Türkiye vatandaşlarına yönelik artan vize engelini değerlendiren Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu Başkanı Nikolaus Meyer-Landrut, vize konusunda kısıtlama için siyasi bir karar olmadığını ancak iltica eden Türklerin sayısının artması sebebiyle başvuruların daha detaylı incelendiğini söyledi.
AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Nikolaus Meyer-Landrut, Sözcü gazetesinden İsmail Saymaz’a konuştu. Türklere yönelik artan vize retlerini değerlendiren Landrut, “vize sahibi olanların sığınma ihtimali çok arttı. Geçen sene ilk kez Erasmus öğrencilerinin süreleri bittiğinde sığınma başvurusunda bulunduklarını gördük” dedi.
Türkiye, Avrupa’ya en fazla vize başvurusu yapılan ülke
Meyer-Landrut, “Geçen yıl başvuru sayısı yüksekti. Bu yıl da yükseliyor. Tek tek vize sorunları için yorum yapamam. Her başvuru o ülke tarafından ele alınıyor. Bireyler zorluk yaşadıysa bilemem. 2022’de Türkiye’den yapılan başvuru 778 binin üzerindeydi. Dünyada tek bir ülkeden Avrupa’ya yapılan en yüksek başvuru. Ret oranı bir önceki yıla göre düşüktü. Hatta 2016’ya göre ilk kez ret oranları düştü. Bu oran dünya ortalamasının altındaydı. Bir de Türkiye’den yapılan ama Türk olmayanların başvuruları var. Onlarda ret daha yüksek” ifadelerini kullandı.
Büyükelçi, Türklere yönelik vize konusunda kısıtlamaya dair siyasi bir karar olmadığını ifade ederken, Türkiye’den Avrupa’ya iltica edenlerin sayısının arttığını belirtti.
Türkiye, Avrupa’ya ilticada Suriye ve Afganistan’dan hemen sonra geliyor
Meyer-Landrut, artan iltica taleplerinin vize dosyalarının daha sıkı incelenmesine yol açtığının altını çizdi: “2022’de Türklerden sığınma başvurularında büyük büyük artış oldu. Türkler, Suriye ve Afganistan’dan sonra üçüncü sıraya geldi. Vize işlemi yapan yetkililer başvuruları değerlendirirken, bu durumu göz önünde bulunduruyor.”
İltica taleplerinin artışında Türkiye’deki ekonomik sıkıntıların da payının olduğunu belirten Meyer-Landrut, “Görüyoruz, ekonomik sıkıntılar var. İnsan vize alıp Almanya’ya giriyorsa sığınma talep potansiyeli artıyor. Vize sahibi insanların sığınma ihtimali çok arttı. Geçen sene ilk kez Erasmus öğrencilerinin süreleri bittiğinde sığınma başvurusunda bulunduklarını gördük” dedi.
Vize almak için daha fazla sahte belgeye başvurulduğunu da söyleyen Delegasyon Başkanı, Türklerin vizeyi Avrupa ülkelerine bir giriş noktası olarak kullandıklarını sözlerine ekledi.
Vize serbestisini Türkiye’deki geniş terör tanımı bozuyor
Vize serbestisinin neden gerçekleşmediğini de açıklayan Meyer-Landrut, veri koruma probleminin yanı sıra, Türkiye’de terörün tanımının çok geniş tutulmasının büyük bir etken olduğuna dikkat çekti.
“Türkiye’de terörün tanımı çok geniş. Net çizilmeli. Türk yetkililer biliyor ki standartlarda uyum sağlamak için hiçbir uygulamayı hayata geçirmiyorlar” dedi ve sözlerine şöyle devam etti: “Bu kadar baskının olduğu vize serbestisini gerçekleştirirsek, mutsuz olduğu ya da özgür hissetmediği için ayrılmak isteyen herkesin çıkmasını mı sağlamış olacağız? Bize hep deniyor ki vize serbestisi iş insanları için. Ama öyle olmuyor. Ülkeden ayrılmak isteyen herkes Avrupa’ya gidebilmek için yol buluyor.”
İsmail Saymaz’in “Korkutan nüfusumuz mu?” sorusuna da cevap veren Meyer-Landrut, “Türkiye’nin nüfusu değil, hukukun üstünlüğü, demokrasi ve insan hakları anlamında gerileme olması, insanların baskı hissetmesi ve böyle bir şey çıktığında kaçmak istemesi” dedi.
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***