YORUM | HASAN CÜCÜK
Dünya futbolunun yaşayan efsanesi Edson Arantes do Nascimento ya da herkesin bildiği adıyla Pele, 82 yaşında hayata veda etti. Yeşil sahalara 1977 yılında veda eden Pele, son nefesine kadar halen futbol denince akla ilk gelen isimlerden biri olmaya devam etti. Pele’yi farklı kılan oynadığı futbol ve attığı gollerin yanı sıra hiçbir futbolcuya nasip olmayan Dünya Kupası’nı tam 3 kez kaldırma başarısını göstermesiydi.
Dünya futbolunun ‘Siyah İncisi’ artık hayatta değil. Bir yıldan uzun süredir kemoterapi gören 82 yaşındaki Pele’nin vücudundaki kanserin bu yılın başlarında akciğer, karaciğer ve bağırsaklarına yayıldığı tespit edilmişti.
Pele sıradan bir isim değil. Adeta bir masal kahramanı. 45 yıl önce futbolu bıraktı ama futbol onun adını bırakmadı. Pele’yi canlı seyretme imkanı bulamayan milyonlar, onun efsanesini dinleyerek büyüdü. Televizyonların hayatımıza girmesiyle siyah-beyaz ekranlarda Pele’nin eski maçlarını seyrettik.
Pele, kariyerinin tamamına yakınını ülkesinde geçirdi. Latin Amerika’da yıldızını parlatanların sonraki durağı Avrupa olmasına karşılık, Pele ‘ihraç edilemez ürünler’ listesinde oldu. 1961’de dönemin Brezilya başkanı Janio Quadros, Pele’yi “ihraç edilemeyecek” bir “ulusal hazine” ilan eden bir kararname çıkardı. Brezilyalı efsane 1975 yılında New York Cosmos takımına katılarak sonunda yabancı bir kulüp için oynamış oldu. Pele, 1975-77 arası futbol oynadığı takımını 1977’de şampiyonluğa taşırken 1 Ekim 1977’de kariyerinin son maçına yaklaşık 75 bin taraftar önünde çıktı.
Futbola veda ettikten sonra farklı bir yol izledi. Eşofmanlarını giyip teknik adamlık yapmadı. Başarısız olup da adına leke sürdürmedi. Teknik adamlık yapmadı ama futbol yönetiminden uzak da kalmadı. 1990’da Brezilya devlet başkanlığına aday olabileceğini açıkladı. Teklif gelmeyince bu hayali suya düştü. Ancak 1995-98 arasında spor bakanlığı koltuğuna oturdu. Bakanlığı sırasında profesyonel futbolculara kulüplerle daha fazla pazarlık gücü veren yasanın çıkmasını sağladı.
Henüz 17 yaşındayken İsveç’in ev sahipliği yaptığı 1958 Dünya Kupası’nda adını tüm dünyaya duyurdu. İlk dünya kupasını burada kazandı. Ardından 1962 ve 1970 Dünya Kupası’nı ülkesine getiren isim oldu. 1958-70 arasındaki 4 kupadan üçünü kazanan Brezilya, 4’üncü kupası için 24 yıl bekleyecekti. Kariyeri boyunca çıktığı 1363 maçta 1281 kez fileleri havalandırdı.
Pele adı yüzbinlerce Brezilyalı gencin ilhamı. Sadece Brezilyalılar için değil, dünya üzerindeki milyonlar için de. Gol attı, kupa kaldırdı, rakip defansı darmadağın etti. Bunlarla yetinmedi zaman zaman kaleye geçti.
1980’de başrolünü Sylvester Stallone’nin oynadığı “Escape to Victory” (Zafere Kaçış) filminde rol aldı. Film, İkinci Dünya Savaşı sırasında Nazilerin futbol takımı ile bir mahkûm takımı arasında geçen maçın hikâyesini anlatıyordu. Filmde Pele’nin Ardiles’in mükemmel pasıyla attığı rövaşata golü hafızalarda derin iz bıraktı. FIFA’nın ‘asrın futbolcusu’ unvanına layık gördüğü Pele artık hafızalarda yaşamaya devam edecek.
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***