SERBEST GÖRÜŞ /
Yunanistan’ın Larisa kentinin kuzeyindeki Tempi bölgesinde yolcu treni ile yük treninin çarpışması sonucunda yaşanan faciada yaşamını yitirenlerin sayısı 46’ya yükseldi. Yaralı sayısı ülke yetkilileri tarafından 72 olarak açıklandı.
Atina’dan Selanik’e sefer yapan yolcu treninde 350 kişi bulunuyordu. Tren yolcularının büyük bir kısmının ise Apokries Karnavalı’ndan dönen öğrenciler olduğu duyuruldu.
Yunan polisi tarafından başlatılan öncü soruşturma kapsamında kimliği henüz açıklanmayan 59 yaşındaki istasyon şefi gözaltına alındı. İstasyon şefi kendisini teknik arıza iddiasıyla savunurken Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis kazanın trajik bir insan hatası sonucu meydana geldiği açıklamasında bulunmuştu.
YUNANİSTAN ULAŞTIRMA BAKANI KOSTAS KARAMANLİS
Yunanistan Ulaştırma Bakanı Kostas Karamanlis, ise ölenlerin anısına saygı duruşu olarak sorumluluğu üstlenmenin görevi olduğunu belirterek göz yaşları içinde istifa etti. Öte yandan Karamanlis, devletin uzun zamandır süregelen hatalarının da sorumluluğunu üstlendiğini vurguladı.
Karamanlis, facianın yaşandığı bölgeyi ziyaretinin ardından “Bu kadar trajik bir şey olduğunda, yaşanmamış gibi devam etmek mümkün değil. Henüz birkaç yıldır siyasetin içindeyim ama ülkemiz vatandaşlarının siyasi sisteme güvenmelerini demokrasimizin gerekli bir unsuru olarak görüyorum. Buna siyasi sorumluluk denir” ifadelerini kullandı.
Yunanistan hükümeti, ülke tarihindeki en ölümcül tren kazasının ardından 3 günlük ulusal yas ilan etti. Ülkede yas süresince tüm kamu kurumlarındaki bayraklar yarıya indirildi ve bütün kutlama programları iptal edildi.
DEMİRYOLLARI BAKIMSIZ
Yunanistan’daki trajik kaza ülkedeki ekonomi politikaları hakkında tartışmaları da yeniden ateşledi. Yunan demiryolu sendikaları kazanın demiryollarındaki kronik sorunları gözler önüne serdiğini vurgularken; bu sorunlar arasında yetersiz çalışan, sorunlu sinyalizasyon ve eskimiş altyapı olduğunu da kamuoyuna ilan ettiler.
Öte yandan sendikalar grev kararı aldıklarını da açıkladı. Yunan kamuoyu soruşturmalarda kronikleşen ihmallerin de örtbas edilmesinden endişe duyuyor.
Yunanistan Özelleştirme Kurumu TAIPED tarafından 2013 yılında başlatılan özelleştirme sürecinde Yunanistan demiryolları TRAINOSE Denetim Mahkemesi’nden alınan onay sonrasında 45 milyon Avroya İtalyan devlet demiryolları şirketi Ferrovie Dello Stato İtaliane’ye satılmıştı.
SENDİKALAR UYARMIŞTI
Demiryolu çalışanları 7 Şubat 2023’te yayımladıkları bildiride ise olası kazalara dikkat çekerek yetkilileri uyarmıştı.
Bildiride demiryolları altyapıların modernleştirilmesi, bütün çalışanların eğitime tabi tutulması, şirket yöneticilerin eğitilmesi, demiryollarının özellikle yaşam alanlarından geçtiği yerlerde önlemler alınması, kişisel güvenlik önlemlerine önem verilmesi taleplerini dile getirilmişti. Ancak tüm uyarılara rağmen İtalyan demiryolu şirketinin güvenlik önlemlerini almaktan kaçındığına da sendikalar tarafından dikkat çekiliyor.
HALK ÖZELLEŞTİRMEYE TEPKİLİ
Faciada özelleştirme politikaları sonucunda devletin ve şirketin ihmali nedeniyle demiryolları bakım-onarımının, çalışanlara yeterli eğitim verilmemesinin ve güvenlik önlemlerinin yeterli olmamasının neden olduğu düşünülüyor. Ülkede İtalyan şirketin satın aldığı demiryollarının bakımını yapmamış olması nedeniyle de Ferrovie Dello Stato İtaliane bürosu önünde protestolar gerçekleştiriliyor.
Yunanistan’da tren kazası nedeniyle başkent Atina ve Selanik başta olmak üzere çok sayıda şehirde protestolar gerçekleştiriliyor. Halk protestolarda özelleştirme politikalarını doğrudan hedef alıyor. Gösterilerde; “Biz insan yaşamından bahsediyoruz, siz kârlarınızdan!”, “Katliamdan sermaye sorumlu”, “Özelleştirmeler öldürüyor” sloganları atıldı.
PROTESTOCULAR MECLİS’E YÜRÜDÜ
İtalyan şirketin önünde yoğun gaz ile polis müdahalesine maruz kalan göstericiler “Ey halk, tek yol mücadele ve direniş” pankartıyla Meclis’e yürüdü. Ülkede gösteri çağrıları ve eylemler sürüyor. Protestocular sistemin tüm hatalarının bedelini istasyon şefinin ödememesi gerektiğini de ifade ediyor.
TÜRKİYE’DE İSTİFA EDEN OLMADI
Türkiye geçtiğimiz yıllarda Pamukova, Kütahya, Çorlu başta olmak üzere çok sayıda tren kazasıyla sarsıldı. Demiryollarındaki ihmaller cezasız kalırken ‘bilinçli ihmal’ olarak değerlendirilen hatalar da doğa olaylarının afete dönüşmesine yol açtı. Son olarak 6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli depremlerde on binlerce yurttaş yaşamını yitirdi. Enkaz altından çıkarılamayan cansız beden sayısı ise halen tam olarak bilinmiyor. Türkiye’de siyasi karar alıcıların sorumluluk üstlenmemesi ve istifa kararlarının duyulmaması, iktidarın eleştiri yapan kesimleri faciaların sorumlusu göstermesi dikkatlerden kaçmıyor.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***