YORUM | HASAN CÜCÜK
Süper Lig’de şüphesiz sonucu en çok merak edilen maçların başında Fenerbahçe–Galatasaray müsabakaları geliyor. Sadece Türkiye’nin değil, dünyanın önemli derbilerinden biri olarak kayıtlara geçmiş bulunuyor. Yılın ilk derbisine Fenerbahçe ev sahibi olma ve başarılı iç saha istatistiği ile çıkarken, Galatasaray’ın deplasman karnesi artılarla doluydu. Kadıköy fobisini yenmenin rahatlığıyla gelen Galatasaray’da Okan Buruk dersini iyi çalışmanın karşılığını 3 puanla aldı.
Kadrolar açıklandığında Fenerbahçe sahaya 3’lü defans hattıyla çıkıyordu. Bu diziliş Fenerbahçe taraftarını endişeye sevk etmeye yetiyordu. Zira, sarı-lacivertliler 3’lü defansla çıktığı maçlarda daha çok puan kaybı yaşamıştı. Galatasaray kadrosunda ise radikal sayılacak değişiklikler vardı. Icardi ve Gomis’i yedek soyunduran Okan Buruk, forvet hattında Barış Alper’i sahaya sürdü.
İlk düdükle birlikte Fenerbahçe oyunu rakip alana yıktı. Her ne kadar top sarı-lacivertli oyuncuların ayağında gidip gelse de pozisyon bulmada zorlandılar. İlk çeyrekten sonra Galatasaray rakibinin üzerine gitmeye başladı. Üçlü defansın zayıf yanını keşfeden Okan Buruk, defans arkasına Barış Alper ve Kerem’le sarkma emrini verdiği açıktı. Daha önceki maçlarda ofsayt taktiğini başarılı uygulayan Fenerbahçe defansı, derbide oldukça kötü bir fotoğraf ortaya koydu. Baskıyı kırdıktan sonra Fenerbahçe kalesinde pozisyonlar bulan Galatasaray aradığı golü 32. dakikada Sergio Oliviera’nın ayağından buldu.
Fenerbahçe forvetinin defansı aştığında anlarda sahneye Muslera çıktı. İlk devrenin son dakikalarında kurtardığı iki topla, takımının soyunma üstün girmesini sağladı. İkinci devrede top yine Fenerbahçe’de, pozisyon üstünlüğü Galatasaray’da oldu. Rakip defansın arkasına atılan topların yanısıra kazanılan toplarla hızla rakip kaleye geldi. Defans hattında ise Abdulkadir–Nelsson ikilisi kusursuz oynadı. Abdulkadir, Batshuayi’ye adım attırmadı. Nelsson ise tehlikeli noktaya gelen tüm topları savuşturdu.
Hücumda çoğalamayan Fenerbahçe, defans hattında da basit hatalar yaptı. İlk devre aksatan Gustavo Henrique’yi kenara alan Jesus, üçlü defanstan vazgeçmeyip bu kez Arao’yu defans çekti. Geçen sezon Fenerbahçe defansının emniyet sübabı Attila Szalai’deki düşüş derbide de devam etti. Pas hatalarına, rakibi kaçırma da eklendi. Galatasaray forveti biraz daha dikkatli olsa, skor ilk saat dolmadan tarihi farka giderdi. Hep kaçıracak değillerdi elbette. Yine defans arkasına yapılan hızlı koşuyla Kerem farkı ikiye çıkardı. Gol sonrası VAR kontrolünün 4 dakikaya yakın sürmesi ise sistemin aradan geçen yıllara rağmen aksamaya devam ettiğinin göstergesiydi.
Jorge Jesus’un oyuncu değişiklikleri ne oyuna ne skora katkı sağladı. Galatasaray, aynı oyun anlayışından taviz vermeden, 50 bine yakın rakip taraftar önünde istediğini almayı başardı. 86. dakikada İrfan Can’ın kırmızı kart görmesiyle Fenerbahçe cephesinde tüm umutlar bitti. Kalan süre sarı-lacivertliler için ızdırap doluydu. Kadıköy’de Galatasaray’a karşı mutlak favori çıkılan yıllar artık yoktu. Son 4 yılda üçüncü kez rakiplerine boyun eğdiler. Maçın fişini çeken isim Icardi oldu. Gol öncesi Serdar Aziz’in ikramını Icardi geri çevirmedi. Kadıköy’e lider olarak gelen Galatasaray, 3-0’lık net skorla hem lider hem de puan farkını 4’e çıkarmış olarak döndü.
Fenerbahçe’de Dünya Kupası öncesi kusursuz işleyen çarklar bozulmuş durumda. Jorge Jesus adının Portekiz ve Brezilya milli takımları için geçiyor olmasının, tecrübeli hocada konsantrasyon kaybına yol açtığı aşikar. Son 4 maçta alınan ikinci yenilgi, ciddi bir uyarı. Hem de ezeli rakipleri Trabzonspor ve Galatasaray’a karşı. Galatasaray yenilgisi Fenerbahçe’de sadece moralleri bozmayacak, 8 yıldır hasret olunan şampiyonluğa olan inancı daha da azaltacak. Galatasaray sadece 3 puanla dönmüyor. Okan Buruk, artık koltuğun mutlak hakimi ve şampiyonluğun en önemli favorisi.
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***