İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Kendinizi Erdoğan’ın karşısında rakip olarak mı görüyorsunuz?” sorusuna, böyle cevap verdi: “Ben tek başıma kendimi rakip olarak görmüyorum elbette. Ama Erdoğan’ın karşısındaki rakip takımın bir oyuncusuyum. Teknik direktör beni oyunu sokar veya sokmaz. Ona ben karar vermeyeceğim. Ama oyuna girme ihtimali olan bir oyuncuyum.”
İBB Ekrem İmamoğlu, Habertürk yazarı Fatih Altaylı’nın gündeme ilişkin sorularını cevapladı. Hapis cezası ve siyasi yasak konusunda Erdoğan’ın ne düşündüğünü merak ettiğini belirten İmamoğlu, “Ben şunu merak ediyorum. İktidar, daha doğrusu Sayın Cumhurbaşkanı bu kararla ilgili ne düşünüyor, bunu net biçimde söylesin. Bu kararı doğru mu buluyor yanlış mı! Bu karara katılıyor mu, yoksa bu kararın karşısında mı! Bilmek hakkımız. Yargı kararları hakkında konuşmuyorum diyemez çünkü en üst yargı kararları ile ilgili olarak dahi fikirlerini hiç sakınmadan söyledi. Yine söylesin. Ama net olsun. Top çevirmesin. Çünkü ben mertçe bir mücadele istiyorum. O da böyle bir mertçe mücadele istiyorsa bunu söylesin.” dedi.
CUMHURBAŞKANI ÇIKSIN MERTÇE AÇIKLASIN; HAKKIMDAKİ KARARLA İLGİLİ NE DÜŞÜNÜYOR?
Ekrem İmamoğlu, Altaylı’nın “Yani mertçe bir mücadele derken kendinizi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın karşısında rakip olarak mı görüyorsunuz?” sorusuna ise şöyle cevap verdi: “Fatih Bey, ben tek başıma kendimi rakip olarak görmüyorum elbette. Ama Erdoğan’ın karşısındaki rakip takımın bir oyuncusuyum. Teknik direktör beni oyunu sokar veya sokmaz. Ona ben karar vermeyeceğim. Ama oyuna girme ihtimali olan bir oyuncuyum. Ve işin güzeli bugün bizim takımda oyuna girmeye ve sonucu değiştirmeye aday, o kapasitede pek çok oyuncu var artık. Dün sayamazdınız bu oyuncuları bugün ise pek çok oyuncumuz var rakibe gol atabilecek. Bu zenginlik artık muhalefet tarafında var. Tek seçeneğe mahkum olan iktidar tarafı artık muhalefet değil. Tabii ki, kendimi aday görmek gibi bir hadsizlik içinde değilim. Ama takımın sahaya çıkarabileceği bir oyuncusuyum. Bu net.”
SARAÇHANE’DE TOPLANACAĞIMIZ ÇOK ÖNCEDEN BELLİYDİ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Saraçhane çağrısına sosyal medyadan öğrendim. İmamoğlu’nun çağrısından bilgim yoktu.” sözleri sorulan İmamoğlu, şunları söyledi: “Kendisini o an arayıp böyle bir miting düzenleyeceğimizi söylemedik ama mahkeme kararının açıklanacağı gün Saraçhane’de toplanacağımız çok önceden belliydi. Bu dava sürecinde, son 7 aydır partinin bu konu ile ilgili görevlendirdiği parti yöneticisi arkadaşlarla beraber çalışıyoruz. Doğru, Sayın Genel Başkanı arayıp yeniden bilgilendirmedik. Çünkü bir mahkumiyet kararı çıkması halinde burada toplanma kararı çok önceden zaten alınmıştı.”
BENİ İLK ARAYAN DAVUTOĞLU’DUR
Kılıçdaroğlu’nun “Bir parti başka bir partinin içişlerine karışmamalı” açıklaması sorulan İmamoğlu, şunları ifade etti: “Mahkeme günü ben Meral Hanım’la hiç konuşmadım. Meral Hanım bize destek olmak için Ankara’dan yola çıkınca özel kalemi, benim özel kalemi aramış ve ‘Meral Hanım yola çıktı ama saat 4’e yetişemeyebilir’ demiş. Ben de onun özel kalemine ‘Karar zaten 4’te çıkmayacak. Yetişir sorun olmaz’ diye mesaj ilettim. Genel Başkanımızın seçimlerden öncesinde ve seçimlerden bu yana birlikte hareket ettiği bir partinin lideri destek vermek istiyor. Bundan doğal ne olabilir? Ama açık söyleyeyim, beni ilk arayan Ahmet Davutoğlu’dur. Mahkumiyet çıkacağını hissetmişti ve destek telefonunu ilk o açtı. Konuştuk. Meral Hanım’la konuşmadık bile. Bana göre 6’lı masanın hangi lideri gelse başımızın üzerinde yeri olur. Nitekim hepsi de destek mesajları yayınladı ve ertesi gün de geldiler. Masadaki bir başka partinin başına gelse bu iş, biz de ona destek verirdik. Bunda bir sorun olmadığını, bunda bir sorun görülmediğini biliyorum.”
KAFTANCIOĞLU İLE BAZI KONUŞARDA FARKLI DÜŞÜNÜYORUZ
CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ile arasındaki tartışma iddialarına ilişkin değerlendirmelerde bulunan İmamoğlu, şunları söyledi: “Elbette sorun var. Burası CHP. Biat yok. Fikir tartışması var. Burada farklı düşüncelerin tartışılması ve bir sonuca ulaşılması geleneği var. Canan Kaftancıoğlu ile bazı konularda farklı düşünüyoruz ve bunu da birbirimize söylüyoruz. Bu medeni bir tavırdır. Canan Hanım da çok net bir insandır. Fikir ayrılıklarımız olduğu bir gerçektir ama bunun detayı parti içi konudur. Ancak söylendiği, iddia edildiği gibi durum yoktur, olamaz da. Daha fazlasını konuşmaya da gerek yoktur. Canan hanım, Saraçhane’de durduğu yerle gereken mesajı zaten vermiştir. Fikir ayrılıklarımızın olması hedefimizin aynı olduğu gerçeğini değiştirmez.”
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***