AMED – Hewlêr Cezaevi’nde hak ihlallerine karşı 35 gündür süresiz-dönüşümsüz açlık grevinde olan Mazlum Dağ’ın annesi Kudret Dağ, “Baskıyla çocuklarımıza boyun eğdiremezsiniz” dedi.
Federe Kurdistan Bölgesi’nde 17 Temmuz 2019’da Türkiye’nin Hewlêr Başkonsolosluğu’nda grevli diplomat Osman Köse ile Irak vatandaşı Neriman Osman ve Beşdar Ramazan’a yönelik saldırı gerekçe gösterilerek Mazlum Dağ ve Abdurrahman Er’e ilk derece mahkemesi idam cezası verdi. Asayişi KDP Peşmergeleri tarafından sağlanan Hewlêr Cezaevi’nde tutulan Dağ ve Er, kendilerine yönelik keyfi arama, fiziki şiddet ve hakaret, tek tip elbise dayatmasına karşı 18 Mayıs’ta başlattığı süresiz dönüşümsüz açlık grevini 35’inci gününde sürüyor.
‘SESİ İYİ GELMİYORDU’
Açlık grevinde olan Mazlum Dağ’ın annesi Kudret Dağ, çocuğuna yönelik baskıların arttığını belirterek, “Önce onları birbirinden ayırarak, tekli hücreye koydular. Ardından da cezaevinde onlara kontör satmadıkları için eskisi gibi bizi aramıyor. Bayram öncesinde her gün telefonla arardı. Ancak onların dayatmasını kabul etmedikleri için telefon görüşmesinde haftada bir defa ve 2 dakika konuşabiliyoruz. Baskılar artığı için 35 gündür açlık grevindeler. Bu baskıcı uygulamaları kabul etmiyoruz. Açlık grevi eylemini bir ayı geride bıraktı. En son Cuma günü 2 dakika konuşabildik ve sesi iyi gelmiyordu” şeklinde konuştu.
‘AVUKATSIZ YARGILANDI’
Cezaevinde baskılar olduğunu ve tutuklulara boyun eğdirilmeye çalışıldığını belirten anne Dağ, “Oğlum ve arkadaşı, avukatsız bir şekilde mahkemesi yapıldı. Ağır ceza verildi. Eğer avukat olsa idi böyle bir ceza almazdı. Avukat vekâlet vermek için cezaevine gitti ve onlarla görüş yapmak istedi. Ancak cezaevi idaresi görüşe izin vermedi” dedi.
‘BAŞ EĞDİREMEYECEKSİNİZ’
Anne Dağ, en son geçen sene Ramazan Bayramı’na 12 gün kala açık görüşe gittiğini ve daha sonra ise görüşe gidemediğini ifade etti. Çocuklarının kendiliğinden bu tür eylemelere başvurmadığını hatırlatan Dağ, şöyle devam etti: “Çocuklarımızın temel hakları verilsin. Bu baskılara son verilsin. Diğer tutuklulara tanınan görüş ve telefon hakları, bizim tutuklulara da tanınsın. Her ikisi bir koğuşa verilsin. Tek tip uygulamasına son verilsin. Bu konuda başta yetkililer olmak üzere herkesi duyarlı olmaya çağırıyoruz. Baskı yoluyla çocuklarımıza boyun eğdiremezsiniz. Bu uygulamalarınızdan vazgeçin. Her zaman çocuklarımızın yanında olacağız.”
DUYARLILIK ÇAĞRISI
Baba Zeki Dağ da çocuklarının Irak Anayasası’na göre değil Federe Kurdistan Bölgesi’nin kendi hukukuna göre yargıladığını dile getirdi. “Kürt, Kürde bunu yaparsa başkaları ne yapar acaba?” diyerek sitemde bulunan baba Dağ, 35 günü geride bırakan süresiz dönüşümsüz açlık grevine karşı duyarlılık çağrısı yaptı. Uluslararası insan hakları savunucuları ve örgütlerine de çağrıda bulunan baba Dağ, sözlerini şöyle noktaladı: “Avrupa’daki halkımız basın açıklaması yaparak ve oradaki sivil toplum örgütlerine mektuplar göndererek bir kamuoyu oluşturmalıdır. Kürtler arasında böylesi bir durum yaşanması kabul edilemez ve ayıptır. Sorunun çözümü için 4 parçadaki Kürt liderleri, yazarlar ve halkımızın eyleme karşı daha duyarlı olmasını ve sahiplenmesini istiyoruz. Onların yalnız olmadığını hissettirmeliyiz.”
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***