İZMİR – Riha’da, 1993’de gözaltında kaybedilen Hüseyin Taşkaya’nın akıbetini soran İHD İzmir Şubesi üyeleri, Taşkaya’nın gözaltında kaybedilmesinden korucu ve dönemin askerlerinin sorumlusu olduğunu vurguladı.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi, gözaltında kaybedilenlerle ilgili iki haftada bir “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” şiarıyla yaptığı basın açıklamasını Konak Eski Sümerbank önünde gerçekleştirdi. “Kayıplar vicdandır, vicdana sahip çık” pankartının açıldığı bu haftaki açıklama, 6 Aralık 1993’de gözaltına alınan Hüseyin Taşkaya için yapıldı.
Açıklama metnini İHD İzmir Şubesi Başkanı Zafer İncin okudu.
Gözaltında kaybetmenin insanlığa karşı işlenmiş bir suç olduğunu vurgulayan İncin, “Bu suçu işleyen, işlenen bu suçu açığa çıkarmayan, gizleyerek sürdüren tüm yönetimler bu insanlık suçundan sorumludur. Gözaltında kaybetme; evrensel hukukta, failler kaybolan kişinin akıbetini ve yerini gizli tuttukları sürece süreklilik taşıyan bir suç sayılmaktadır. Bu hafta da sizlerle yine bir kayıp hikayesini, aslında gerçeğini paylaşacağız. 42 yaşındaki 4 çocuk babası Hüseyin Taşkaya, Siverek’te yaşıyordu. Bucak Aşireti’nin hâkimiyetinde olan Siverek’te 90’lı yıllarda ağır hak ihlalleri yaşanıyordu. Müteahhit olan ve çevresinde sözüne itibar edilen Hüseyin Taşkaya, bu ihlalleri eleştirdiği için güvenlik güçlerinin ve Bucak Aşireti’nin hedefindeydi. Hüseyin Taşkaya, 6 Aralık 1993 tarihinde Siverek Bağlar Mahallesi’ndeki amcasının evinden askerler, polisler ve Bucak aşiretine mensup korucular tarafından gözaltına alındı” dedi.
BAŞVURULAR SONUÇSUZ KALDI
Gözaltı işlemini gerçekleştiren 30 araçlık konvoya Siverek Jandarma Karakol Komutanı Üsteğmen Ahmet Şentürk’ün komuta ettiğini kaydeden İncin, “Ailesi Hüseyin Taşkaya’yı sormak için jandarmaya, emniyete, savcılığa ve valiliğe başvurdu. Askeri yetkililer gözaltı işleminden kısa bir süre sonra Taşkaya’nın polisler tarafından götürüldüğünü söyledi. Emniyet ‘bizde yok Sedat Bucak’a sorun’ dedi. DYP milletvekili, aşiret reisi- korucu başı Sedat Bucak ‘Bizim ekip almış fakat devlete teslim etmiş; bundan sonra haberimiz yok, devlet biliyor’ dedi. Siverek Cumhuriyet Başsavcılığı, Hüseyin Taşkaya’nın gözaltına alınmasını ailenin soyut iddiası olarak değerlendirdi ve takibata yer olmadığı iddiasıyla ‘takipsizlik kararı’ verdi. Ailenin tüm başvuruları sonuçsuz kaldı” diye belirtti.
KORUCU VE ASKERLER SORUMLU
Hüseyin Taşkaya’dan bir daha haber alınamadığını söyleyen İncin, Hüseyin Taşkaya’nın gözaltında kaybedilmesinden korucu başı Sedat Bucak başta olmak üzere korucular Ahmet Bucak, Ahmet Ersin Bucak, Halil Beyazkaz, Kemal Üzeyroğlu, İsmet Özeyranoğlu, Mustafa Üzeyroğlu sorumlu olduğunun altını çizdi. İncin, “Hüseyin Taşkaya’nın gözaltında kaybedilmesinde dönemin Siverek Jandarma Karakol Komutanı Üsteğmen Ahmet Şentürk, Siverek Kaymakamı Celalettin Yüksel, Urfa Jandarma Alay Komutanı Seral Saral, Jandarma Asayiş Bölge Komutanı Korgeneral Hasan Kundakçı, Urfa Emniyet Müdürü Mehmet Cebe, Urfa Emniyet Müdürlüğü Siyasi Şube Müdürü Mustafa Tekin, Urfa Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Fidanboy, Urfa Valisi Tevfik Ziyaeddin Akbulut sorumludur” diye konuştu.
Açıklama yapılan oturma eyleminin ardından sona erdi.
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***