Amerika Birleşik Devletleri’nde faaliyet gösteren Respect Graduate School Hizmet gönüllülerinin göç ve entegrasyon konularındaki sorumluluklarının müzakere edildiği Göç Divanı’na ev sahipliği yaptı. 30 Nisan 2023 tarihinde online olarak gerçekleşen “Küresel Göç ve Nüfus Hareketleri Olgusu Karşısında Genelde Bütün İslami Camiaların, Özelde de Hizmet Mensuplarının Sorumlulukları” başlıklı Divan toplantısındaki müzakereler 30 maddelik bir sonuç bildirgesi ortaya çıkardı. Divan müzakereleri önümüzdeki dönemde çevre ve iklim krizi, mana buutlu demokrasi ve insan hakları mücadelesi gibi alanlarda Hizmet gönüllülüklerinin sorumluluklarının tartışılacağı oturumlarla devam edecek.
Organizasyon heyetinde Prof. Dr. İbrahim Hasgür, Dr. Züleyha Mary Fikret ve Prof. Dr. Kemal Özden’in bulunduğu Divan müzakereleri Respect Graduate School bünyesinde düzenlenen Hizmet ve Medeniyet İnşası Seminerinin bir parçası. Kerim Balcı ve Melike Gülen’in koordinasyonuyla düzenlenen seminer Hizmet’in temel prensiplerini ve ürettiği kavramları yazılı kültüre dönüştürmeye, bunu yaparken de AfsV’nin 2021 tarihli Hizmet Hareketi’nin Temel Değerleri açıklamasının altını doldurmaya çalışıyor. Abant Platformu çalışmalarının geliştirilmiş ve Chatham House kurallarıyla desteklenmiş bir versiyonu olan Divan’ın göç ve entegrasyonla alakalı ilk oturumuna eğitimci yazar Ertuğrul İncekul ev sahipliği yaptı. Prof. Dr. Zeki Sarıtoprak’ın ana sunumunu yaptığı, Prof. Dr. Zeynep Işık-Ercan, Dr. Ruslan Yusupov ve Prof. Dr. İbrahim Hasgür’ün mukabelede bulundukları müzakere oturumlarını gazeteci yazar Faruk Mercan yönetti. 140 civarında katılımcının dahil olduğu sesli ve yazılı müzakerenin sonunda genel kabul gören prensip ve aksiyon teklifleri Divan raportörleri tarafında sonuç bildirgesi haline getirildi.
Göç Divanı’nın sonuç bildirgesi şöyle:
Bu doküman 30 Nisan 2023 günü 3:00-7:00 pm EST saatleri arasında çevrimiçi Zoom toplantısı olarak 140 katılımcı ile gerçekleştirilen Göç Divanı’nın sonuç bildirgesidir. Bu bildirge göç konusunda bir son söz teşkil etme amacında olmayıp konuyu gündeme getirme, konu üzerinde aksiyona, müzakerelere, yayınlara ve araştırmaya teşvik etme gayesi taşımaktadır.
Hizmet mensuplarının göç mefhumu ile ilgili davranışlarını aşağıdaki genel prensipler temelinde şekillendirmesi tavsiye olunur:
- Toplumsal sözleşme: İltica başvurusu yapan kişi hukuki ve toplumsal bir sözleşmeye imza atmaktadır. Göç eden Hizmet mensupları dürüstlük, istiğna, iffet gibi İslam’ın temel ahlaki dinamiklerinden asla taviz vermeden bu ahde vefa göstermelidirler.
- Bilinçli yerelleşme: Her ülkenin ve bölgenin kendine özel şartları bulunduğunun ve entegrasyonun farklı kapsamları olduğunun bilincinde yerel çözümler geliştirilmelidir.
- Göçün farklı muhatapları: Yaş grupları, göçmenlik şartları, cinsiyet, kimlik ve aidiyet farklılıklarının gerektirdiği çözüm çeşitliliği göz önünde tutulmalıdır. Hizmet mensupları sadece göçmenlerin ev sahibi toplumla entegrasyonu konusunda değil, aynı zamanda farklı göç nesilleri (ev sahibi topluma önceden gelen Hizmet mensupları, onların burada doğan çocukları ve yeni gelen muhacirler) arasında entegrasyon için de politikalar geliştirmelidir.
- Pozitif katkı: Hizmet mensupları göç olgusunun oluşturduğu fırsatları vurgulamalı ve ev sahibi topluma ekonomik, sosyal ve ahlaki pozitif katkıda bulunmalıdır. Bu konudaki inandırıcılıklarının bir parçası olarak refah devleti imkanlarına pasif bağımlılığı azaltmaya, katma değer oluşturmaya ve göçmenlerle alakalı oluşabilecek negatif his ve söylemlere engel olmaya çalışmalıdırlar.
- Küresel çözümler: Ev sahibi toplumun ve göçmenlerin kültür ve tecrübe alışverişi ile kazanılacak hikmet ve bilgeliği kabullenmesi aynı masa etrafında küresel çözümler geliştirebilmek için önemli bir adımdır.
- Evrensel yaklaşım: Hizmet Hareketi evrensel hüsn-ü kabulü hedefleyen bir hareket olduğunun bilinciyle evrensel ve yapıcı bir dil ve yaklaşım kullanmalıdır. Bu dil oluşturulurken göçe maruz kalanların hissiyatlarına ve gayrimüslimlerin rahatsız olmayacağı bir dil kullanılmasına dikkat edilmelidir.
- Yeni proje üretimi yerine var olan projelere katılım: Aşağıdaki başlıklardaki tüm projelerde eğer mevcutsa ev sahibi toplumda ya da Hizmet Hareketi içinde var olan sistemlere ve çözümlere katılım ihtimali öncelikli olarak değerlendirilmeli, yeni projeler üretmeyi gerektirecek ilave bir fayda olmadığı her durumda var olan projelere katılım tercih edilmelidir.
- Diyalog eğitimi: Göçmenler ve ev sahibi toplum arasında bağ kurma çabasının kuralsız bir iş olarak değil, bir ilim olarak ele alınması ve bu konuda eğitimler verilmesi faydalı olacaktır. Hizmet mensuplarının önemli bir görevi, hayatın her alanında birlikte yaşama kültürünün ilmî esaslarla tesis edilmesidir.
- Göç sünneti: Siyeri göç ve göçmenlik açısından okumak ve temel bazı ilkeler belirlemek, özellikle yol haritası oluşturmada önem arz etmektedir.
- Bilgi edinme: Göçmenler ev sahibi toplumdaki mülteci hakları konusunda bilgi edinerek süreci bilinçli biçimde daha kolay atlatacaklardır. Gerektiğinde bu konuda yönlendirici kaynaklar kolay erişim için bir araya getirilmelidir.
- Çocukların eğitimi: Muhacir çocuklarının bulundukları ülkenin eğitim sistemine adapte olmaları için gittikleri okullardaki eğitimciler ile devamlı iletişim halinde olunmalıdır. Çocukların yaşadıkları zorlukların anlaşılması sağlanmalıdır.
- Pratik kurslar: Dil öğrenimi, meslek eğitimi gibi alanlarda ihtiyaç dillendirilmesi halinde Hizmet Hareketi kurs imkanı oluşturabilir. Kurslara ek olarak dil ve meslek alanlarında oluşturulacak dayanışma grupları da faydalı olacaktır.
- Aktif insan hakları: Hizmet mensuplarının evrensel insani yardım kuruluşları, bölgelerindeki sivil toplum kuruluşları (NGO) ve mesleki kurumlarda üyelikleri teşvik edilmeli insan hakları mücadelesi bu tür üyeliklerle desteklenmelidir.
- Değerlerle rehabilitasyon: Hareketin değerleri ve İslami beslenme kaynakları ile rehabilitasyon yapılması tavsiye edilir. Periyodik okuma ve geliştirme faaliyetleri planlı biçimde devam ederken göçün insan psikolojisinde bırakacağı yaraları göz ardı etmemek gerekir. Muhacir, bireysel göçmenlik sürecinin yaralarını sararken, Hizmet değerlerine olan güven duygusunu sağlam tutmalı, ev sahibi topluma karşı düşmanlık ya da ölçüsüz hayranlık göstermemelidir.
- Kadim miras ve kimlik inşası: İkinci jenerasyon göçmen çocuklarının sağlıklı kimlik gelişimi için entegrasyon yerine, hibrit bir fidan olarak büyümek ve kök salmak kavramı üzerinde durmak alternatif bir yoldur. Kimlik inşası için temel esaslar şunlardır:
- Kuran, sünnet, evrensel kültür-medeniyet ve insan kaynaklı maddi-manevi kadim mirası çağın şartlarına uygun olarak edinmek, edinilmiş kazanımları artırarak bir sonraki nesle taşımak,
- Kadim mirasın yeni kültür ile harmanlanarak tekrar inşası ve bunun için kadim miras dillerinden (Arapça, Farsça ve Türkçe) birini akademik seviyede öğrenmek, yaşam alanlarımızı dizayn ederken dahi kadim mirasın zenginliğinden istifade etmek,
- Bireysel ve toplumsal olarak kemale erme, maddi bağlamda ise finansal, bilimsel, yönetimsel, teknolojik, toplumsal gelişime yönelik üretim ve kalkınma.
- Yerel mentörlük: Yerel dilde rehberlik yapabilecek mentörler yetiştirilmesi büyük önem taşıyan bir vazifedir. Bu mentörlük yelpazesi altında göçmen çocuklarının hem manevi gelişimine hem okul derslerine yardım edecek sistemler kurulabilmesi için mentörlük faaliyetlerinin Hizmet mensupları tarafından desteklenmesi gereklidir.
- Çözümün parçası olmak: Göçmenler ile ev sahibi toplum fertleri arasında samimi ve doğal kardeşlik ve komşuluk bağları kurulması tavsiye edilir. Burada muhacirlere düşen, mahalli yardım gruplarında ve gönüllülük esaslı kurumlarda vazife almak ve ev sahibi toplumun problemlerinde çözümün bir parçası olmaktır.
- Göç olgusu: Göçmenlik insani bir problemdir ve dünyanın problemlerine çözüm üretmeye talip olan Hizmet mensupları, aralarında ayrım yapmaksızın her göçmen grubunun kendine has hususiyetlerini de gözeterek, uzun soluklu çözüm projeleri geliştirmelidir. Hizmet mensupları kendilerine ait problemler çözülse dahi göç olgusunu gündemlerinden düşürmemelidirler.
- Toplumsal barış: Göç ettikleri toplumlara önyargı veya nefret besleyen grupların toplumsal barışı tehdit eden yaklaşımlarına karşı projeler geliştirilmelidir. Şahısların huzuru ve ev sahibi toplumun ahengi için bu hususun ciddi bir tehdit oluşturduğu unutulmamalıdır.
- İlk yardım: Göçmenlerin göçün ilk günlerinde yardımsız, kimsesiz bırakılmaması; ekonomik, sosyal, psikolojik, duygusal, manevi yardım ve gerekli yönlendirmelerin yapılması kritik bir öneme sahiptir.
- Yardıma koşma: Muhacirler düşünce ve aksiyon ile yeni bir hayat inşa etmeli, yardıma muhtaç psikolojisinden bir an önce kurtulup yardıma koşma duygusuyla hareket etmelidirler.
- Ekonomik katkı: Muhacirler göç ettikleri toplumda yabancılaşmama gayretiyle, ekonomik kalkınmanın parçası olmayı hedeflemelidir.
- Beyin göçü: Hizmet mensupları yaşadıkları beyin göçünü, ırkçılık, insan hakları ve çevre gibi yükselen problemlere çözüm üretmek için beyin gücüne çevirmelidir.
- İlgi alanları: Göçmenlerin, özellikle gençlerin ve çocukların ilgi alanları belirlenerek sanat, kültür, spor gruplarında, derneklerinde ve platformlarında yer almaları teşvik edilmelidir.
- Görsel yayınlar: Kadim miras ile göç edilen ülkenin kültürünü harmanlayan kısa filmler çekilmesi ve çocuklarımızın ruh dünyasına uygun animasyonlar hazırlanması faydalı olacaktır.
- Spora teşvik: Sünnetten örnek alınarak çocukları ve gençleri sportif faaliyetlere yönlendirmek, onların zihnen ve bedenen gelişmelerini temin edecek, onları toplumdaki zararlı duygu, düşünce ve alışkanlıklardan koruyacaktır.
- Hizmet aydınlarının sorumlulukları: Hizmet aydınları birlikte yaşama kültürünü geliştirmek, ev sahibi toplum bireylerine göçün bir zenginlik kaynağı olduğunu göstermek, farklılıklar arasındaki kültür, sanat ve bilgelik etkileşiminin doğurganlığının altını çizmek için entelektüel ve akademik çalışmalar yapmalıdırlar.
- Göç hukuku: İslami ve medeni hukuk alimleri göçmenliği zorunlu kılan sebeplerin artmasını dikkate alarak göç hukuku hükümlerini yeniden değerlendirmelidir. Bu çerçevede güvenli geçiş ve eskortluk gibi hususlar bilhassa incelenmelidir.
- Müspet yayınlar: Şiddet, nefret, ırkçılık söylemlerine karşı barışı ve birlikte yaşamı ön plana çıkartan yayınlar yapılmalı, ortak paydalar vurgulanmalıdır. Bu yayınlar hem akademik platformlarda hem Hizmet Hareketi’nin medya organlarında yapılmalıdır.
- Farkındalık oluşturma: Mültecilerin başarı veya başarısızlık hikayeleri yazılıp farkındalık oluşturulmalıdır. Bu hikayeler kısa film, animasyon, sosyal medya içerikleri gibi konjonktüre uygun medya ve kültür araçları kullanılarak yaygın hale getirilmelidir.
Kamuoyuna arz ederiz.
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
ÖNCEKİ YAZITrabzon’da otobüs şarampole devrildi: 1’i çocuk 4 kişi öldüSONRAKİ YAZIAKP milletvekili adayı Erdoğan’a muhalefet edenlere ‘kafir’ dedi, şiddet çağrısı yaptı
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***