Ekonomim yazarı Şeref Oğuz, Mehmet Şimşek’in Hazine ve Maliye Bakanı olması ile ekonominin önde gelen isimlerinden Cevdet Yılmaz’ın Cumhurbaşkanı yardımcısı olmasını değerlendirdi.
Oğuz, “Şimdi bu ikiliden beklenen, öncelikle kanamayı durdurmak, döviz kıtlığına çare üretmek, yanlış yerde duran “faiz, döviz, enflasyon” rakamlarını piyasa normallerine yaklaştırmalarıdır. Burada iş ve dış piyasalara öncelikle gerekli olan, güvendir. Yılmaz ve Şimşek bu güveni verecek potansiyele sahiptir.” yorumunda bulunarak, kabinenin ilk 100 günde neler olacağını yazdı:
1-Öncelik, döviz kıtlığını gidermekte, zira döviz likiditesi ekonomiyi neredeyse durma noktasına getirmişti.
2-Merkez’in %8,5’te tuttuğu ve hiçbir işe yaramayan faizi, piyasa normallerine çekmek gerekecek. Her ne kadar CB “daha da düşecek” dese de Yılmaz ve Şimşek ikilisi; etiket faizi ile piyasa faizini, olması gereken yerde buluşturmak zorunda. Merkez’in “alt koridor, üst koridor, geç likidite penceresi” gibi kavramlarla CB’nin faiz söylemi sorununun aşılması beklenebilir.
3-Ülke risk puanı olan ve şu anda 600’ler civarında gezinen CDS’leri düşürme yolunda uluslararası piyasalara “net, açık” mesajlar verilecek. Yetmeyecek bu ilk 100 günde Londra, New York gibi finans merkezleriyle doğrudan temas kurularak finans yönetiminin artık emin ellerde olduğu anlatılacak.
4-Enflasyon için değil ilk 100 günde, 31 Mart 2024 Yerel Seçimler öncesinde neredeyse hiçbir şey yapılamayacak. Sadece gıda enflasyonunu frenlemek için maliyet düşürücü uygulamalar gelecek.
5- Son 2 yılda, 220’si Merkez Bankası’na ait toplam 700’ü aşan makroihtiyaditedbir lakaplı regülasyonlar düzene sokulacak, ayıklanacak, sadeleştirilecek, bazısı kaldırılacak…
6-Merkez Bankası, Bankalar Birliği, BDDK, TMSF, TÜİK, Eximbank gibi birimlere liyakat sahibi, yetkin kişiler atanacak.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***