ÖZEL HABER | OĞUZ AYAR
15 Temmuz darbe girişimi, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) parlak bir kurmay subayının da hayatını altüst etti. O gece Boğaziçi Köprüsü’nde daha fazla insanlık dramı yaşanmaması için mücadele veren eski İstanbul İl Jandarma Komutanı Kurmay Albay Gürcan Sercan, generalliğe birinci sıradan terfi edecek bir subaydı. Hem akademisyen kimliği hem de kurumdaki başarısı dikkate alındığında dönemin Jandarma Genel Komutanı Galip Mendi’nin en değer verdiği askerler arasında yer alıyordu. Öyle ki kurmay albay olmasına rağmen, Galip Mendi ile baş başa görüşebilen nadir birkaç subaydan biriydi. Sercan’ın ve başında bulunduğu İstanbul İl Jandarma Alay Komutanlığı’nın şehirde hiçbir eylemi olmamasına rağmen, ekibinde bulunan 39 jandarma personeline ceza verildi. Sercan ve silah arkadaşları, “Cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçundan müebbet hapis cezası mahkum edildi.
TR724’e ulaşan güvenilir kaynakların verdiği teyitli bilgilere göre, darbeden iki ay önce İstanbul Jandarma İl Alay Komutanlığı İstihbarat Şubesi’ne, “Paralel yapı PDY” iddiasıyla TSK mensuplarının listesi gönderildi. Aslında İstihbarat Şube Müdürü, Sercan’a yakın bir kişi değildi. Amaç belliydi. Listedeki askerlerle ilgili gerekli çalışmaları yapın talimatıydı.
Dönemin Jandarma İstihbarat Şube Müdürü, vicdanı el vermemiş olacak ki, Mayıs ortasında İl Alay Komutanı Sercan’ın kapısı çalar. Sercan nezaketli bir yaklaşımla astıyla samimi bir görüşme yapar. Şube müdürü, cebinde taşıdığı fişleme listesini Sercan’ın önüne bırakır. “Komutanım bu liste dün geldi. Gizli olarak gönderildi. Sizin de isminizi görünce rahatsız oldum. Sizin Paralel yapıyla bir bağlantınız olduğunu düşünmüyorum. Ondan dolayı size bildirmek istedim.” der. Sercan elindeki listeyi baştan aşağı kontrol eder, Jandarma Genel Komutanlığı’nda ne kadar likayatli asker varsa “Paralel PDY” iddiasıyla listededir. Sercan liste için teşekkür eder ve şube müdürünü kapıya kadar yolcu eder. Şube müdürü kapı önünde “Komutanım lütfen gizli kalsın” demeyi de ihmal etmez.
Listede ismini gören Gürcan albay, iyi şeylerin olmayacağını düşünür. Görüşmeden birkaç gün sonra Ankara’ya gider. Jandarma Genel Komutanı Galip Mendi’den randevu alır. Mendi uzun bir zaman dilimi ayarlanmasını ister.
Kapıyı çalar, selamını verir ve makama girer. Jandarma Genel Komutanı Mendi, kendisini sıcak bir şekilde karşılar. Babacan bir tavırla, “Hoş geldin evladım” der. Kahvelerini söyler ve konuşmaya başlarlar. Sercan, gelme amacını açıkça ifade eder. “Komutanım benimle ilgili bir gelecek planınız yoksa, TSK’dan emekli olmayı düşünüyorum. Yeniden akademisyenliğe dönmek istiyorum” der. Ancak Orgeneral Mendi, “Gürcan evladım, birkaç ay daha bekle. Ondan sonra birlikte karar verelim. Acele etme” tavsiyesinde bulunur. Albay Sercan da, Ağustos şurasında terfi alacağını ve general yapılacağı hissine kapılır. Sonra Galip Mendi, çekmecesini çeker ve üç belgeyi çekerek, Albay Sercan’ın önüne bırakır. “Sercan evladım ben de anlamıyorum. MİT, Jandarma ve Emniyet ayrı ayrı seninle ilgili belge düzenlemişler. Senin de Paralel-PDY mensubu olduğunu belirtiyorlar. Her gün onlarca belge geliyor. İnan ki ben de bunaldım bu belgelerden. Ne yapacağımı bilemiyorum.” diyerek de bir çıkmazda olduğunu dile getirir.
Albay Sercan, söz konusu belgeyi eline alır ve inceler. MİT kaynak olarak emniyeti, Emniyet Jandarmayı, Jandarma da Emniyeti kaynak göstererek hakkında fişleme belgesi hazırlamıştır. Bu belgelerden sonra Sercan Albay’ın kafası karışmıştır. Çünkü kendisinin ipinin çekildiği Mayıs 2016’da Orgeneral Mehdi’nin makamında anlamıştır.
Belgeleri inceledikten sonra “Komutanım izniniz olurda İstanbul’a dönünce emeklilik dilekçemi vereyim. Sizi de zora sokmak istemem” der. Ancak Jandarma Genel Komutanı Mendi, “Evladım birkaç ay daha görevini devam et. Yaz ayında oturur daha detaylıca görüşürüz. Sakın acele etme” diye cevap verir. Bu konuşmadan sonra da Gürcan Albay yeniden İstanbul’a dönüş yapar.
İstanbul İl Jandarma Komutanı Kurmay Albay Gürcan Sercan, Galip Mendi’yi dinleyerek büyük bir oyunun içinde kendini buldu ve hayatı karardı. Yaklaşık altı yıldır cezaevinde aklanacağı günlerin hayalini kuruyor. Galip Mendi ise Ankara’da emekliliğinin tadını çıkarıyor.
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***