İsrail ve Hamas arasında 44 gündür süren savaşta çatışmalar şiddetlenirken Türk Dışişleri Bakanlığı’nın girişimiyle Gazze’deki 44 Türk vatandaşı İstanbul’a vardı.
Gazze’den tahliye edilen Türk vatandaşları önce Refah Sınır Kapısı’ndan Mısır’a götürüldü sonrasında da başkent Kahire’den uçakla İstanbul’a getirildi.
İstanbul Havalimanı’nda işlemleri tamamlanan Türk vatandaşları, havalimanından ayrılırken VOA Türkçe’ye konuştu.
2005 yılından beri Türkiye’de yaşadığını ifade eden Filistin asıllı Türk vatandaşı Ahmet Aldalı, 5 Ekim’de ailesini ziyaret gittikten iki gün sonra savaşın başlaması nedeniyle Gazze’den çıkamadığını söyledi.
İsrail’in hava saldırılarında neredeyse bütün ailesinin hayatını kaybettiğini ifade eden Ahmet, “Yemek ya da para istemiyoruz. Oradaki insanların, hastaların yaşaması için elektrik ve mazot gönderin yeter. En yakınım olarak annem, iki kız kardeşim, abim, abimin 4 çocuğu öldü. Akrabalarımdan da 62 kişi hayatını kaybetti bu savaşta. Orada ölen insanların umudu var, hayatı var. Orada yaşayan insanlar İsrail’in anlattığı gibi terörist değiller, sadece yaşamak istiyorlar” dedi.
“Gazze’de elektrik, su, yiyecek yok”
Türkiye’de tıp fakültesinden mezun olduktan sonra Türk eşi ile düğün için gittikleri Gazze’de savaşa yakalanan Ahmet Saydam, yaşadıklarını “Gazze’de çok kötü durumdaydık. Elektrik yoktu, su yoktu, yemek yoktu. Evlenmek için eşimle gittikten iki gün sonra savaş başladı maalesef” sözleriyle anlattı.
İlk defa Gazze’ye gittiğini belirten Refah Saydam ise Mısır tarafından girerken zorlandıklarını ifade etti. Saydam, “Bir gün boyunca kapıda bekledik ama şükür ki geçti artık. Darısı geride kalan diğer vatandaşlarımızın başına. Umarım onlar da en kısa sürede çıkarlar” diye konuştu.
2 ay önce eşi ile birlikte Gazze’ye eşinin ailesini ziyarete gittiklerini kaydeden Muhsine Halnajar, yaşadıkları hakkında konuştu.
Halnajar, “7’sinde savaş başladı, bizim Gazze’den çıkışımız 10 Ekim’di. Refah Sınır Kapısı’na ismimizi yazdırdık Tam çıkacağımız sırada İsrail kapıyı bombalamaya başladı. Valizlerimizi orada bırakıp nasıl kaçtığımızı bilemedik. Şimdi ise burada olmaktan çok mutluyuz” diye konuştu.