HABER MERKEZİ – İnsan Hakları Haftası’na dair yapılan açıklamalarda, iktidarın fabrika açmak yerine muhalifleri cezalandırmak için yeni cezaevleri açtığı vurgulandı.
İnsan Hakları Haftası dolayısıyla birçok kentte açıklama yapılarak, tutuklulara dayanışma kartleri gönderildi. Wan’da bulunan sivil toplum örgütleri, İnsan Hakları Derneği (İHD) Şube binası önünde açıklama yaptı. Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Wan Temsilciliği hekimlerinden Hüseyin Yaviç, “20 yıldır bu ülkeyi yöneten iktidar, fabrikalar açmak, istihdam yaratmak, gençler, kadınlar, çocuklar için sosyal mekânlar oluşturmak yerine, ülkenin her tarafına cezaevleri inşa etmekte, bu cezaevleri için övünerek açılışlar yapmaktadır” dedi.
‘WAN ABLUKA KENTİNE DÖNDÜ’
İktidarın kendisi gibi düşünmeyen siyasetçi, gazeteci ve insan hakları savunucularını cezaevlerine koyduğuna dikkati çeken Yaviç, “İktidarın yarattığı bu atmosferde dün Van’da tam bir abluka yaşandı. Zırhlı araçlarla, çevik kuvvet ekipleriyle kent adeta kuşatıldı” dedi. İktidar yandaşlarının eylemlerinin yasaklanmadığını anımsatan Yaviç, dünkü tecrit yürüyüşünde yaşananlara değinerek, “48 yurttaş darp edilerek gözaltına alındı. Kaldırımda bekleyen vatandaşlara plastik mermiler sıkıldı, hakaretler edildi. Görev başındaki basın mensuplarının görevlerini yapmaları engellendi, kimi basın mensupları tartaklandı” dedi.
‘HUKUSUZLUKLARA SON VERİN’
Van Valisi’nin kentte “kaosu, hukuksuzluğu ve eşitsizliği” yaşattığını ifade eden Yaviç, şöyle devam etti: “Van Valisine buradan sesleniyoruz; kurumların önünde bulunan beton blokları göstermelik bir şekilde kaldırmakla kente demokrasi ve eşitlik gelmez. Sizin göreviniz, tüm yurttaşlara anayasanın eşitlik ilkesine uygun bir şekilde davranmaktır. Sizin göreviniz, iktidarı kayırıp muhalif kesimlere zulmetmek değildir. Buradan kolluk kuvvetlerine de bir çağrımız var; Kanunlara aykırı, hukuksuz bir emri uygulamak, uygularken yurttaşlara eziyet etmek suçtur. Bugün olmasa bile bir gün bu suçların hesabı kanun önünde mutlaka sorulacaktır. Bu uygulamalarınızdan korkmuyoruz, susmuyoruz, itaat etmiyoruz. Hangi koşulda olursa olsun demokrasiyi, insan haklarını ve barış mücadelesini savunmaya devam edeceğiz.”
İSTANBUL
İHD İstanbul Şubesi, cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine dikkat çekmek amacıyla dernek binası önünde açıklama yapmak istedi. Polisler, yasak gerekçesiyle açılan pankarta el koydu. Buna rağmen açıklama yapan İHD İstanbul Şubesi Başkanı Gülsen Yoleri, 2022 Nisan ayı itibariyle cezaevlerinde 651’i ağır olmak üzere toplam bin 517 ağır hasta tutuklu bulunduğunu belirtti. Hasta tutukluların yeterli sağlık ve tedavi hakkına erişemediklerini, bu nedenle hastalıklarının hızla ilerlediğine dikkati çeken Yoleri, “Sevkler sırasında kelepçe ve hücre tipi ring aracı uygulamasının, hastanede kelepçeli muayene ve tedavi dayatılmasının, tetkiklerin zamanında yapılmamasının, kronik hastalıklarda düzenli kontrol ve takip yapılmamasının, ilaçların düzenli verilmemesinin ve hapishanelerde sistematik olarak uygulanan uzun süreli tecrit ve izolasyonun yıpratıcı etkilerine eklenen kötü muamele ve keyfi infaz uygulamalarının yarattığı aşırı stresin olumsuz etkileri bilinmektedir. Hasta mahpuslar yönelik keyfi engeller çıkarılmakta, mahpuslar dört duvar arasında ölüme terk edilmektedirler” şeklinde konuştu.
DAYANIŞMA KARTLARI GÖNDERİLDİ
Yoleri, Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) hastane raporlarını dikkate almadığını belirterek, hasta tutukluların tahliye edilmemesindeki en büyük nedenin ATK olduğunu vurguladı. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın hasta tutuklulara ilişkin yaptığı açıklamayı anımsatan Yoleri, “Hasta tutuklular ve ailelerinde umut yaratmakla birlikte halen adım atılmaması, bu açıklamanın sözde kalacağı düşüncesini büyütmektedir” diye kaydetti. Açıklamanın ardından Marmara Bölgesi’nde bulunan cezaevindeki tutuklulara dayanışma kartı gönderildi.
AMED
İHD Amed Şubesi, THİV, ÖHD, 78’liler Derneği, Tabipler Odası ve Baro üyeleri, 10-17 Aralık İnsan Hakları Haftası kapsamında Sur’daki PTT Şubesi’nde hasta tutuklulara kart ve mektup gönderdi.
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***