İZMİR – KESK İzmir Şubeler Platformu KHK Komisyon üyesi öğretmen Hasan Ali Kılıç, ihraçlar olarak seçimlerde AKP-MHP faşizmine karşı duracaklarını belirterek, “Her şeyden önce hukuku, barışı, adaleti, demokrasiyi ve özgürlükleri savunacağız” dedi.
Türkiye siyasi ve ekonomik krizlerin yanı sıra adalet, özgürlük ve barış gibi en temel hak ihlallerinin yaşandığı bir ortamda Meclis ve cumhurbaşkanlığı seçimlerine gidiyor. 22 yıllık iktidar döneminde yaşanan yüzlerce hak ihlaline yönelik Türkiye ve Kürdistan’ın birçok noktasında adalet talebi yükseliyor. Bu kesimlerden birisi de 15 Temmuz 2016 darbe girişimi sonrası 21 Temmuz’da ilan edilen Olağanüstü Hal (OHAL) ile birlikte süre gelen adalet ve hukuk arayışı daha da katmerlendi. OHAL ile birlikte yayınlanan Kanun Hükmünde Kararname’ler (KHK) ile birlikte hukuksuzluk derinleşti. Bu KHK’ler ile birlikte en az 125 bin 678 kamu emekçisi görevlerinden ihraç edildi.
Yaşanan ihraçlardan sonra kamu emekçileri birçok kentte örgütlenmeye giderek, sokak eylemlerine başlarken Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İzmir Şubeler Platformu ise oturma eylemi başlattı. 246 haftayı geride bırakan oturma eylemi yaklaşık 7 yıldır devam ederken, kamu emekçileri “Hak, hukuk, adalet” demekten hiç vazgeçmedi. İşlerine geri dönmek için eylemde olan emekçiler aynı zamanda demokrasi ve barış mücadelesini de sürdürdü.
HUKUKSUZLUK SÜRÜYOR
KESK İzmir Şubeler Platformu KHK Komisyon üyesi olan ve Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) İzmir 2 Nolu Şube Başkanı iken 7 Şubat 2017 ‘de yayınlanan 686 sayılı KHK ile ihraç edilen Hasan Ali Kılıç ile seçimleri ve KHK’lilerin taleplerini konuştuk.
Anayasa’da karşılığı olmayan kes-kopyala-yapıştır iddianamelerle ihraç edildiklerini belirten Kılıç, iktidara yandaş kişiler tarafından oluşturulan OHAL Komisyonu ile hukuksuzluğun devam ettiğini söyledi. Komisyonun işe iade taleplerinin büyük bir çoğunluğunu reddettiğini kaydeden Kılıç, “Daha sonra dosyalar İdare Mahkemesi’ne götürüldü. İdare Mahkemesi de yine hükümetin belirlediği yargıçlar tarafından oluşturuldu. OHAL Komisyonu’ndaki kararları noter olarak onaylamaya devam ediyorlar” dedi.
‘SÜRÜNDÜRMEK İSTİYORLAR’
KHK dosyalarına 9 idare mahkemesinin baktığını dile getiren Kılıç, bu mahkemelerin 130 bine yakın dosyaya bakmasının on yılları alacağını ifade etti. İktidarın bu yöntemle kendilerini süründürmek istediğini belirten Kılıç, “Hukukla alakası olmayan, keyfi, faşizan bir uygulamayla muhalif gördüğü kamu emekçilerini süründürmek ve biat etmesini sağlamak istiyor. Yine 9 idare mahkemesinden bir kaçı işe geri dönme kararı verirken, diğer mahkemeler aynı iddialarla işten atılan diğer kamu emekçilerinin taleplerine red kararı veriyor. Dolayısıyla kendi hukuksal gerçekliğine bile ters düşüyor. Sonuç olarak yargıdan çıkan karar emsal niteliğindedir. İdare Mahkemeleri’nin birisi ‘bu hukuksuzdur’ diyorsa diğerinin de o karara uyması gerekir” ifadelerini kullandı.
SEÇİMLER
Kendi sorunlarının yanı sıra deprem, sel, savaş, ekonomik ve siyasal krizler ile birlikte seçimlere gidildiğini anımsatan Kılıç, şöyle devam etti: “Hukukun, demokrasinin tamamen ortadan kalkması, meclisin tasfiye edilmesi, tek adam rejimine dayalı bir dikta rejiminin egemen olması alsa kabul edilemez. Biz her şeyden önce hukuku, barışı, adaleti, demokrasiyi ve özgürlükleri savunacağız. Biz faşizmin seçenekleri arasında olmayacağımızı, emekten yana bir tutum alacağımızı ve mücadelemizle bunu başaracağımıza inanıyoruz. Ayrıca her şeyin seçimle kazanılacağına da inanmıyoruz. Uğrunda bedel ödediğimiz demokratik, ekolojik ve kadın özgürlükçü mücadeleyi sürdüreceğiz. Bizim gerçekliğimizi biz savunacağız ve mücadelemizle işimizi kendimiz geri alacağız.”
FAŞİZME KARŞI MÜCADELE
Bunun için Karşıyaka’da 246 haftadır oturma eylemi yaptıklarını anımsatan Kılıç, ihraçlar olarak seçimlerde AKP-MHP faşizmine karşı ciddi bir duruş sergileyeceklerini vurguladı. Seçimlerin faşizmin yıkılması ve bir nebze de olsa demokratik bir alanın açılması için önemli olduğunun altını çizen Kılıç, “Bunun için biz ihraçlar gece gündüz çalışacağız. Faşizmden kurtulmak, 15 Mayıs sabahında demokrasinin, özgülüklerin ve barışın yaşam bulacağı, öteki olmayan bir ülke istiyoruz. İktidara talip olanların da takipçisi olacağız. Onlar da, 15 Mayıs sonrasında aynı şeyleri yaparsa onlara karşı da mücadelemiz sürecektir” diye belirtti.
‘BİAT ETMEDİK’
Kılıç, son olarak şunları söyledi: “Biz 246 haftadır yaptığımız oturma eylemini hukuksuzluk sürdükçe sürdüreceğiz. O alanı asla ve asla bırakmayacağız. Geleceğe bakmak gerekiyor. Bizi ihraç ederek örgütlülüğümüzü dağıtmak istediler. Tam tersine ete, kemiğe bürünen bir örgütlülüğümüz oldu. İnancımız büyüdü. Biat etmedik, etmeyeceğiz. İşimizi, geleceğimizi sahiplenme noktasında irademiz var ve mücadelemiz sürecektir.”
MA / Tolga Güney
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***