Türkiye’nin kaderinin belli olacağı seçime sadece 3 gün kala, Millet İttifakı’nın ortak cumhurbaşkanı adayı ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Halk TV’de İsmail Küçükkaya’nın konuğu oldu.
Burada gündeme ve seçim sonrasına dair önemli açıklamalarda bulunan ve Küçükkaya’nın sorularını yanıtlayan CHP lideri, sözlerine “Heyecanlı olmak güzel bir şey. Elbette heyecanlıyız. Türkiye’yi aydınlığa çıkarmaya hazırız” diyerek başladı.
Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından öne çıkan satırlar şu şekilde:
“İLK DEPREM BÖLGESİNDEN BAŞLAYACAĞIM”
* İktidara gelince deprem bölgesinde şu değişecek. İki temel hedefimiz var. Bir evleri, iş yerleri, ahırları yıkılan yurttaşlarımızın evlerini yeniden yapacağız bir kuruş almadan teslim edeceğiz. Bununla ilgili olarak Millet İttifakı Deprem Kanunu Teklifi hazırladık. Meclis’te görevli olan arkadaşlar imzaladı, gereğini yapacağız. Evi yıkılan insanların hiçbir günahı yok. Evi satın alırken devlet bunlara güvence verdi.
* İkincisi, bütün deprem bölgesini yeniden ayağa kaldırılması lazım. Bu bölgede bütün bu binaların yapımında kullanılacak malzemelerin tamamı bu bölgede üretilmeli. Özel bir teşvik getirilmeli. Hedefimiz bu. Bunu yapacağız. Artı depremden sonra da burası Orta Doğu’ya ve Afrika’ya ürün ihraç eden büyük bir merkez haline gelmiş olacak.
* Elbette ilk orada başlayacağım. Asla kendilerini sahipsiz hissetmesinler. Gittiler, konuştular. “Kılıçdaroğlu gelince bu binaları yapmayacak” diye propaganda da yaptılar. Binaları yapacağım, 5 kuruş almadan teslim edeceğim. İstihdam yaratılacak. Düşündüklerinden çok daha yüksek bir standardı o bölgede yakalayacağız.
BİNALİ YILDIRIM’A YANIT
* Beşli çeteye aktaracakları parayı benim baskım üzerine EYT’lilere vermeye başladılar. Türkiye zengin bir ülke. Binali Bey’den daha fazla devlet tecrübesi olan benim. Binali Bey hayatı boyunca bir kez Maliye’de çalışmamıştır ben 27 senemi verdim. Binali Bey eğer arzu ediyorsa gelir özel bir toplantıda arkadaşlarımız bütün ayrıntıları anlatırlar. Biz bu rakamları verirken ben sadece oturup bir rakam yazmıyorum. Ciddi bir kadromuz var. Bunlar hazırlıyorlar bütün ayrıntılar.
* Paranın nereye harcanacağını belirleyen kanun Bütçe kanunudur. Bu belirleyen organ siyasi otoriteridir. Siyasi otorite emekliye, şuna, buna vermeyeceğim ama şuna, buna vereceğim diyor. Dolar, euro bazında ihale yapıyorsunuz. Bu müteahhitlerin hiçbiri zarar etmiyor. Binali bey de duysun bunları keseceğim. Ben kendi ülkemi seven, milliyetçi damarları güçlü bir kişiyim. Benim liram yok mu? Sen ihaleyi neden dolar ile Euro ile yapıyorsun?
“EĞİTİM BAĞIMSIZ BİR KURUM OLACAK”
* Eğitime kim karar verir? Bu işe eğitimciler karar verir. Bu eğitimciler dünyadaki gelişmelere bakarlar ve evlatlarımızın iyi bir eğitim almasını sağlarlar. Bakan geliyor, bakana göre politika belirleniyor. Çağdaş olmalı, teknolojiyi yakalamalıyız. Bu işi yapacak olan bu işin uzmanları. Bizde bakan geliyor ‘Değiştirdim’ diyor. 7 bakan değişti, çocuklar denek olarak kullanılmaya başlandı. Bu alan özel olarak eğitimcilerin alanı olacak. Eğitimde bağımsız bir kurum olacak.
* Bir şampiyonlar ligi kuracağız. Eğitimde de bir şampiyonlar ligi kuracağız. Bugün hangi partiden olursa olsun her anne baba eğitim sisteminden şikayetçi. Öyle bir eğitim sistemi kuracağız ki her anne baba “Helal olsun” diyecek.
“HAK HUKUK ADALET”
* Adalet Yürüyüşü bir başlangıçtı. O devam ediyor. Kim haksızlığa uğradıysa, bize oy verir vermez o ayrı bir şey. Kim haksızlığa uğradıysa onun yanında olacağım ve sorununu çözeceğiz. Vatandaş da bu konuda duyarlı olacak. Çünkü haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır. Biz susmayacağız.
* Ben onu söylediğim zaman onlar olmaz. Bunlar tamamen halkı kışkırtmak için Erdoğan’ın kullandığı laflar. Hapisteki bir kişinin serbest bırakılması için ya TBMM af kanunu çıkaracak o da yetki bende değil Meclis’tedir. Yargılanacak, mahkeme beraat verecek ve çıkacak.
* Bunlarda hukuk nosyonu kaybolmuş vaziyette. Bunu serbest bırakın diyor hakim ona göre karar veriyor. Bu ülkede hukuk, hak varsa mahkeme kararı uygulanmak zorundadır. Eğer Anayasa Mahkemesi bir karar verir, en alttaki mahkeme tanımıyorsa bu doğru değildir.
ERDOĞAN’A SERT YANIT
* Anayasa 138, hakim vicdani kanaati ve hukukun üstünlüğüne göre karar verir diyor. Eğer hakim saraydan gelen talimata göre karar veriyorsa orada hukuk yoktur, mahkeme de yoktur. Erdoğan ne derse dersin. Sahte broşürler basıyorlar, akla ziyan… Kaybediyorlar bunun paniği içindeler. Sen Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturuyorsun insanda biraz ahlak, erdem olur. Bunların hepsini halkımız gayet iyi biliyor. Biz bu ülkeye gerçek anlamda baharı getireceğiz.
“BEN KADINLARA SÖZ VERDİM”
* Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturduğumda büyük bir sorumluluk taşıyacağımın farkındayım. Bu sorumluluğun gereğini yerine getirmek zorundayım. Günün 24 saatini şampiyonlar ligi ile çalışarak sorunları çözmek zorundayım. Biz 6 lider bir araya geldik. Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlarımız da bizimle birlikte, çalışıyoruz. Ekonomi, eğitim, sağlık düzelmeli. Bütün bu sorunları akılcı politikalarla kısa sürede çözmek mümkün. Biz 6 ay içinde bu ülkeye nefes aldıracağız.
* Kazanacağız. Birinci turda kazanacağız. Ben alanları görüyorum, gençleri biliyorum. Bu seçimi iki kesim belirleyecek. Gençler ve kadınlar. Ben kadınlara söz verdim.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***