ANKARA – Meclis Genel Kurulu’nda söz alan Yeşil Sol Parti Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’de sivillerin yaşadığı alanları bombaladığını söyledi.
Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırısı ve gündemdeki gelişmelere ilişkin Meclis Genel Kurulu’nda konuştu.
‘KATLİAMIN ARKASINDAKİLERİ BİLİYORUZ’
10 Ekim Ankara Katliamı’nın üzerinden 8 yıl geçtiğini anımsatan Oluç, “IŞİD’li katiller 104 canımızı bizden aldı, hem de barış taleplerini dile getirmek üzere Ankara Garı’nın önünde toplanmış olan insanların arasından. Katliamın sanıklarının büyük çoğunluğu firari. Sorumluluğu bulunan kamu görevlileri yargılanmadı. Daha önceden sanık konumunda bulunanların sonradan tanık olarak dinlenerek tahliye edilmeleri yaşandı. Bütün bu süreç bize şunu gösterdi: Devletin bir kesimi 104 canın nasıl ve ne için öldüğünü sorgulamak yerine IŞİD’li katilleri savunma refleksiyle hareket etti, iş birliği yaptı ve bu durum da yargılamaya sirayet etti. Hiçbir kamu görevlisinin yargılamaya dâhil edilmemesi bu katliamın niteliği konusunda bizlere gerekli ve yeterli mesajları verdi. Katliamın arkasında kimlerin olduğunu, devletin hangi kesimlerinin, hangi birimlerinin bu katliamın hazırlayıcısı ve kolaylaştırıcısı olduğunu biliyoruz; bunu bir kez daha vurguluyoruz ve lanetliyoruz” dedi.
‘ATEŞİ ATEŞ İLE SÖNDÜRMEK MÜMKÜN DEĞİL’
Hamas saldırısı sonrasında başlayan İsrail-Hamas çatışmasına da değinen Oluç, “İki taraf arasında süren savaşta sivillerin katledilmesini, cenazelere ve rehinelere işkence edilmesini, yaşam alanlarının bombalanmasını asla kabul etmiyoruz. Yaşanan çatışmalarda sivillerin açıkça hedef alınması iki halk arasındaki düşmanlığı da derinleştirmektedir. Filistin halkının özgürlük mücadelesini bugüne kadar savunduk savunmaya devam ediyoruz. Bizler, Filistin-İsrail arasında on yıllardır süren, yaşanan savaş ve işgallerin neden olduğu şiddet ortamına karşı adil, demokratik çözümün ve barışın tarafıyız. Yaşanan son büyük savaşla birlikte bir kez daha açığa çıkmıştır ki ateşi ateşle söndürmek mümkün değildir” diye konuştu.
İKİ TEMEL SORUN
Orta Doğu’da 2 temel sorun olduğuna işaret eden Oluç, bunlardan birinin Kürt sorunu diğerinin ise Filisin sorunu olduğunu dile getirdi. Oluç, “Filistin ve Kürt meselesi çözülmeden Orta Doğu’da sorunların çözülmeyeceğini yıllardır acı bir biçimde tecrübe ediyoruz, bunu dile getiriyoruz ve bunun çözümünün ortaya çıkarılması için mücadele ediyoruz. Şimdi, bakın, halkların, Orta Doğu’da binlerce yıl bir arada ve barışçıl yaşama deneyimine sahip olduğu bu coğrafyada huzuru tesis etmenin en doğru yolu demokratik ve barışçıl çözümleri esas almaktır. Bizler, Orta Doğu’da şiddetin, ölümün ve iktidarcı anlayışların değil halkların bir arada, eşit koşullarda, barışçıl yaşaması tarafındayız. Demokratik ve barışçıl yaşamı bu topraklara hâkim kılmak her zamankinden daha güçlü şekilde kendisini dayatmaktadır ve Orta Doğu’da yaşanan yoğun gerginlik, çatışma ve savaşlar demokratik bir dönüşümü zorunlu kılmaktadır” diye kaydetti.
‘ROJAVA’DA 5 MİLYON İNSAN YAŞIYOR’
Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılarına da dikkati çeken Oluç, “Bir tarafta Filistin-İsrail çatışması ve savaşı, öbür tarafta Kuzeydoğu Suriye’de yaşananlar. Bu bölgede, Kuzeydoğu Suriye ya da ‘Rojava’ dediğimiz bölgede 2020 nüfus sayımına göre ne kadar insan yaşıyor biliyor musunuz? 5 milyon insan yaşıyor. Burada Kürt, Arap, Süryani, Ezidi halkları, Müslümanlar, Hristiyanlar birlikte yaşıyorlar, birlikte bir yaşam oluşturuyorlar; orada çocuklar okullara gidiyor, orada insanlar üretim yapıyorlar, üretim alanları var yani siz burada, Ankara’da nasıl bir yaşam kuruyorsanız, işte Rojava kentlerinde de Kuzeydoğu Suriye’de de öyle bir yaşam kuruluyor. Dediğim gibi çocuğu var, yaşlısı var, erkeği var, kadını var. Üretim yapılıyor, okullarda eğitim yapılıyor, sağlık birimleri var, enerji üretiliyor; bir yaşam var orada. Şimdi, bu yaşamın olduğu yeri bir askerî garnizon sanırsanız büyük hata yaparsanız ve bu hatanın sonucunda insanların ölümüne yol açarsınız ve bugün yaşanan odur” diye kaydetti.
‘SİVİLLER HEDEF ALINIYOR’
Dış İşleri Bakanı Hakan Fidan’ın Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik tehditleri sonrasında saldırıların başladığını hatırlatan Oluç, “5 Ekim’den bugüne kadar bombalanmış olan yerlerin elimizde listesi var. Baktığımız zaman ne görüyoruz biliyor musunuz? Sivillerin yaşadığı alanların bombalandığını görüyoruz, çocukların ve sivillerin ölmekte olduğunu görüyoruz. Bu kabul edilebilir bir şey mi? Filistinliler ölürken hep beraber haklı bir şekilde itiraz edeceğiz ama Kürtler ölürken ellerimizi alkışla çırpacağız. Böyle bir şey olabilir mi? Yani Orta Doğu’da Kürt sorununu ve Filistin sorununu çözmezseniz Orta Doğu’da barış olmaz, Orta Doğu’da demokrasi olmaz, Orta Doğu da esas itibarıyla emperyal güçlerin at oynattığı bir alan olmaya devam eder” diye belirtti.
ERDOĞAN’A TEPKİ
AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın İsrail’in saldırısına tepki gösterdiği, “Savaşın da bir adabı, ahlakı var” sözlerini hatırlatan Oluç, Erdoğan’ın aynı sözleri Kuzey ve Doğu Suriye için de kullanmasını istedi. Oluç, sözlerini şöyle tamamladı: “Rojava için de orada yaşayan Kürt, Arap, Süryani, Ezidi halkları için de söylemek zorundadır. Çifte standarttan vazgeçmek, gerçekten Orta Doğu’ya demokrasi, barış, adalet getirmek istiyorsa bu iktidar böyle davranmak zorundadır. O saldırıların hepsini kınadığımızı bir kez daha açık bir şekilde ifade etmek istiyorum.”
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***