AMED – Amed Tabip Odası’nın Semsûr’da açtığı poliklinikte görev alan Dr. Fırat Akengin, deprem bölgelerinde kadın sağlıkçılara ve gönüllülere daha çok ihtiyaç olduğunu belirterek, gıda ve giyim gibi yardımların kültürel özelliklere göre gönderilmesi gerektiğini söyledi.
Amed Tabip Odası’nın Semsûr merkezinde kurulu 50 çadırlık alanda açtığı revirde poliklinik hizmetlerine katılan Doktor Fırat Akengin, kentteki gözlemlerini anlattı. Aynı zamanda Tabip Odası Genel Sekreteri olan Dr. Akengin, günlük yaklaşık 20 kişiye hizmet verdiklerini ve düzensiz gelen ilaçların işlerini biraz zorlaştırdığını belirterek, “Bu nedenle ilaç ve tıbbi medikal için ihtiyaç dahilinde temin edebiliyoruz. İlaç konusunda belli düzenlemeler olursa daha sağlıklı yürütülebilir. Adıyaman’da 3 hekim arkadaş kalıyorduk. Çadır kentte Türk Tabipler Birliği (TTB) dışında Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) koordinasyonun da çadırı vardı. KESK’li sağlıkçı arkadaşlarla köylere ulaşıp orada taramalar yapıp ihtiyaçları karşılamaya çalışıyorduk. Elimizden geldiğince her köye ve ilçeye ulaşmaya çalıştık” dedi.
‘KADINLARIN İHTİYAÇLARI GERİ PLANDA KALIYOR’
Riha ve İstanbul tabip odalarının da kentin farklı bölgelerinde sağlık hizmeti verdiklerine dikkati çeken Akengin, kadın hekimlerinin sayısının az olduğunu ve bu konuda yurttaşların zorluk çektiğini söyledi. Akengin, “Adıyaman’da gözlemlediğimiz kadarıyla gönüllü ağında erkek hâkimiyeti daha çok var. Bu nedenle kadınların ihtiyaçları geri planda kalıyor. Benzer sorun sahada çalışma yürüten kadın sağlıkçılarda da var. Bu nedenle kadın depremzedelerde bir çekingenlik söz konusu olabiliyor” diye belirtti.
KÜLTÜRE UYGUN GİYSİ VE YEMEK GÖNDERİLMELİ
Deprem bölgelerine gelen yardımlarda eksikliklerin yaşandığını da ifade eden Akengin, özelikle yaşı ilerlemiş ve çocuk yaştaki insanların giysiye ihtiyacı olduğunu söyledi. Deprem alanlarına gelen yardımlarda kültürel ögelerin daha çok öne çıkarılması gerektiğine dikkati çeken Akengin, şöyle devam etti: “Bölgeye yerel halkın kültüründen uzak yiyecekler ve giysiler geliyor. Örneğin, çocuğuyla kahvaltı yaparken kimi çocukların hiçbir şey yemediklerini gördük, çünkü kültüründe olmayan yiyeceklere alışık değil. Depremzedelerin kültürlerine uygun giysiler gönderilmediği için depremden kaçtığı ilk elbiselerle hala üzerinde olan yurttaşlar var. Barınma alanlarının yetersiz olmasından dolayı hijyen sorunu oldukça öne çıkıyor.”
‘SAHADA KADIN ÇALIŞANLARIN OLMASI LAZIM’
Depremde etkilenen kesimin en çok kadın ve çocuklar olduğunu da hatırlatan Akengin, şunları ifade etti: “Daha spesifik konuları öne çıkarmalıyız, yaşlılar uzun paçalı don ve atlet giyiyor örneğin. Ped, doğum kontrol hapları (oral kontraseptif), gebelik testi, iç çamaşırı gibi ürünler yalnız başına konuşabilecekleri bir kadın yoksa alınamıyor. Bu nedenle sahada daha çok kadınların olması gerekiyor. Ayrıca deprem bölgesindeki hekim ve sağlıkçılar, sağlık müdürlükleri üzerinden 20 Şubat’ta işbaşı yapmaya çağırılmıştı. Bu insanların da yakınlarını kaybettiği veya ailesini güvenli bir alana ulaştırmak çalıştığı göz önünde bulundurmalı ve yerlerine başka illerden sağlıkçılar görevlendirilmeli.”
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***