ANKARA – Yasal bir siyasi partinin MYK toplantısına katıldıkları için suçlandıklarını belirten HDP eski MYK üyesi Alp Altınörs, “Burada yargılanan fiil DAİŞ’e karşı tweet atmaktır” dedi.
DAİŞ’in Kobanê’ye yönelik saldırıları üzerine 6-8 Ekim 2014’te gerçekleşen protesto eylemleri gerekçe gösterilerek Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de aralarında bulunduğu 17’si tutuklu 108 ismin yargılandığı Kobanê Davası’nın 20’nci duruşmasının 7’nci oturumu, Sincan Cezaevi Kampüsü Duruşma Salonu’nda görüldü.
Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi heyeti tarafından görülen davanın duruşmasına Halkların Demokratik Partisi (HDP) il ve ilçe yöneticileri, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi avukatlar ve çok sayıda izleyici katıldı.
Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde bulunan siyasetçilerin bir kısmı duruşmaya gelirken, farklı cezaevlerinde bulunan siyasetçiler, duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.
Duruşma, verilen aranın ardından tutuklu HDP eski MYK üyesi İsmail Şengül’ün beyanlarıyla devam etti. Şengül, “İddianameye göre devletin birliğini bozma kastıyla hareket etmiş olmam gerekir ama iddianamede herhangi bir iradem olduğuna dair bir ibare yoktur. 6-8 Ekim’deki olayların gelişmenin gelişmesine dönük herhangi bir çaba içerisinde olduğuma dair iddianamede herhangi bir şey yoktur. Yeni yıla dostlarım ve ailem ile girmek istiyorum. Tahliyemi talep ediyorum” diye belirtti.
Sonrasında tutuklu HDP eski MYK üyesi Alp Altınörs beyanlarda bulundu.
ALTINÖRS: YALAN TANIKLIKTA SOMUT ÇIKAR
Tanık ifadelerinin birbirleri arasında çeliştiğini dile getiren Altınörs, “Yalan tanıklıkta somut çıkarı olduğu için Merdan Rüştü Ovalıoğlu’nun ifadelerinin somut delil olarak kullanılamaz. Kumpas mahsulü olan ifadelerle tutukluluğa devam kararı vermeniz hukuken mümkün değildir. İfadelerde yer alan hangi somut gerekçelerin tutukluluk devam kararının dayanağı yapıldığını öğrenememekteyiz” dedi.
‘GİZLİ TANIK MAHİR YALAN SÖYLEMEKTEDİR’
Altınörs, devamla şöyle konuştu: “Gizli tanık ifadeleri HTS raporları gibi maddi olgularla da çelişmektedir. Gizli tanık Mahir’in savcılıkta verdiği ‘MYK toplantısına KCK Türkiye sorumlusu katıldı ve MYK’ye karar aldırıldı’ sözler 2 yıldır tutukluluk gerekçesi olmuştur. Ferhat Aksu’nun telefonunun Diyarbakır’da olduğu kayıtlarda görülmüştür. Mahir yalan söylemektedir. Bir MYK üyesi MYK toplantısına katılmasıyla suçlanabilir mi? Aksi halde bu siyasi parti yasasının çiğnenmesi anlamına gelecektir. Saat 12.04’te HDP Genel Merkezi tweet atmış. Gündemin Kobanê olduğu belirtilen PM ve MYK toplantısını ilan etmiş. Yeri de ilan edilmiş. O gün AKP PM de toplansaydı Kobanê’deki durumu ele alırdı. Siyasi partilerin görevi o günün gündemine dair bir şeyler yapmaktır, söz söylemektir.
YARGILANAN FİİL DAİŞ’E KARŞI TWEET ATMAKTIR
Tüm Türkiye’nin yerini ve zamanını bildiği bir toplantıdan bahsediyoruz. Bir demokratik protesto çağrısı yapmış. Bütün senaryoların yazıldığı MYK bu. Biz şeriat mahkemesiyiz’ diyorsanız tamam. Biz DAİŞ’e karşı mücadele ettik ve çağrıda bulunduk. Doğru, ama bunun ötesindekiler yalan. Yasal bir siyasi partinin toplantısına katıldığımız için suçlanıyoruz. Burada yargılanan fiil DAİŞ’e karşı tweet atmaktır. Biz bir terör örgütüne karşı çağrı yaptığımız halde paradoksal biçimde terör örgütü üyeliğiyle suçlanıyoruz. Yaklaşık iki buçuk yıldır elimizden alınmış olan özgürlüğümüzün iadesini talep ediyorum.”
‘GELECEK AYDINLIK DEĞİL’
Altınörs’ün ardından söz alan tutuklu HDP eski MYK üyesi Bülent Parmaksız, Türkiye’nin siyaseten “kritik” bir süreçten geçtiğini ifade etti. Türkiye halklarının örgütsüz bırakıldığını ve bu nedenle yön veremediğini söyleyen Parmaksız, “Yön verenler geleceğimizi belirleyecek ama bu gelecek aydınlık değil” dedi.
‘F TİPLERİ YAVAŞ VE SESSİZ ÖLÜMLERDİR’
Hayata Dönüş operasyonunun gerçekleştiği 19 Aralık 2000 tarihinde tutuklu olduğunu hatırlatan Parmaksız, “Biz koğuş ortamında kalıyorduk. Son iki yüz yıllık tarihimiz batıcıdır ama Türkiye toplumu Ortadoğu toplumudur. Biz birlikte yaşamayı severiz. O dönemde açlık grevlerine başladık. Türkiye’de o kadar çok adaletsizlik vardı ki bunların duyulmaması için bizi dipsiz kuyularına attılar. Sabah saatlerinde geldiler. Ölüm orucunda olanları alacaklardı, zorla müdahale etmek için. Sonra bizi F tiplerine attılar. Deney fareleri gibi ikişer üçer kaldık. 30 arkadaşımızı kaybettik. Tarihler 20 Aralık 2022. Sincan 1’Nolu F Tipi’nde bir korgeneral öldü. Vural Avar. 84 yaşında bir insanı onca hastalığı varken içeri atmayı kabul etmiyorum. Suçu ne olursa olsun. Zulüm çok arttı. Hep ölüyoruz. Bu böyle kalmaz. Bunun ahları çıkar. F tipleri yavaş ve sessiz ölümlerdir” ifadelerini kullandı.
İddia makamının mütalaada kendisi hakkında “KCK siyasi alanda üye” dediğini belirten Parmaksız, son olarak “Savcı beni istihbarata, kontr-gerilla birliklerine sorabilir. Hiç biri benimle ilgili KCK’li demeyecektir. Afyon Emirdağ karakoluna gidin orada da Parmaksız ‘KCK üyesi mi’ diye sorun ‘hayır’ derler” diye konuştu.
Daha sonra duruşmaya 15 dakika ara verildi. Verilen aranın ardından HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş söz alarak mütalaaya karşı yarın söz hakkını kullanmak istediğini söyledi.
Ardından duruşmaya yarın devam edilmek üzere ara verildi.
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***