Fransız Le Monde gazetesi bugünkü sayısında Hakan Fidan portresi yayınladı. Tam sayfa ayrılan portrede, “rejimin ikinci adamı” olan ve Erdoğan’ın kirli sırlarını bilen Hakan Fidan için “kara kutu” benzetmesi yapıldı.
Ensar Nur’un haberine göre, Le Monde gazetesinin İstanbul temsilcisi Nicolas Bourcier tarafından kaleme alınan portrede Fidan’ın geçmişi ele alınırken önemli detaylara da vurgu yapılıyor. Fidan’ın MİT tırlarından Oslo görüşmelerine, Mısır ve Suudi Arabistan’dan Suriye ve Libya ile ilişkilere kadar rejimin tüm el yakan konularında baş sorumluluğu üstlendiği belirtiliyor.
Bourcier, Fidan’ın tüm meselelerde en ön safta ancak güvenli bir mesafeden ketum bir biçimde rol aldığının altını çiziyor ve “sadıkların en sadığı” olarak niteliyor.
Portrede, Fidan’ın İran’a olan sempatisinin yanı sıra 2020 yılında ABD tarafından öldürülen Devrim Muhafızları’nın dış operasyonlarını yöneten General Kasım Süleymani ile dostluğu da ön plana çıkarılıyor.
Bourcier, Hakan Fidan’ın AKP’nin diğer üyelerinin aksine zamanında “cemaate” hiç sempati duymayan birisi olduğunu söylüyor. “AKP ve Cemaat kadroları arasındaki savaşın” başlangıcının da Fidan’ın Cumhurbaşkanı’nın aracısı olarak PKK ile yürüttüğü gizli müzakereler ve Öcalan ile kurduğu yakın ilişki olduğunu iddia ediyor.
Gazeteciye göre, bir hakimin Fidan’ı “teröristlerle yasadışı görüşmeler yapmakla” suçlayarak soruşturma açması sonrasında Erdoğan devreye girdi ve devletteki Cemaat mensubu memurlara savaş açtı.
Bourcier, Hakan Fidan’ın 15 Temmuz sözde darbe girişimindeki tuhaf davranışlarına da dikkat çekiyor:
“15 Temmuz öğleden sonra, özellikle Ankara yakınlarındaki bir hava üssünde şüpheli faaliyetler olduğu konusunda bilgilendirildi. MİT Başkanı saat 16.00’da Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ı bilgilendirmiş ama sivil makamları bilgilendirmemiş. Marmaris sahil kasabasında tatilde olan Recep Tayyip Erdoğan “Haberi eniştemden akşam 8’de aldım” dedi. Cumhurbaşkanı, darbenin başlamasından üç saat sonrasına kadar uçağıyla tatil yerinden kaçmadı.”
“Durum kontrol altına alındıktan sonra Erdoğan’ın sağ koluna “Sınavı geçemedin” dediği ve istifasını kabul etmeyi reddettiği bildirildi. Ankara’nın diktatörü daha sonra çeşitli medya kuruluşlarına yaptığı açıklamada “Dere geçerken at değiştirilmez” dedi. Hakan Fidan’ın elindeki bilgiler yeterince kesin olmadığı için mi tereddüt ettiği, yoksa darbecileri daha büyük bir tuzağa düşürmek için kasıtlı olarak girişimlerine izin mi verdiği bugüne kadar belirsizliğini korudu.”
Erdoğan’ın Fidan’ı “Artık sicilinde bir leke var” diye azarladığı bildiriliyor. Fidan’ın ise “Ne emrederseniz yapmaya hazırım” diye yanıt verdiği belirtiliyor. Daha sonra MİT Başkanı, PKK liderlerinin ve Gülen’in takipçilerinin peşini hiç bırakmadı. “Reis”in iyi bir askeri olarak neredeyse tek kelime etmeden. Hakan Fidan iktidarın gri alanlarında başarılı oldu ve istihbarat alanının opaklığı ona iyi hizmet etti. Ancak “kara kutu” şimdi spot ışıklarının altında.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***