– Almanya yarın ülkedeki son üç nükleer santralin de fişini çekerek yaklaşık 60 yıllık ‘nükleer enerji’ macerasına son veriyor. Japonya’daki 2011 Fukuşima nükleer felaketinin ardından nükleer enerjiyi tamamen terk etme kararı alan Berlin yönetiminin, 2035’e kadar tamamen yenilenebilir elektrik üretimine geçmesi planlanıyor. Gece yarısı Isar II, Emsland ve Neckarwestheim II reaktörlerinin “fişi çekilecek.”
‘KALINTILARIN GÜVENLİ DEPOLAMASI İÇİN EN AZ 60 YIL GEREKLİ’
‘Atom enerjisi çağının’ sona ermesiyle, Almanya’nın 2031 yılına kadar yaklaşık 1900 varil yüksek radyoaktif nükleer atık için kalıcı depo bulması gerekiyor. Federal Nükleer Atık Yönetimi Dairesi başkanı Wolfram Koenig, “Kalıntıların sökülmesi ve uzun vadeli güvenli depolanması için önümüzde en az 60 yıl daha var” dedi.
İLK ÜÇ AYDA ENERJİ İHTİYACININ YALNIZCA YÜZDE 5’İNİ KARŞILADILAR
Almanya Ekonomi Bakanlığı’nın verilerine göre son üç reaktör yılın ilk üç ayında ülkedeki elektrik üretiminin yalnızca yüzde 5’ine yakınını karşıladı. Federal İstatistik Ofisi’nin verilerine göreyse, nükleer enerji geçen yıl Almanya’nın toplam enerji üretiminin yalnızca yüzde 6’sını oluşturuyordu. Ülkede yenilenebilir enerjiden elde edilen elektriğin toplam üretime oranıysa yüzde 44.
Almanya’nın ticari nükleer sektörü, Soğuk Savaş ortamında 1961’de Kahl reaktörünün hizmete girmesiyle başladı. 1970’lerdeki petrol krizinin etkisiyle 1990’larda yeniden birleşen Almanya’da elektrik ihtiyacının üçte birinden fazlası 17 reaktörden karşılanıyordu.
YEŞİLLER’İN DAHİL OLDUĞU KOALİSYON YASAYI GEÇİRMİŞTİ
Sonraki on yılda, 1970’lerin nükleer karşıtı hareketinden doğan Yeşillerin de dahil olduğu koalisyon hükümeti, 2021’e kadar tüm reaktörlerin aşamalı şekilde kapatılmasını öngören bir yasa çıkarmıştı. Ukrayna’da patlak veren savaşın Avrupa genelinde yol açtığı enerji krizi nedeniyle Isar II, Emsland ve Neckarwestheim II reaktörlerinin kapatılması ertelenmişti. (DIŞ HABERLER)
Almanya enerji krizine karşı nükleer santralleri kapatma planını erteledi
Kaynak:
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***