “Bir kez verilecek zamla bu iş biter”
Hükümet ile TİSK’in iş birliğiyle enflasyon artışında TÜİK’in verisi dikkate alınarak yüzde 35 oranında zam ile asgari ücret için 15 bin 393 lira rakamında karar verilebileceği gündemde.
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ise, bugün kendisine yöneltilen sorudaki bu artış oranı ve rakam konusunda yorum yapmaktan kaçındı. Ancak Erdoğan, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun kararından öte “kararı vereceğiz” ifadesiyle bir kez daha hükümet olarak son karar verici olduğunu vurguladı.
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ziyareti dönüşünde asgari ücret sorusunu yanıtlayan Erdoğan, “Asgari ücretle ilgili Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan şu anda çalışmalarını yapıyor. Bu çalışmalarını olgunlaştırdıktan sonra nihai tabloyu önümüze koyacak. Çünkü burada işçi, işveren temsilcileri ile görüşmelerini bitirdikten sonra bize neticeyi getirecek. Biz de kendisini dinleyeceğiz. Ondan sonra en uygun asgari ücret neyse bunun kararını vereceğiz. Bütün mesele tarafları mağdur etmeden bir neticeye varabilmemiz. Asgari ücret artışı zaten biliyorsunuz yıl içinde bir kezdir. Bir kez verilecek zamla bu iş biter. Bunun da sorumlusu birinci derecede Çalışma Bakanımız Vedat Işıkhan’dır. Biz vatandaşımızı bugüne kadar enflasyona ezdirmedik ve ezdirmeyiz. Ekonomi yönetimimiz bir yandan da enflasyonu dizginleyici adımlar attı, bunlar da sürüyor. İşaretler olumlu, yakında enflasyonun kalıcı bir şekilde dizginleneceğini göreceğiz. Enflasyon sorununu da tarihe karıştıracağız” diye konuştu.
“Tek sefer zam yaklaşımıyla enflasyon yükünden işçiler sorumlu tutuluyor”
Ekonomist Doç. Dr. Oğuz Demir, 31 Mart 2024’teki yerel seçimler sürecinde en çok konuşulacak konulardan birisi asgari ücret olacağı için 16 bin lira üzerinde bir rakam beklentisini paylaşarak “Ancak tek sefer zam yapacağız yaklaşımıyla enflasyon yükünün altında işçiler, çalışanlar sorumlu tutuluyor” dedi.
VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Demir, açlık sınırı rakamı altında bir rakam belirlenmesi durumunda yerel seçimler sürecinde bunun tartışma yaratacağını ancak bunu önlemek için asgari ücretin 16 bin lira olacağı beklentisini aktardı.
Demir, “Ama asıl tartışma konusu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da açıklamış olduğu üzere asgari ücret zammını eskiden olduğu tek sefer yapılacak olması, yılda bir kez yapılacak olması meselesi. Çünkü özellikle yüksek enflasyon döneminde son iki yıldır iki kez asgari ücret gözden geçiriliyordu. Bu süreçte o iki kez zam bile hiçbir şekilde çalışan hakkını, satın alma gücünü korumadı. Şimdi böyle bir dönemde önümüzdeki yıl içerisinde daha biz enflasyonda sadece beklentilerle hareket ederken, şimdiden tek zam yapacağız demek bence aslında işçiye siz bir durun demek olacak. Yani enflasyon yükünü de tamamen işçilerin, çalışanların, emekçilerin üzerine yıkmak gibi bir durum olacak” görüşünü aktardı.
Enflasyonla mücadele politikasında bedeli çalışanlara ödettirmek yaklaşımı sergilendiğini kaydeden Demir, “Bu yüzden asgari ücret, zam oranıyla sınırlı bir tartışma değil. Aynı zamanda asgari ücrete önümüzdeki yıl yapılacak zammın frekansını da tartışmamız gerektiğini düşünüyorum. Hükümet tarafından tek seferlik zam yaklaşımından vazgeçilmesi gerektiği kanaatindeyim” diye ekledi.
Merkez Bankası’nın (TCMB) enflasyon tahminini anımsatan Demir, TCMB’nin 2023 yılı sonu enflasyon tahminini yüzde 65’e çıkardığını ve 2024 yılı içinse yüzde 36 öngördüğü tabloyu hatırlatarak, “Böyle bir ortamda daha ilk 6 ayda zaten yine aldığı zammın önemli bir kısmını kaybetmiş olacak çalışanlar. Dolayısıyla hani burada yani rakam kadar önemli olan konu 2024 yılında yıl ortasında gözden geçirme yapılmayacağı olduğu kaaatindeyim. ‘Biz gerekirse bir zam daha yapabiliriz’ diyebilirlerdi” diye konuştu.
Türk – İş: “Cambaz olsanız bu parayla geçinilmez”
Türk-İş Genel Başkan Ergün Atalay, 2024 yılında geçerli olacak asgari ücret konusunda Bakan Işıkhan’ın açıklamasına göre yıl boyu geçerli tek sefer zam yapılacak olmasına karşı çıktı. Türk-İş Konfederasyonu’nun 24. Olağan Genel Kurulu açılışında konuşan Atalay, “Bakan Bey ‘Bu sene bir kere artış olacak.’ dedi. Hiç olmasın. Enflasyon da olmasın zam da yapmayın” tepkisini gösterdi.
Atalay, “Bu ücret başlangıç ücreti ama ülkemizde öyle bir noktaya geldi ki geçim ücreti oldu. Şimdi 11 bin 402 lira. Bakan Bey ‘Bu sene bir kere artış olacak.’ dedi. Hiç olmasın. Enflasyon da olmasın zam da yapmayın. Parayı ver, zam yap, neye yarıyor? Bu yıl Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun işçi heyetinde bir sağlık işçisi, bir kasiyer, bir enerji işçisi, bir de karayollarında kar temizleyen taşeron işçi yer alacak. Bu paraya nasıl geçinemediklerini anlatacaklar. Cambaz olsanız 11 bin 402 lirayla bir hafta geçinemezsiniz” dedi.
DİSK: “Asgari ücret 30 bin lira olmalı”
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Başkanı Arzu Çerkezoğlu ise, Bakan Işıkhan’ın açıklaması aksine asgari ücretin yüksek enflasyon koşullarında yılda dört kez belirlenmesi gerektiğini söyledi.
Asgari ücret için en düşük kamu işçisi ücreti ve en düşük memur maaşı dikkate alınarak hesaplama yapılması talebini açıklayan Çerkezoğlu, “2023’te en düşük kamu işçisi maaşı 24 bin 500, en düşük memur maaşı ise 20 bin lira olarak belirlendiği ve bu ücretlere yıl başında artış yapılacağı düşünüldüğünde DİSK’in işaret ettiği rakam 30 bin lira olarak ortaya çıktı.
DİSK olarak “Gelirde adalet, vergide adalet, insanca yaşanabilir ücret” talebinde bulunduklarını kaydeden Çerkezoğlu, Asgari ücret yüksek enflasyon koşullarında yıl dört kez belirlenmeli. Yüksek enflasyon koşullarında yılda bir kez asgari ücret belirlenmesi çalışanları açlığa, yoksulluğa mahkûm etmek anlamına gelir. Asgari ücret, uluslararası standartlara uygun şekilde, işçinin ailesi ile birlikte geçinebileceği bir ücret olmalıdır” dedi.
Çerkezoğlu’nun açıklamasında asgari ücret ile ilgili şu talepler de dile getirildi:
– Asgari ücret değil, toplu pazarlık kapsamı genişletilmeli. Milyonların asgari ücrete mahkûm edilmemesi için sendikal hakların kullanımının önündeki tüm engeller ve barajlar kaldırılmalı, toplu pazarlık kapsamı genişletilmeli.
– 6356 sayılı Yasa’da yer alan teşmil mekanizması işletilmeli, toplu iş sözleşmeleri sendikasız işyerlerine de uygulanmalı.
– Asgari ücret artışında resmi enflasyon/hedeflenen enflasyon değil, kişi başına GSYH artışı esas alınmalı.
– Asgari ücret artışında dar gelirlilerin gıda enflasyonu ile kişi başına ekonomik büyüme esas alınmalı.
– Türkiye’de asgari ücretin tespitinde uluslararası standartlara uyulmuyor. Birleşmiş Milletler, Uluslararası Çalışma Örgütü ve Avrupa Konseyi standartları dikkate alınmıyor; ailesi hesaba katılmadan tek bir işçi üzerinden asgari ücret hesaplanıyor. Asgari ücret tespitine ilişkin 131 sayılı ILO Sözleşmesi onaylanmalı, Avrupa Sosyal Şartı’na asgari ücretle ilgili konan çekince kaldırılmalı.
– Asgari ücret sonrası ilk vergi dilimine uygulanacak oran, yüzde 10’a düşürülmeli. Asgari ücret vergi istisnası, vergiden değil, matrahtan indirim yoluyla uygulanmalı.
– 2008 yılından beri işverenlere verilen 5 puanlık SGK prim desteği, işçilere de verilmeli.
– Çağ dışı damga vergisi kaldırılmalı.
– 2008 yılında çıkarılan 5510 sayılı Yasa’dan önce asgari ücretten düşük emekli aylığı söz konusu değildi. En düşük emekli aylığı en az asgari ücret düzeyine yükseltilmeli.
– Devletin özel sektördeki işçilerle kamu işçileri ve kamu görevlileri arasında ayrım yapması Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırı. Asgari ücret en düşük kamu işçisi ücreti ve en düşük memur maaşı dikkate alınarak hesaplanmalı.