Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “14 Mayıs’ta bunlara öyle çakalım ki bir daha bellerini doğrultamasınlar.” dedi. Erdoğan, bu ifadeleri Aydın Nazilli’deki Atatürk Kent Meydanı’nda düzenlenen toplu açılış törenindeki konuşmasında kullandı.
“Menderes’in aziz hatırasını kirletecek bir yüzsüzlükle onun ‘Yeter söz milletindir’ sloganına çökmeye çalışanlar var. Kim bu? Bay bay Kemal. İşte 14 Mayıs Kemal’in bay bay Kemal olacağı gündür.” diyen Erdoğan, şöyle konuştu:
“Bu, bay Kemal hangi yüzle kalkıp da utanmadan, Menderes’e ait olan ‘Yeter söz milletindir’ ifadesine çöküyor? Ya ne yüzsüzsün ya. Bunu bir de kalkıp partisinin binasına asıyor. Bay Kemal, rahmetliden sonra ‘Yeter söz milletindir’ sloganı bize aittir. Sen hangi yüzle? Bunlarda yüz yok ki kalkıp da ‘yeter söz milletindir’ sloganını sahipleniyorsun. Şimdi işte diyorum ki 14 Mayıs’ta bunlara öyle çakalım ki bir daha bellerini doğrultamasınlar. Ana kademesi tamam, kadın kollarımız tamam. İşte ülkemize kazandırdığımız eserlerin, milletimize getirdiğimiz hizmetlerin en yakın şahidi sizlersiniz.”
Eski Başbakan Adnan Menderes’in “Demokrasi bayrağını kaldırdığı” Aydın’ın gönüllerde ayrı bir yeri olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Menderes’in kendisini yargılayanlara hitaben yazdığı mektubu okudu.
Menderes ile 592 kişinin aylarca ülkenin demokrasi ve adalet tarihine “yüz karası” olarak geçecek bir nobranlıkla yargılandığı Yassıada’yı Demokrasi ve Özgürlükler Adası haline getirdiklerine işaret eden Erdoğan, şöyle devam etti:
“İşte AK Parti bu. Bizim CHP’den, yandaşlarından farkımız bu. Yargılamanın yapıldığı salonu da müze haline dönüştürdük. Bu salonda yargılananlardan biri de öğrenciliğinde Milli Türk Talebe Birliği Başkanlığı, Demokrat Parti hükümetlerinde Milli Eğitim ve Bayındırlık Bakanlığı, başbakan yardımcılığı, meclis başkan vekilliği görevlerini yapan Milli Eğitim Bakanlığı döneminde din derslerini müfredata alan, imam hatip okullarının ve İstanbul Yüksek İslam Enstitüsü’nün açılmasına öncülük eden, hayatını ülkesine ve milletine hizmete adayan hemşehrim Ahmet Tevfik İleri’ydi.”
İleri’nin Yassıada Mahkemesi tarafından önce idama mahkum edildiğini, ardından da ömür boyu hapis cezası alarak cezasını çektiği Kayseri Cezaevi’nde hastalanarak vefat ettiğini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, İleri’nin vefatından önce ailesine yazdığı mektubun bir bölümünü okudu.
Konuşması sırasında Demokrasi ve Özgürlükler Adası’na canlı bağlantı yapan Erdoğan, Ahmet Tevfik İleri’nin torunu, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ömer İleri ile görüştü.
1960 darbesi sonrasında yapılan yargılamalara değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
“Allah, ülkemize bir daha böyle felaketler, böyle facialar, böyle acılar yaşatmasın. Darbeciler, ülke yönetimini ele geçirince başa getirdikleri Cemal Gürsel’in ilk işi, CHP’nin ebedi şefi İnönü’yü telefonla aramak oldu. Gürsel telefonda İnönü’ye, ‘Emirleriniz bizim için daima peygamber buyruğudur paşam.’ diyor. İşte CHP bu, bunları iyi tanıyın. İnönü de Gürsel’e ‘Büyük iş başardınız.’ diyerek mukabelede bulunuyor. Tek parti faşistleri ve darbeciler Menderes’i devirmenin ve ardından idam etmenin sevincini böyle yaşarken hesap etmedikleri bir şey vardı. Milletimiz, Menderes’i de mücadelesini de daima kalbinin en mutena köşesinde yaşatmış, fırsatını bulduğu her anda onun mirasını yeniden ayağa kaldırmıştır. Nitekim rahmetli Özal’ın gayretleriyle Menderes’in ve aynı şekilde idam edilen bakanları Zorlu ve Polatkan’ın naaşları 1990’da İstanbul’daki anıt mezara nakledilmiştir.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, alandakilere, “Aydın, 14 Mayıs’ta CHP’ye en ideal dersi vermeye hazır mı? Ana kademe, kadın kolları, gençler hazır mıyız?” diye seslendi. Alandakiler hep bir ağızdan “evet” karşılığını verdi.
Türkiye’nin, Cumhuriyetin kurulması ve demokrasiye geçiş ve kalkınma hamlelerini gerçekleştirmesinin kolay olmadığını belirten Erdoğan, “Her adımını büyük mücadeleler ve büyük fedakarlıklarla yürüttüğümüz bu sürecin şahikası AK Parti’nin 20 yılda kazandırdığı eser ve hizmetler dönemidir.” dedi.
Türkiye Yüzyılı’nı Cumhuriyetin ilk asrında yaşadıkları tüm tecrübeler ve elde edilen kazanımların üzerine inşa etmek için “14 Mayıs’ta bir kez daha hep beraber sizlerle sandığa gidip, sandıkları patlatmaya var mıyız?” diye soran Erdoğan, vatandaşlara desteklerinin çok önemli olduğunu söyledi.
Alandakilere “Durmak yok, yola devam” diye seslenen Erdoğan, “Milli mücadelenin resmen ilanının adı olarak gördüğümüz 23 Nisan 1920’den Demokrat Parti’nin iktidara geldiği 14 Mayıs 1950’ye, oradan Türkiye Yüzyılı destanının sembolü olacağına inandığımız 14 Mayıs 2023’e varan bu uzun ve meşakkatli süreçte ödediğimiz her bedelin karşılığını alacağımız bir döneme giriyoruz. İşte bu dönem doğru yol.” diye konuştu.
“Türkiye’nin ayağına tekrar prangalar vurmayı başaramayacaksınız”
Mustafa Kemal’in Milli Mücadele’yi müstevlilere karşı vererek, şanlı Cumhuriyeti kurduğunu söyleyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Biz de hayatımızın her döneminde, bilhassa da son 20 yıldır her alanda emperyalist sömürgecilere karşı mücadele vererek, ülkemizi bugünkü seviyesine getirdik. Cumhuriyetimizin ilk asrı boyunca yaşadığımız her felaketin gerisine baktığımızda aynı kirli elleri, aynı kirli senaryoları, aynı zavallı kuklaları görüyoruz. Bugün de bizim ve ülkemiz aleyhinde yürütülen kampanyaların çoğu yalan ve iftira üzerine kurulu saldırıların sebebi, işte bu oyunları bozmuş, özgür ve müreffeh Türkiye’nin yolunu açtığımız içindir. İşte buradan Aydın’dan bir kez daha meydan okuyorum, Türkiye’nin ayağına tekrar prangalar vurmayı başaramayacaksınız. Milletimizin kazanımlarını elinden almayı başaramayacaksınız. 2023 hedeflerine engel olamadığınız gibi Türkiye Yüzyılı’nın inşasının önüne geçmeyi de başaramayacaksınız.”
Erdoğan, alandakilere seslenerek, “Aydın, bu vesayet heveslisi muhterislere, 14 Mayıs’ta bir kez daha ‘yeter’ diyor muyuz? Aydın, ülkemize diz çöktürmek için yanıp tutuşan küresel vesayetçilere ve maşalarına 14 Mayıs’ta bir kez daha ‘yeter söz milletindir’ diyor muyuz? Aydın, 14 Mayıs’ta ‘yeter söz de karar da gelecek de milletindir’ diyerek, Türkiye Yüzyılı’nı birlikte inşa ediyor muyuz? Aydın, güvenli huzurlu, müreffeh Türkiye’nin yolunu 14 Mayıs’ta sandıkta bir kez daha açıyor muyuz? Aydın, Cumhuriyetimizin yeni asrını bir olarak, iri olarak, diri olarak, kardeş olarak, hep birlikte Türkiye olarak kucaklıyor muyuz? Aydın, bir türlü yerli ve milli olamayan Zat’a 14 Mayıs’ta ‘Bay bay Kemal’ diyor muyuz? Aydın’dan yükselen bu sesi duyup da yüreği titremeyen var mıdır? Rabbim hepinizden razı olsun.” diye konuştu.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***