AKP’li Üsküdar Belediyesi’nin, geçen 5 Ocak’taki oturumunda belediyeye ait gayrimenkullerin satış, kiralama, tahsis ve trampa yetkisi, belediye başkanı güdümündeki belediye encümenine devredilmişti.
CHP’DEN EYLEM
CHP Üsküdar İlçe Başkanlığı, bu kararla birlikte belediye meclisinin fiilen lağvedildiği gerekçesiyle bugün eylem yaptı. Belediyenin önünde yapılan protestoya CHP İstanbul milletvekilleri Mahmut Tanal ve Gökan Zeybek de katıldı.
Hazırlanan ortak açıklamayı okuyan CHP Üsküdar İlçe Başkanı Mert Bahçetepe, belediyenin kimi zaman imar talanına, kimi zaman da kamu kaynaklarının yandaşlara aktarılmasına ve peşkeş çekilmesine karşı siyasi ve hukuki mücadelelerini sürdürdüklerini belirtti.
Bahçetepe, şöyle konuştu:
”ÜSKÜDAR HALKININ İRADESİNE KARŞI YAPILMIŞ BİR DARBEDİR”
Üsküdar Belediye Meclisi’nin ocak ayı toplantısında, tüm itirazlarımıza rağmen AKP ve MHP’li meclis üyelerinin oylarıyla alınan kararla belediye adına kayıtlı bütün gayrimenkullerin satışı ve kiralanması hususunda kanun gereği belediye meclisine ait olan yetkilerin tamamı AKP ve MHP’lilerden oluşan belediye encümenine devredilerek gasp edilmiştir. Bu karar, Üsküdar halkının iradesine karşı yapılmış bir darbedir. Belediye Meclisi fiilen lağvedilmiştir. Belediye encümenine satış konusunda yetki verilen bu gayrimenkuller, Üsküdar Belediye Başkanı’nın veya encümeninin şahsi malı değil, tüm Üsküdar halkının ortak malıdır. Üsküdar Belediyesi, bu gayrimenkullerin satışı ile aslında Üsküdar halkının geleceğini de satışa çıkarmaktadır. İstanbul’un 39 ilçe belediyesi arasında en büyük bütçeye sahip ikinci belediye konumunda bulunan Üsküdar Belediyesi, geçtiğimiz yıl 900 milyon ek borç alarak bütçe disiplini konusundaki olumsuz sicilini ortaya koymuştur. Belli ki, tek adam rejiminin ülkeyi sürüklediği ekonomik buhran, Üsküdar Belediyesi idaresinin de ekonomik zorluklar çekmesine sebep olmuştur. Nitekim, ekonomik krizle boğuşan vatandaşlarımızın alın terinden toplanan vergilerden oluşan bütçeyle yetinemeyen Üsküdar Belediyesi, halkın mallarını satarak elde ettiği ek kaynaklarla israf ve basiretsizliğine çözüm üretmeye çalışmaktadır.
”RANT ODAKLI UYGULAMALAR HIZ KESMEDEN DEVAM EDİYOR”
Tüm Türkiye, kaynakların halk için kullanıldığı, sosyal belediyeciliğin en güzel örneklerini Millet İttifakı tarafından yönetilen belediyeler aracılığıyla deneyimlerken; Üsküdar’da hâlâ kaynaklar yandaşlara peşkeş çekilmekte, kıymetli araziler hangi amaca hizmet ettiği meçhul şekilde satılmakta ve rant odaklı uygulamalar hız kesmeden devam etmektedir. Nitekim Hilmi Türkmen ve ekibi, bugün itibarıyla artık belediye yönetiminden ziyade bir müteahhit ve emlakçı gibi çalışmaktadır. Uyguladıkları yanlış politikalar ve yandaşlarını zengin etme zihniyetlerinden dolayı daha önce karakol, cami gibi kamusal alanları dahi satmakta sakınca görmeyen Üsküdar Belediyesi’nin, mecliste karşılaştığı sert muhalefet ve oluşan kamuoyu tepkisi nedeniyle süreci meclis dışına taşıması ve tüm yetkiyi encümen üzerinde toplaması, hukuk tanımaz uygulamalarının son ve belki de en akıl almaz örneğidir. Bu hukuksuz bir karardır. Şeffaflıktan ve hesap verebilirlikten bu denli uzak bir anlayışın topluma fayda sağlaması beklenemez. Bugüne kadar yaklaşık 100 dönümün üzerinde arazi satışı yapan ve pek çok kıymetli yapıyı yandaş vakıf ve derneklere iş birliği adı altında devreden Üsküdar Belediyesi’nin, satış ve kiralama yoluyla varlığını sürdürme çabası tükenmişliğinin en net göstergesidir. Üsküdar Belediyesi’nin tüm bu yanlış uygulamalarının ve tercihlerinin faturasını Üsküdar halkı ödemek zorunda değildir.
”İPTALİ İÇİN GEREKLİ DAVALARI AÇACAĞIZ”
Ayrıca, 20 yıllık AKP iktidarının son aylarına geldiğimiz bugünlerde, İstanbul Büyükşehir Belediyesi üzerinden kesilen kaynakların seçim sürecinde ilçe belediyeleri üzerinden elde edilmesine dönük hiçbir adıma müsaade etmeyeceğimiz de bilinmelidir. Bugün buradan tekrar bir çağrı yapıyoruz; yapılacak olan ilk seçimlerde, Millet İttifakı iktidarında, geçmişten bugüne Üsküdar halkının öz gücü ile var ettiği kaynakları, kamusal alanlarına hukuksuz bir şekilde göz koyan her kim var ise yargı önünde hesap vereceklerini unutmamalıdır. Bu duygularla hafta başı itibarıyla söz konusu meclis kararının iptali için gerekli davaları açacağımızı ve ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunarak gerekli tüm hukuki yollara da başvuracağımızı buradan tüm yetkililerin ve kamuoyunun bilgisine saygılarımızla sunarız.”
GÖKAN ZEYBEK: BUNUN İPTALİNİ MUTLAKA SAĞLAYACAĞIZ
Gökan Zeybek de belediyenin, Üsküdar halkının vergileriyle kendisine verdiği bütçeden kimi kaynakları müteahhitlik hizmetleri adı altında kullanmaya başladığını söyledi. Zeybek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ne zamandan beri Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin belediyeleri, asli hizmetli olan, asli görevi olan halka hizmetin yanında müteahhitlik hizmetlerine başlamıştır? Daha da ilginci Üsküdar Belediyesi’nin bu hizmetler karşılığında kamu kurumlarından, Milli Emlak’tan almış olduğu Üsküdar ilçesinin dışındaki kimi parselleri, kendisine göre belirlediği fiyatlarla, yandaşlarına düşük fiyatlarla sattığı, bu manada Üsküdar halkının vergilerinden toplanan bütçeden birtakım çevrelere rant aktarıldığı da açık biçimiyle ve Üsküdar Belediyesi’nin Denetim Komisyon raporlarında da açıkça belirtilmiştir. İstanbul’un en borçlu belediyelerinden biri hâline gelmiş bu kadim Üsküdar ilçemizin belediyesine buradan bir çağrı yapmak istiyorum. Demokrasinin en temel ölçütü seçimlerdir, milletin iradesidir. Milletin iradesinin temsilcisi de belediyelerde meclislerdir. Üsküdar Belediye Meclisi’ni etkisiz kılmaya dönük, hesap vermekten kaçmaya dönük ve her bir parselin satılması ve kiralanmasıyla ilgili Üsküdar halkının onun temsilcisi belediye meclis üyeleri eliyle denetiminden kaçırılmaya çalışılmasını takip altındayız. Arkadaşlarımız bu meclis kararı yürürlüğe girdiğinde bunu dava edeceklerdir. Bunun iptalini mutlaka sağlayacağız. Çünkü Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet bize, milletin iradesinin üzerinde hiçbir irade olmayacağını göstermiştir.”
MAHMUT TANAL: TAMAMEN SİYASİ BİR KARARDIR
Zeybek’in ardından konuşan Mahmut Tanal da Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen’i eleştirdi. Tanal, şunları söyledi:
“Eğer biz büyük bir aileysek Üsküdar olarak, aile ferdi biz gayrimenkulleri o ailenin yönetimini, şirketin yönetimini eğer Hilmi Türkmen’e verilmiş ise Hilmi Türkmen demek ki Üsküdar’ı batırmıştır. Batırdığı için gayrimenkulleri satışa çıkarmıştır. Peki, aile bireyleri o ailenin zararına, o ailenin ekonomik durumunu yönetemiyorsa, o yetkiyi ondan alırız. Peki, Üsküdar halkının gayrimenkullerini, Üsküdar Belediyesi’ni borca batık durumuna, müflis durumuna getirdiği için satışı hukuka uygun mudur sorusu; belediye başkanları ve belediye meclislerinin idari ve cezai sorunuyla ilgili kitapta der ki, bu yetkilerini eğer keyfice, hukuk dışı kullanıyorlarsa mutlak ama hem idari anlamda hem cezai anlamda sorumludur. Yani ‘Bu yetkiyi belediye meclis üyeleri, biz başkana verdik, başkanın sorunudur bu sorun’ diyen belediye meclis üyeleri de kurtulamaz. Mevcut olan hükümler şunu söylüyor. Yetkiyi verirsin ama yetkinin kapsamına, yetkinin tüm niteliklerini evsaflarını ayrıntılı bir şekilde vermek zorundasın. Aksi takdirde açık çek gibi, beyaza imza gibi ‘Al başkan, biz sana bu gayrimenkulleri verdik. İster sat ister kiraya ver ister bağışla ister trampa yap, ne yaparsan yap’ bu şekildeki yetkiler suç teşkil etmektir. CHP Üsküdar ilçe örgütü olarak, CHP İstanbul il örgütü olarak bunun takipçisi olacağız. Bu karardan bir an önce dönmelidirler. Bu satış kararı hukuki değil, tamamen siyasi bir karardır. Bu siyasi kararın hesabını da yüce yargı önünde vermek zorundadırlar.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***