Artı Gerçek – İstanbul İstiklal Caddesi’nde 13 Kasım 2022 tarihinde altı kişinin ölümü ve 99 kişinin de yaralanmasına neden olan bombalı saldırıyla ilgili 36 kişi hakkında iddianame hazırlandı.
Ancak saldırıyı bombayı bırakan Ahlam Albashir’in ifadesinde söylediği, “Kardeşim Muhammed, DEAŞ saldırısında ayaklarından yaralandı. Tedavi olduktan sonra tekrar ÖSO’ya katıldı. YPG aleyhine casusluktan beni tutukladılar” sözlerinin iddianamede yer almaması dikkat çekti.
Halk TV’den Seyhan Avşar’ın haberine göre Kamuoyunun yakından takip ettiği soruşturma tamamlandı. 154 sayfalık iddianamede Albashır’in ifadesine de yer verildi. Ancak Albashır’in savcılık ifadesinde belirttiği ÖSO’ya dair iddialar iddianamede yer almadı. Albashır’ın ifadesinde belirttiği Muhammed ve Meryem isimli iki kardeşinin bulunduğuna iddianamede de değinildi. Ancak Albashır’ın ifadesinde değindiği, “Muhammed, DEAŞ saldırısında ayaklarından yaralandı. Tedavi olduktan sonra tekrar ÖSO’ya katıldı” şeklindeki beyanı iddianamede yer almadı.
Öte yandan İsmail Saymaz bombayı bırakan Ahlam Albashir’in İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nda verdiği ifadesinin tamamını yayınlamıştı. Albashir ifadesinde şunları söylemişti:
“2002’de Halep’te doğdum. 2013’e kadar burada kaldım. Altı kardeşiz. Üçü vefat etti, ikisi hayatta. Babam ben beş yaşındayken vefat etti. 2013’ten sonra ben, annem ve kardeşim Süleyman ile Ebu Hanaya’ya gittik. Çadırda yaşadık. Annem vefat etti. Kardeşim Meryem ve ağabeylerim Muhammed ve Mahmud ile Rakka’ya kuzenimin yanına gittik. Muhammed, DEAŞ saldırısında ayaklarından yaralandı. Tedavi olduktan sonra tekrar ÖSO’ya katıldı. YPG, Rakka’ya saldırdı. Mahmud, Meryem ve Muhammed’in eşiyle YPG’nin kontrolündeki Münbiç’e geldik. Pastanede çalışmaya başladım. YPG’li Ahmet Arreş ile sevgili oldum. İki ay sonra ayrıldım. Ahmet Arreş, YPG adına talepte bulunmadı. Pastanede çalıştığım sırada ‘Mümbiç Diyar’ ve ‘Ferhat’ isimli YPG’de üst düzey görevdeki kişiler Cerablus’a giderek, bilgi toplamamı istedi. Kabul etmedim. Ahmet Arreş’in peşinden Cerablus’a gittim. Bir gece kaldım. Dönüşte Münbiç’e giderken, kimliğimi yırttılar. Kimliksiz girdiğim için YPG aleyhine casusluktan beni tutukladılar. Bir ay cezaevinde kaldım.”
NE OLMUŞTU?
İstiklal Caddesi’nde 13 Kasım Pazar günü saat 16.14’te düzenlenen bombalı saldırının failinin Suriye’den gelen Ahlam Albashir olduğu açıklandı. Albashir’e ait olduğu belirtilerek yayınlanan ilk görüntülerde, zanlının caddede beton saksıdaki banka paket bıraktıktan sonra olay yerinden elinde bir gül ile uzaklaştığı görüldü. Albashir, Küçükçekmece’de yakalandı. Aynı evde bulunan çok sayıda kişi de gözaltına alındı. Esenler’de ikamet eden Albashir’i Küçükçemece’ye getiren ve yurt dışına kaçırmakla görevli kişinin Ahmet Jarkas olduğu öne sürüldü. Kardeşi Ammar Jarkas’ın da Albashir’le birlikte yaşayan Billal Hassan’ı kaçırdığı belirtildi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ilk açıklamasında, saldırı talimatının Kobanê’den verildiğini ve Albashir’in Afrin’den Türkiye’ye sızdığını, PKK tarafından istihbarat eğitimi verildiğini söyledi.
Emniyet Genel Müdürlüğü’nün açıklamasında ise, Albashir’in İdlib’den Türkiye’ye geçtiği bilgisi yer almıştı. Açıklamada, “Şahıs yapılan sorgusunda, PKK terör örgütü tarafından özel istihbarat elemanı olarak yetiştirildiğini ve Afrin – İdlib üzerinden ülkemize eylem yapmak için kaçak yollarla giriş yaptığını beyan etmiştir” denilmişti.
Albashir’in ifadesi olarak açıklanan anlatımlarda ise Türkiye’ye İdlib’den geldiği belirtiliyordu. Albashir’in pakette bomba olduğunu bilmediğini ve uyuşturucu sandığını söylediği de öğrenildi.
Saldırının ardından Albashir’le birlikte 51 kişi gözaltına alındı. Aralarında Ahlam Albashir’in de bulunduğu 17 şüpheli hakimlikçe tutuklandı. Saldırının firarisi Bilal Hassan’ı Edirne’de karşılayan ve yurt dışına çıkmasını sağlayan Hüseyin Güneş de tutuklandı. (Kaynak)
İstiklal saldırısının iddianamesi hazırlandı: 36 kişiye sekiz ayrı suçlama
Bir ‘Albashir ifadesi’ daha servis edildi: ÖSO’nun elindeki Cerablus’a gitmişler
HDP’nin ‘İstiklal saldırısı araştırılsın’ önerisine AKP ve MHP’den ret
Kaynak: Artı Gerçek
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***