Serbest Görüş Dış Haberler
Reichbürger veya Türkçe çevirisiyle, “Krallığın Vatandaşları”, bu haftaya kadar Almanya’da pek de ciddiye alınmayan bir aşırı sağcı bir gruptu. Yıllardır var olan topluluk, birçok kişi tarafından, “üşütük” ve “zararsız” olarak nitelendiriliyordu.
Geçen çarşamba, Almanya’da savcılar ve istihbarat yetkilileri, grubun hükümeti devirip ardından başbakanı öldürme planı yaptığını ortaya çıkardıktan sonra Reichbürger ve aşırı sağın oluşturduğu tehdit, su yüzüne çıktı. New York Times’ın değerlendirmesine göre, koronavirüs ve aşılar konusundaki komplo teorileriyle güçlenen Reichbürger’in ciddi bir terör tehdidi haline geldiği anlaşıldı.
Grubun darbe planının ortaya çıkmasıyla tutuklananların arasında bir hâkim, doktor, pilot, klasik tenör ve üç polis memuru bulunuyor. Tutuklananlardan 15’ini ise eski ve mevcut askerler ile silahlara erişimi olan yedek kuvvet mensupları oluşturuyor. Bulgulara göre, eski Alman kraliyet ailesinden gelen bir “prens”, devletin yeni başı ilan edilecek ve aşırı sağcı bir parlamento göreve başlayacaktı. Aşırı sağcı grup üyeleri, hükümeti devirme planlarını yürürlüğe soktukları sırada elektrik ağını sabote etmeyi planlıyorlardı.
Almanya, 2. Dünya Savaşı sonrası en büyük terörle mücadele operasyonlarından biri olan bu baskınları, Reichbürger’i aylarca gözlemledikten sonra yaptı.
Reichbürger, mevcut Alman devletini, “tanımıyor”. Alman devleti verilerine göre, grubun üye sayısı ilk pandemi kapanmasından bu yana 2 binden yaklaşık 21 bine yükseldi.
Aşırı sağ ve komplo teorileri üzerine çalışmalar yapan Berlin merkezli araştırma şirketi CeMAS’tan Miro Dittrich, New York Times’a yaptığı açıklamada, “Tehlikeli olan tek şey bu grubun içinde silahlı ve eğitimli asker ve polis mensupları olması değil. Almanya’da silah ruhsatı alanların sayısı arttı ve bu gruptakilerin birkaçında ruhsat vardı” dedi.
Çarşamba günü baskın yapılan 50 ila 150 arasında dairede polis ve istihbarat yetkilileri, “Silahlar, elektroşok cihazlar, gece görüş gözlükleri, arbaletler, bıçaklar, çatışma kaskları ve hatta kılıçlar” bulunduğunu söyledi.
Bulunan dosyalar arasında grubun, “düşman” olarak nitelediği siyasetçi ve gazetecilerden oluşan bir liste de var. Listede düşman olarak Başbakan Olaf Scholz ve Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock’un da ismi yer aldı.
Bu haftanın dışında; Reichbürger, 2 yıl öce düzenlenen aşı karşıtı protestolar sırasında parlamento binasına girmeye çalışanların da arkasındaydı. Öte yandan grubun bu senenin başında Sağlık Bakanı’nı kaçırıp bir darbe tetikleme planı da yaptığına inanılıyor.
Almanya’da akademisyenlik yapan Hajo Funke, “Reichbürger çoğunlukla güvenlik yetkilileri tarafından ciddiye alınmıyordu. Ee tabii artık durum böyle değil” dedi.
‘Prens’ Heinrich XIII, çarşamba günü gözaltına alınırken.
Reichsbürgerr, onu ülkenin başına geçirmek istiyordu
Reichbürger, Almanya’da 2. Dünya Savaşı sonrası kurulan cumhuriyetin bağımsız bir devlet değil; kazanan müttefik ülkeler tarafından kurulmuş bir “yapı” olduğuna inanılıyor.
Reichbürger’in kurucusunun 1980’lerde bir grevde yer aldıktan sonra kovulan demiryolu işçisi Wolfgang Ebel olduğuna inanılıyor. Ebel’in memur olmak için açtığı davalar sırasında kendisine, “Krallığın Başbakanı” demeye başladığı belirtildi. Ebel, insanlara kimlik kartları ve pasaportlar satmaya başladı.
Reichbürger, pandemi dönemine kadar daha çok üyelerinin vergi ödemeyi reddetmesi ve kendi kimliklerini kullanmaya çalışmalarıyla gündeme geliyordu.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***