COLEMÊRG – Ma Music Koordinatörü Şêrko Kanîwar, Sanatça Organizasyon ile birlikte “Vejîn” şiarıyla gerçekleştirdikleri etkinliklerle Kürt kültürü ve sanatını yeni nesillere ulaştırmayı amaçladıklarını belirtti.
İçişleri Bakanlığı tarafından ilk olarak 2016 yılında ve daha sonra ise 2019 yılında Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) kazandığı belediyelere kayyımlar atandı. Belediyelere atanan kayyumların ilk hedefi ise kadın, kültür ve sanat kurumları oldu. 2016 yılından bu yana gerçekleşen kayyım atamalarında Kurdistan’daki 20’ye yakın kültür sanat merkezi ya kapatıldı, ya işlevsiz hale getirildi ya da kurumların başına farklı atamalar yapılarak içi boşaltıldı.
Yapılmak istenen birçok kültür sanat etkinlikleri de kentin mülki idare amirleri olan kayyımlar tarafından yasaklanıp engellendi. Kültürel faaliyetlerine dönük bu baskılara rağmen Sanatça Organizasyon ve Ma Müzik grubu tarafından “Vejîn (diriliş-yeniden doğuş)” şiarıyla kültür ve sanat etkinlikleri düzenleniyor.
Asimilasyona karşı başlatılan bu çalışmaların startı 30 Eylül’de Gever’de verildi. O günden bu yana Sanatça Organizasyon tarafından şu ana kadar Gever, Colemêrg, Amed, Wan ve Nisêbin’de tiyatro ve konserler, Gerok Ma tarafından ise çocuk atölyeleri, panel ve resim sergileri gibi etkinlikler gerçekleştirildi.
Ma Müzik Koordinatörü Şêrko Kanîwar, yürüttükleri bu çalışmanın amaç ve hedefleri hakkında bilgi verdi.
KÜRT KÜLTÜRÜ KAYYIMLARIN HEDEFİNDE
Kürt dili, tarihi ve sanatına karşı yürütülen imha politikalarına karşı “vejîn” şiarıyla başlatılan Kürt kültür ve sanat çalışmalarının ilk adımını Gever’de düzenlenen festivalle attıklarını hatırlatan Kanîwar, 2016 yılından bu yana atanan kayyım politikalarına değindi. Kanîwar, “2016 yılına kadar 7 yıl geriye gittiğimizde, Kurdistan kentlerindeki belediyelere atanan kayyumlar ile birlikte, bölge halkının kültür ve sanatına yönelik bir irade gaspı gerçekleşti. Atanan kayyımlar, yerel belediyeler tarafından insanların Kürtçe anadillerinde gördükleri kültür ve sanat çalışmalarını tek dile yani Türkçeye dönüştürmeye çalıştı. Kayyımlar, Kurdistan kentlerinde ‘ithal’ Kürt kültür ve sanatıyla ve bu isimle hiç alakası olmayan çalışmaları adı altından, Kürt halkının kültürünü ve sanatının asimile etmeye çalıştı ve çalışıyor. Kayyımların bu politikayla tek amacı Kürt halkının kültür ve sanat alanına bir darbe yapmak istemesidir” dedi.
‘TEKÇİ BİR KÜLTÜR İNŞAA ETMEK İSTİYORLAR’
Kayyımların Kürt kültürüne yönelik yapmak istedikleri darbeye karşı, yeni bir çalışma startı verdiklerini belirten Kanîwar, “Tüm bunlar karşısında Kürt sanatçılarını Kürtçe şarkı söyledikleri için konserleri ve tiyatro oyunları yasaklanabilir, Kürt sanatçıları yürüttüğü kültür sanat çalışmaları gerekçe gösterilerek tutuklanarak cezaevlerine gönderilebilir. Tüm bu imkansız ve zorluklara karşı Kürt dili, sanatı ve kültürü, dirilip tekrardan yaşam bulması gerekiyor. Bu düşünce ile bizler de Sanatça Organizasyon ve Ma Music ekibi olarak, ‘yerel yönetimlerde destekler olmayabilir, imkanlarımız kısıtlı olabilir ve elimizi, ayağımızı ve dilimizi tutan kimse yok’ diyerek çalışmalara başladık. Kurdistan ve Türkiye metropollerinde ‘yeniden doğuş’ fikriyatıyla Kürtçe ve anadilde, kendi kökünden ve aslından uzak kalmadan tüm kentlerde halkımız için festivaller ve konserler serisi düzenlemeye devam edeceğiz” diye konuştu.
NEDEN DİRİLİŞ?
Çalışmalarına önümüzdeki süreçlerde Kurdistan kentleri başta olmak üzere Türkiye metropollerine ve şehirlere taşıyarak, Kürt kültürünü tekrardan dirilteceklerini belirten Kanîwar, “Kürt kültürü üzerinde 7 yıldır ağırlaştırılmış ve kısıtlanmaya çalışmış bir faşizm politikası var. Tüm bu imkansızlıklara karşı türkülerimizi, sanatımızı, filmlerimizi ve kültürümüzü tüm çocuklara ve halkımıza ulaştırmaya çalışacağız. Bu toprakların çocuklarına atölyeler düzenleyerek, Kürt kültürünü her alana ulaştıracağız. Sonucu ne olursa olsun nerede bir Kürt varsa ona ulaşarak, rengimizi ve sesimizi varoluşumuzu ulaştıracağız. İşte bu yüzden yeniden doğuş ve diriliş diyoruz” şeklinde konuştu.
Çalışmalar kapsamında ilk hedeflerinin düzenledikleri kültür, sanat, tiyatro, konser ve çocuk atölyeleriyle, yeni kuşaklara Kürt kültürünü ve tarihini ulaştırmak olduğunu vurgulayan Kanîwar, ikinci önemli amaçlarının ise, Kürt halkından çalınan, kirletilen kültürü daha da güzelleştirip ve yenileyip halka sunmak olduğunu anlattı.
SAHİPLENME ÇAĞRISI
Kürt halkının yürüttükleri çalışmalar ve etkinlikleri sahiplenmesi gerektiğini belirten Kanîwar, “Eğer halkımız bu çalışmaları sahiplenmezse yaptığımız ve yapacağımız çalışmaların bir anlamı kalmaz. Biz bize yaptığımız çalışmalar tekrara gider ve bizi ilerletmez. Bu yüzden tüm halkımızdan tek talebimiz çalışmalara güçlü katılım sağlamaları ve herkesi düzenlenen etkinliklere teşvik etmeleridir. Colemêrg’te başlatılan çalışmalarımıza halkımızın, etkinliklerin yapılacağı her alanı hınca hınç doldurmasını bekliyorum. Kürt halkı ve çocukları Kürt kültürü ve sanatından eksik kalmasın” dedi.
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***