VAN – ATK’nin “cezaevinde kalamaz” raporlarına rağmen “toplum güvenliği için tehlikeli” gerekçesiyle tahliyesi engellenen iki eli olmayan hasta tutuklu Ergin Aktaş’ın sağlık durumunun kötüye gittiği aktarıldı.
İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) ağır hasta tutuklular listesinde yer alan tutuklu Ergin Aktaş, tüm itirazlara rağmen tahliye edilmiyor. 2011 yılında tutuklandıktan sonra 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Aktaş, şu an Metris R Tipi Cezaevi’nde tutuluyor. Aktaş, her iki eli bileklerinden itibaren olmadığı için kişisel ihtiyaçlarını karşılayamıyor ve aynı koğuşta kaldığı tutukluların desteğiyle hayata tutunuyor. Cezaevindeki kötü koşulları nedeniyle tüberküloz hastalığına yakalanan Aktaş, aynı zamanda KOAH ve zatürre hastası. Adli Tıp Kurumu (ATK) bugüne kadar Aktaş hakkında 6 kez “cezaevinde tek başına yaşamını idame edemez” yönünde rapor verdi. Ancak raporlara rağmen tahliyesi, “toplum güvenliği için teşkil ediyor” iddiasıyla engellendi. Anayasa Mahkemesi (AYM) ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) yapılan başvurulardan da sonuç çıkmadı.
SAĞLIK DURUMU KÖTÜLEŞİYOR
Aktaş’ın avukatlığını yapan Gülizar Tuncer, müvekkilinin sağlık durumunun giderek kötüye gittiğine dikkati çekti. Aktaş’ı en son 13 Ekim’de ziyaret ettiğini aktaran Av. Tuncer, “Sağlık durumu çok iyi değil. Yine ciğerlerindeki sorundan ötürü sürekli hastanelere götürülüyor. 6 kez infaz savcılığı ve 12 kez ağır cezaya mahkemesine başvuru yaptık. Ancak 18 başvurumuz da reddedildi” dedi. Aktaş’ın “toplum güvenliği için tehlike teşkil ediyor” gerekçesiyle tahliye edilmemesini “ölüme terk edilmesi” olarak niteleyen Tuncer, bu durumun sorumlusunun da devlet olduğunu kaydetti.
İktidarın hasta tutuklulara karşı “düşmanca yaklaşım” sergilendiği belirten Tuncer, “Bu durumu siyasi mahpuslara yönelik politikalardan bağımsız ele alamayız. Sonuçta devletin siyasi mahpuslara yönelik tecrit ve imha politikası, yargı organları ve ATK elbirliğiyle sürdürülüyor. Hep birlikte bu ölümlere zemin hazırlıyorlar” diye kaydetti.
12 YILDA 12 SEVK
Aktaş’ın babası Tahir Aktaş ise, oğlunun tutuklu bulunduğu süreç içerisinde 12 kez farklı cezaevlerine sevk edildiğine işaret ederek, “Oğlumun kolları yok ve 3 yıl tek kişilik hücrede kaldı. ‘Ellerin yok nasıl kendine bakıyorsun?” diye soruyoruz. Bize bir şey söylemedi. Nasıl hayatına devam ettiğini biz de bilmiyoruz. Oğlum daha sonra belden aşağısı felçli olan bir tutukluyla aynı hücreye alındı. Bir görüş gününde onlara ‘nasıl idare ediyorsunuz’ dedim. Ergin bana, ‘O benim ellerim ben onun ayakları oldum” diye cevap verdi” diye kaydetti.
‘HAKSIZLIĞI KABUL ETMEDİ’
Oğlunun kendilerinden uzak yerlere sevk edildiğini aktaran baba Aktaş,”Yakın bir yere gelmesini istiyoruz. En son 2020’de ziyarete gittim. Gidip gelmek pahalı ve bizim imkanlarımız kısıtlı. Ben kendim de hastayım, çalıştığımız para ancak geçimimize yetiyor. 2-3 yılda bir birikim yaparsak gidip görebiliyoruz” diye konuştu.
Adaletin herkese lazım olduğunu vurgulayan Aktaş, tüm hasta tutukluların tahliye edilmesini istedi. Aktaş, “Hasta tutukluların içeride kalmasının devlete nasıl bir faydası var? Ergin’i ‘toplum için tehlike’ olarak görüyorlar ve bu nedenle bırakmıyorlar. Ergin, her zaman haksızlığın karşısında olan haksızlığı kabul etmeyen biridir” şeklinde konuştu.
MA / Berivan Kutlu
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***