Ezgi YILDIZ
– DİSK Araştırma Merkezi (DİSK-AR), ‘AKP Döneminde ve Başkanlık Rejiminde İşçiler Neler Kaybetti?’ başlıklı bir rapor hazırladı. Rapordaki verilere göre, AKP iktidarı döneminde emek kaybederken, sermaye kazandı…
DİSK Yönetim Kurulu adına Genel Başkan Arzu Çerkezoğlu, genel merkezde düzenlenen basın toplantısıyla raporu kamuoyunun dikkatine sundu. Konuşmasında, başkanlık sisteminin işçiye ve halka zararlı olduğuna vurgu yapan Çerkezoğlu, sistemin, halkın iradesiyle değiştirilmek zorunda olduğunu söyledi.
Açıklamada, AKP döneminde ve başkanlık rejiminde bölüşüm ilişkilerinin kötüleştiğine dikkat çekildi. Raporda başkanlık dönemi öncesinde milli gelir içinde emeğin payının yüzde 35,3’ten 2022’de yüzde 25,2’ye gerilediği, buna karşılık milli gelir içinde sermayenin payının aynı dönemde yüzde 48’den yüzde 56,7’ye yükseldiğine işaret edildi.
‘ASGARİ ÜCRET ORTALAMA ÜCRET HALİNE GELDİ’
Rapora göre, mevcut iktidar döneminde diğer emek gelirlerinin asgari ücret kadar artırılmaması nedeniyle ortalama ücretler ve asgari ücret arasındaki makas kapanmaya başladı. 2005 yılında asgari ücret ortalama ücretin yüzde 46’sı iken 2020’de yüzde 60’ına çıktı.
KADIN İŞSİZLİĞİ İKİ KAT ARTTI
AKP öncesi dönemde ortalama yüzde 8 civarında seyreden dar tanımlı işsizlik oranının ise ortalama yüzde 11’e yükseldiğine dikkat çekildi. Öte yandan geniş tanımlı işsizlik de arttı. 2002 üçünü çeyrekte dar tanımlı işsizlik oranı yüzde 9,6 ve geniş tanımlı işsizlik oranı yüzde 15,3’tü. 2022’de ise dar tanımlı işsizlik oranı yüzde 10,2’ye ve geniş tanımlı işsizlik oranı yüzde 20,8’e yükseldi. Kadınlarda bu oran daha da artarak, dar ve geniş tanımlı kadın işsizliği arasındaki puan farkı 8,8’den 15’e yükseldi.
İŞ CİNAYETLERİ ARTTI
İş cinayetlerinin de arttığı belirtilen raporda, şu bilgilere yer verildi: “AKP’nin iktidara gelişinin ilk yılında 811 olan iş cinayeti sonucu yaşamını kaybeden işçi sayısı 2021’de 1417’ye yükseldi. 2003 ve 2021 yılları arasında resmi verilere göre bildirimi yapılan iş kazası sonucu ölen işçi sayısı toplam 23 bin 958’e yükseldi.
OHAL’İN ÇALIŞMA HAYATINA YANSIMASI
20 Temmuz 2016’da ilan edilen ve iki yıl süren OHAL’in çalışma hayatına olumsuz yansımaları ise şöyle sıralandı:
“OHAL döneminde 32 Kanun Hükmünde Kararname (KHK) yayımlandı. 32 KHK’nin 31’i Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) yasalaşarak kalıcı hale geldi. OHAL KHK’leri ile 152 ayrı yasada değişiklik yapıldı. OHAL’in en ağır bilançosunu, yasal düzenlemelerle binlerce kamu çalışanının ihraç edilmesi oluşturdu.
Gazeteciler, milletvekilleri ve belediye başkanları tutuklandı. Yoğun olarak Kürt illerinde belediyelere kayyım atandı. İki yıllık OHAL döneminde Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük kamu görevlisi tasfiyesi yaşandı ve 135 bin kamu görevlisi ihraç edildi. Kamuda yaşanan ihraç ve tasfiyeler 12 Eylül dönemiyle kıyaslanamayacak kadar kapsamlı oldu. KHK düzenlemeleriyle sendika ve konfederasyonlar kapatıldı, grevler ertelendi (yasaklandı).”
ÇERKEZOĞLU’NDAN 14 MAYIS ÇAĞRISI:
Açıklamanın sonunda DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu şunları söyledi;
“21 yıldır uygulanan politikalar ve başkanlık rejimi işçilere zararlıdır. Bu nedenle 14 Mayıs seçimlerinde vereceğimiz karar, vaatleri değerlendirerek ülkemizi hangi Cumhurbaşkanı’nın yöneteceğinden, hangi parti veya partilerin iktidara geleceğinden ibaret değildir. Bu sandık bizim için esas olarak işçilere zararlı olan, adaleti ve demokrasiyi ağır biçimde tahrip eden, ülkeyi bir şirket gibi yöneterek milyonları enkaz altında bırakan otoriter başkanlık sistemini değiştirmek için bölünmeden, parçalanmadan birlik olacağımız bir sandıktır.
Daha önce Başkanları Kurulu’muzun sonuç metninde de ifade ettiğimiz gibi ‘14 Mayıs’a kadar işyeri işyeri, meydan meydan, sokak sokak anlatacağımız hakikat ve yapacağımız çağrı nettir: Başkanlık düzeni işçiye zararlıdır, halka zararlıdır, memlekete zararlıdır ve bu nedenle başta işçi sınıfı olmak üzere halkımızın iradesiyle değiştirilmek zorundadır, değiştirilecekti.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***